Avrupa Parlamentosu'nun yıllık olağan Türkiye raporu dün Strasbourg'da düzenlenen genel kurul oturumunda tartışıldı. Parlamento her yıl olduğu gibi Türkiye'nin AB üyelik sürecinin ilerlemesinden yana olanlar ile bu süreç ve üyeliğe karşı olanlar arasında ikiye bölündü.

NTV'de yer alan habere göre oturumda söz alan AB dönem başkanı İrlanda'nın Avrupa İşleri Bakanı Lucinda Creighton, AB ile Türkiye'nin karşılıklı ilişkilerinde potansiyellerinin tamamına henüz erişemediklerini, ancak müzakerelerde yeni bir ivme yakalandığını ve İrlanda dönem başkanlığı sona ermeden yeni bir başlık açmayı ümit ettiklerini söyledi. İlişkilerde ilerlemenin Türkiye'nin atacağı adımlara bağlı olduğunu belirtien Creighton, anayasa, temel haklar ve ifade özgürlüğü gibi konularda reform beklediklerini sözlerine ekledi. Çözüm sürecine de değinen İrlandalı bakan, sürecin hassas olduğunu bildiklerini ve desteklediklerini söyledi.

Oturumda söz alan Avrupa Komisyonu'nun genişleme sürecinden sorumlu temsilcisi Stefan Füle ise Türkiye'nin üyeliği konusunda Avrupa'da görüş birliği olmadığını, süreç uzun süredir devam etse de henüz bu sürecin en başlangıcında olunduğunu söyledi. Füle, "Bugün önceliğimiz varsayımsal bir üyeliğe yanıt aramak değil, sürece odaklanmak olmalıdır" şeklinde konuştu. "AB üyesi olmak isteyen bir Türkiye değerlerimizi tamamen paylaşmalıdır" ifadelerini kullanan Füle, Türkiye'yi AB'ye yakınlaştırmak için "müzakerelerin rayına oturtulması ve sürdürülebilir kılınması gerektiği" görüşünü savundu.

AP Türkiye raportörü Hollandalı Hıristiyan Demokrat parlamenter Ria Oomen-Ruijten ise Türkiye'de son zamanlarda gerçekleştirilen reformların olumlu olduğunu ancak yeterli olmadığını söyledi. Hollandalı parlamenter, Kıbrıs Rum Kesimi'nde yeni bir iktidarın göreve gelmiş olmasını adadaki sorunun çözümü açısından "altın bir fırsat" olarak değerlendirdi.

AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu (KPK) eşbaşkanı Fransız parlamenter Helene Flautre, Türk hükümetinin Abdullah Öcalan ile yürüttüğünü söylediği diyalog sürecinin öneminin "Avrupa tarafından yeterince kavranmadığını" dile getirdi. AB'nin bu sürece daha fazla destek verebileceğini söyledi.

AP üyesi AB karşıtları ve aşırı sağcı parlamenterler ise her zaman olduğu gibi "Türkiye'nin Avrupalı olmadığı" tezini dile getirip Ankara ile yürütülmekte olan katılım müzakerelerine son verilmesi çağrısında bulundular.

Ria Oomen-Ruijten tarafından kaleme alınan Türkiye raporu AP genel kurulunda bugün oylamaya sunulacak. Oylama sırasında Kıbrıslı Türk parlamenterlerin Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nde olduğu gibi Avrupa Parlamentosu'nda "gözlemci" statüsüyle temsil edilmeleri çağrısının yer aldığı bir önerge de görüşülecek. Yeşiller, Liberaller ve Muhafazakarlar tarafından sunulan bu önergeye Yunan ve Kıbrıslı Rum parlamenterler şiddetle karşı çıkıyor.