Genel Sekreter,
Birleşmiş Milletler Teşkilatı'nın 60'ıncı dönem
genel kurul çalışmalarına katıldıktan sonra, New York'ta gazetecilere kısa bir açıklama yaptı ve soruları yanıtladı.
Annan, ''Ankara'da, hem başbakanla hem de dışişleri bakanıyla çok iyi görüşmelerim oldu. Oraya vardığım gün, parlamento
Lübnan'a asker göndermeyi onayladı. O yüzden, Türk
yetkililere
şaka yollu takılarak, bunun bana ve Lübnan'a verilen çok iyi bir
hediye olduğunu söyledim'' dedi.
Annan,
Türkiye'nin bin 100 asker göndermeyi kabul ettiğini belirterek, Türkiye'nin
Birleşmiş Milletler'e, konunun ayrıntılarını görüşmek üzere, çok yakında bir
heyet göndereceğini de açıkladı.
Ankara'daki hükümet yetkilileri de, asker sayısının yaklaşık bin olacağını söylemiş ancak kesin sayı bildirmemişti.
"SİLAHSIZLANDIRMA YOK"
Ortadoğu ziyareti kapsamında 6 eylülde Türkiye'ye gelen BM Genel Sekreteri
Kofi Annan,
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ile biraraya gelmişti. Görüşmeden Türk askerinin Lübnan'da
Hizbullah'ı silahsızlandırmaya girmeyeceği kararı çıkmıştı.
Başbakanlık'taki ortak basın toplantısında Erdoğan, ''özellikle silahsızlandırmaya yönelik olarak tezkeremizde yer bulan ifadelerin, aynen paylaşıldığını görmek bizler için bir memnuniyet ifadesidir'' demişti.
Annan da, BM barış gücünün Lübnan'da Hizbullah'ın silahsızlandırılması için bulunmayacağını, silahsızlandırmanın sadece Lübnan'da uzlaşma sağlanmasıyla mümkün olacağına inandığını söylemişti.
Silahsızlandırmanın nasıl olacağına da değinen Annan, bunun için ulusal bir uzlaşı sağlanması gerektiğini bildirmişti.
"ŞARTLAR BELLİ"
Annan, Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına ilişkin tartışmalar hakkında, "askerlere verilen yetki ve sorumluluk kesinlikle belirlenmiş durumda.
Barış gücü askerleri orada Hizbullah'ın silahsızlandırılması için bulunmayacaklar. Onların rolü Lübnan ordusu ve hükümeti ile ortak çalışmak ve bunu
ülke geneline yaymak olacak" demişti.
Annan, Lübnan'daki BM gücünün uluslararası bir güç olacağını ve buna Türkiye ve başka ülkelerin yanı sıra
Hindistan,
Malezya,
Gana,
Endonezya ve
Katar gibi ülkelerin de asker göndereceğini de söylemişti.
Genel Sekreter Annan, Türkiye'nin BM gücüne katılımı konusunda da, "Türkiye'nin gerek bölgedeki, gerekse 1701 sayılı kararın uygulanmasındaki rolü çok önemli. Türkiye bölgede önemli bir güç ve bütün taraflar da Türkiye'nin bu güce katılımından duyduğu memnuniyeti ifade ediyor" diye konuşmuştu.
34 GÜN SONRA GELEN ATEŞKES
İsrail, 12 temmuzda iki askerinin Hizbullah militanları tarafından kaçırılmasının ardından Lübnan topraklarına girmiş, İsrail'in Lübnan saldırılarının 34'üncü gününde silahlar susmuştu.
Çoğu
sivil yaklaşık bin 100 Lübnanlı ve 114'ü asker 154 İsraillinin öldüğü saldırılar, 14 ağustos sabahı Birleşmiş Milletler'in
ateşkesi öngören kararının yürürlüğe girmesiyle durmuştu.
CNN TÜRK