Türkiye, dün
Fransa’nın bir başlığa (
Ekonomi ve Para politikası) veto koyması nedeniyle AB ile sadece 2 başlıkta (
İstatistik ve Finansal Kontrol) müzakere masasına oturdu.
Abdullah Gül Fransa’nın engellemesine tepki olarak
Brüksel’e gitmedi ancak başmüzakereci Ali
Babacan AB yetkilileriyle bir araya geldi. Güne,
Avrupa Birliği’nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi
Olli Rehn’in sözleri damgasını vurdu. Finlandiyalı Komiser, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Türkiye’nin
AB üyeliği konusunda birliğin sözlerine bağlı kalmayı sürdüreceğini belirterek iki başlıkta daha müzkerelerin açılmasının iyi bir gösterge olduğunu kaydetti. Rehn, bunun ardından
Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi de içine alan genişleme sürecini ilginç bir örnekle anlattı.
Sadece 60 yıl sonra....
Genişleme Komiseri, Avrupa’nın genişlemesiyle
Amerika Birleşik Devletleri’nin tarihinin birbiriyle örtüştüğünü belirterek şöyle devam etti:
“ABD’nin şu anki halini alması 100 yılı aşkın bir süre ve bir
iç savaş sonrasında gerçekleşti. Bu sürenin ardından Amerika bir federal hükümet ve bunun kurumları konusunda uzlaşmaya varabildi. ABD’nin genişlemesi de bu
gelişim sürecine paralel olarak ilerledi. Örneğin
Teksas eyaleti ABD’ye 1845 yılında, ABD kurulduktan tam 70 yıl sonra katıldı. Eğer Türkiye AB’ye 2017 yılında tam üye olursa, Avrupa Birliği’nin kuruluşundan sadece 60 yıl sonra birliğe
katılım sağlamış olacak.”
Türkiye’nin 48 yıllık AB maratonu
1959: Türkiye, AET’ye
ortaklık için başvurdu.
1963: Türkiye ile AET’yi
Gümrük Birliğine götürecek ve tam üyeliği sağlayacak olan
Ankara Anlaşması imzalandı.
1980: Avrupa Topluluğu (AT), Türkiye ile ilişkilerini
dondurma kararı aldı.
1986: 12
Eylül 1980 tarihinden itibaren dondurulmuş bulunan Türkiye-AT ilişkilerinin canlandırılması süreci yeniden başladı.
1987: Türkiye, AT’ye tam üyelik için başvurdu.
1989: AT Komisyonu, Türkiye’nin tam üyelik başvurusu konusundaki görüşünde Topluluğun, 1992’den önce yeni üye kabul edemeyeceği ve Türkiye’nin katılmadan önce,
ekonomik, sosyal ve siyasal alanda gelişmesine ihtiyaç duyulduğu hususlarına yer verdi.
1996: Türkiye
Gümrük Birliği’ne katıldı.
1999:
Helsinki’deki
Avrupa Konseyi Zirve Toplantısında Türkiye’ye
adaylık statüsü tanındı.
2000: AB Bakanlar Konseyi Türkiye için Katılım Ortaklığı Belgesini kabul etti.
2004: Türkiye ile üyelik
müzakerelerinin başlatılması kararlaştırıldı.
2005: Ve müzakereler başladı...
“Türkiye’ye cesaret vermek için söyledi”
Rehn’in Avrupa Komisyonu’nun basına kapalı gerçekleştirdiği toplantısında yaptığı konuşma sırasında,
TBMM-Avrupa
Parlamentosu (AP) arasındaki Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı
Joost Lagendijk da salonda bulunuyordu. Lagendijk’in Rehn’in sözlerini şöyle yorumladı: “Rehn Teksas benzetmesini, Komisyon’un kendi içinde gerçekleştirdiği, bir toplantıda yaptı. Dolayısıyla sözleri tamamen kendi çalışanlarına, onları, Fransa lideri
Sarkozy’nin engellerine karşı, Türkiye’nin üyelik sürecine ilişkin cesaretlendirmeye yönelikti. Arkasında bir mana aramamak gerek. Rehn aslında, ’Bakın ABD de bir günde kurulmadı. Bu nedenle sabırlı olmak lazım. AB’nin genişlemesi zaman alacak” mesajını verdi.
VATAN