Obama, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, antlaşmanın, yerkürede nükleer
silahların azaltılması çabalarına
yardım edeceğini belirterek, İran'ın uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmesi için ülkesinin
Rusya ile birlikte çalıştığını hatırlattı.
Barack Obama, "Bu antlaşmayla ABD ve Rusya, aynı zamanda niyetimiz konusunda açık bir işaret gönderiyor.
Nükleer Silahların İndirimi Antlaşması çerçevesindeki taahhütlerimizi onaylayarak, bu silahların yayılmasını durdurma yönündeki küresel çabalarımızı güçlendiriyor ve diğer ülkelerin sorumluluklarını yerine getirmelerini sağlama alıyoruz" dedi.
ABD Başkanı, Kongrenin Demokrat ve Cumhuriyetçi üyeleriyle yeni antlaşmanın onaylanması için yakın ilişki içinde çalışmayı dört gözle beklediğini sözlerine ekledi.
-"FÜZE SAVUNMASINA SINIR GETİRMİYOR-
Bu arada yeni Nükleer Silahların İndirimi Antlaşmasının (
START) Rusya ile ABD arasında 8 Nisanda Prag'da imzalanacağını duyuran
Beyaz Sarayın açıklamasında, yeni antlaşmanın var olan ve planlanan
Amerikan füze savunma sistemlerine sınırlama getirmediği bildirildi.
Açıklamada, yeni antlaşmada, halen var olan ve planlanan füze savunmalarının denemelerine, geliştirilmesine ya da konuşlandırılmasına sınırlama getirilmediği kaydedildi.
Beyaz Saray, antlaşmanın ABD'nin planlanan uzun menzilli konvansiyonel silahlarına da sınırlama getirmediğini belirtti.
Rusya, ABD'nin Avrupa'da da konuşlandırmayı planladığı füze savunma sistemini eleştiriyor.
ABD Başkanı Barack Obama ile Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in bugün yaptıkları
telefon görüşmesinde antlaşmaya ilişkin pürüzleri giderdikleri ve yeni START'ın 8 Nisanda imzalanacağı duyurulan Beyaz Saray açıklamasında, iki tarafın da konuşlandırılmış savaş başlıklarını, önceki
anlaşmalardan yüzde 30 oranında indirime giderek 1550'ye düşüreceği bildirilmişti.
Antlaşma uyarınca, konuşlandırılmış fırlatıcıların sayısının 800, kıtalar arası ve denizaltından atılan füzeler ve
bombardıman uçaklarının sayısının da 700 ile sınırlandıracağı belirtilmişti.
Prag'da imzalanacak antlaşmanın, yürürlüğe girmesi için iki ülkenin parlamentoları tarafından onaylanması gerekiyor.