SZ, Bavyera eyaletinin başkenti Münih'te yabancı vatandaşların oranının Berlin'den daha fazla olmasına rağmen uyumda çok az sorun yaşandığını yazdı. Almanya'da halk arasında korku pompalamak için kullanılan uyum tartışmaları konusuna son noktayı ülkenin saygın gazetelerinden Süddeutsche Zeitung (SZ) koydu. SZ, Almanya'nın büyük şehirleri arasında yer alan Münih'te göçmen vatandaşların oranının diğer şehirlere kıyasla yüksek olmasına rağmen uyum sorunun az olduğuna dikkat çekti. Münih'in, diğer büyük Alman şehirlerine kıyasla daha fazla iyi eğitimli göçmen vatandaşa sahip olduğunun rakamlarla tespit edildiğine işaret eden gazete, internet sitesinde yayınladığı haberde uyum tartışmalarında sürekli Berlin örneğinin verildiğini hatırlattı. Haberde yabancı oranı yüzde 23,4 olan Münih'e, Berlin'in en sorunlu semti olarak lanse edilen Neukölln'ün yabancı oranının dahi yaklaşamadığı bilgisine yer verildi. Berlin-Brandenburg İstatistik Dairesi'nin verilerine göre Berlin'in yabancı oranı yüzde 13,5. Gazete, bu gerçeğin, uyum tartışmaları hakkında atılan başlıkların nasıl yanlış bir resim çizdiğini gösterdiğine işaret etti. SİYASİLER ÖVGÜYLE BAHSEDİYOR Haberde, Münih'teki bu olumlu gelişmeden siyasilerin övgüyle bahsettikleri ve Bavyera'nın muhafazakar partisi Hıristiyan Sosyal Birlik Parti'li (CSU) Sosyal Hizmetler Bakanı Christine Haderthauer'in, Bavyera'nın uyum konusunda doğru yolda olduğu sonucuna vardığı kaydedildi. Münih'te yaşayan göçmenlerin Almanya'nın diğer büyük şehirlerini cezbedebileceğini dillendirilen haberde, bilim dilinde onlara 'entelektüel kozmopolit' denildiğine dikkat çekildi. Heidelberg Sinus Enstitüsü'nün en iyi entegre olanlar grubuna dahil ettiği bu göçmenlerin, genç, başarı odaklı, genellikle akademisyen ve toleranslı olduklarına bildirildi. Sinüs Enstitüsü ve Münih İstatistik Dairesinin ortaklaşa yaptığı bir araştırmaya göre bu göçmen grubu en fazla Münih'te yaşıyor. Araştırmacılar, bu göçmen grubunu kentin cazip iş ve çevresinin çektiğini belirtiyor. Göçmenleri sekiz farklı gruba ayıran araştırmacılar, bu gruplar oluşturulurken asla göçmenin etnik kültürünün etkili olmadığının altını çizdiler. Araştırmacılar, "Etnik köken, din ve göç tarihleri, günlük kültürü belirliyor, ancak çevreyi ve uzun vadede kimliği belirlemiyor." yorumunu yapıyor. Araştırmacılar ayrıca, Münih'in Milbertshofen-Am Hart ve Schwanthalerhöhe gibi yabancı vatandaş oranı yüksek semtlerinde dahi gettolaşma yaşanmadığına dikkat çekiyor. Bunda şehir yönetiminin izlediği iskan politikasının etkili olduğu dile getiriliyor. Münih belediyesinin ayrıca, göçmen çocuklarının eğitimde ihmal edilip dezavantajlı konuma düşürülmelerini önlemek için çalışmalar yaptığı ve yapmaya devam edeceği gelen haberler arasında. Araştırmacılar, uyumda sorun yaşayan gruba hedonizm-alt kültür grubu adını veriyor. Bu gruba ait insanlar, genellikle meslek perspektifi olmayan ve eğlence düşkünü ikinci jenerasyon göçmen gençleri. Bu kişilerin oranı Berlin'de yüzde 20 iken Münih'te sadece yüzde 12.