ABD'de yayınlanan
Washington Times gazetesi, Washington'ın öğretmen, doktor, mühendis, asker masum insanları öldüren Marksist-Leninist
terör örgütü
PKK'ya karşı harekete geçmek isteyen
Türkiye'yi durdurmaya çalışmasının çifte standart olduğunu yazdı.
Bruce Fein imzasıyla 'Türkiye, terörizm ve çifte standartlar' başlığıyla yayınlanan makalede, "Şu anda ABD, uluslararası teröristleri takip etmek için başka bir ülkeyi işgal etme hakkına sahip olduğunu belirtiyor. Bu çifte standarttır ve ABD Dışişleri'nin başarısızlığıdır. Türklerin yüzde 83'ü ABD'yi sevmiyor. Bu oran
Almanya'da yüzde 66'dır." deniliyor.
PKK'ya
Kuzey Irak'taki
Kürt Yerel Hükümeti'nce yataklık edildiği belirtilen makalede, bu örgütün
El-Kaide' class='textetiket' title='El Kaide haberleri'>El Kaide'nin ABD'yi tehdit etmesinden daha fazla Türkiye için bir tehdit unsuru olduğunun altı çiziliyor. Makalede PKK teröristlerince öldürülen insanların hayatlarının 11
Eylül terör saldırısında öldürülenler kadar değerli olduğu da ifade ediliyor.
Makalede ABD'nin yaptığı birtakım hukuk dışı eylemler de anlatılıyor: El Kaide bahanesiyle Afganistan'ı işgal etti. İtalya'dan imamlık yapan Ebu Ömer kaçırılarak Mısır'a teslim edildi. Alman vatandaşı Halid El Masri'yi Makedonya'da kaçırarak Afganistan'da işkence etti.
Bush, tüm dünyanın bir terörle mücadelede kendileri için bir savaş alanı olduğunu ilan etti.
Türkiye'nin muhtemel bir
sınır ötesi operasyonunu 1916 yılında ABD'nin Meksika'da Panço Villa'ya karşı gerçekleştirdiği sınır ötesi operasyona benzeten yazar, PKK'nın binlerce masum insanın öldürülmesinden sorumlu olduğunu ifade ediyor.
Makalede, Türkiye'deki demokratik ortamdan faydalanan Kürt demokratik toplumunun son seçimlerde, 24
sandalye kazandığını ve bu grubun PKK'yı hiçbir zaman
terör örgütü olarak ilan etmediğinin de altı çiziliyor.
Makalede şu ilginç noktaların da altı çiziliyor:
Kürtler cumhurbaşkanları, başbakanlar çıkarabiliyor. Son 30 yılda Türkiye bölgeye 150 milyar dolardan fazla yatırım yaptı ve bu miktar diğer bölgelere yapılan yatırımdan daha fazladır. Kürt kimliği, dili ve kültürü de artık tanınmaktadır. Son yıllarda
Kürtçe yayın yapan
radyo ve televizyonlara izin verilmektedir. Kısacası, Kürtler eşit politik,
ekonomik ve kültürel fırsatlara sahiptir.
CİHAN