Yedioth Ahronoth gazetesine konuşan Liel, daha önce İsrail'deki Karmel yangınında Türkiye'nin söndürme uçaklarıyla destek verdiğini hatırlattı ve, "Bu olaydan da diplomatik beklentilerimiz olmamalı." dedi. Türkiye'nin prefabrik konut yardımını kabul edebileceğini duyurmasının ardından, İsrail'in bugün askeri bir uçakla yardım göndermesi bekleniyor. Yardım etmek isteyenlerin, "Üzerinde Davut yıldızı olan konutlar Türkleri rahatsız eder mi?" şeklinde soru yağmuruna tutulduğunu belirten Liel, şöyle devam ettti: "Bir dakika. Bunu Van ili için yapıyoruz. Yardım ederken, bir gözümüz de Ankara'da olmamalı. Felaket sonrası yardım teklifinde bulunmak, devletler arasındaki diplomatik ilişkileri değiştirmez. Karmel yangını sırasında özür konusunda hâlâ görüşmeler devam ediyordu fakat Türkiye'nin yardımı buna katkı sağlamadı. Şimdi ise ilişkiler ikinci katip seviyesinde." Liel, Rumlarla İsrail'in ortak askeri tatbikat yaptığı haberlerinin de Türklere kırmızı bayrak sallamak gibi olduğunu ekledi. Bu aşamada, diplomatik tuşlara basmak yerine insani yardım seviyesinde kalmanın daha iyi olacağını söyleyen Alon Liel, "Şu anda on binlerce insan bir sonraki gece için başlarını sokacak yere ihtiyaç duyuyor. Kış yaklaşıyor, orada hava soğuk. Yüzlerce konut göndersek bile bunu Türk halkının takdirine bırakmalıyız. Ertesi günü Türk rejimine gidip, yardımın faturasını diplomatik olarak kesmemeliyiz." ifadelerini kullandı. 17 Ağustos depremi sırasında İsrail'in Ankara Büyükelçisi olarak görev yapan Uri Bar-Ner de insani jestlerle diplomatik meselelerin ayrılması gerektiğini vurguladı. Bar-Ner, "Yardım, Türk kamuoyunda değişikliği sağlayabilir ama diplomatik alanda boşu boşuna umutlanmamalıyız." dedi.