Eski Başbakan Tansu Çiller’in “İNFO” adlı tekneyle Ege’de Kilimli (Kalimnos), Leros ve İstanköy (Kos) adalarını ziyaret etmesine Yunan medyası “Kardak krizinin (1996) başbakanı Ege’de” şeklindeki ifadelerle tepki gösterdi.
Hürriyet'te yer alan habere göre; Hafta başından bu yana Ege adalarını dolaşan Çiller, arkadaşları ile geldiği Kilimli adasında sahilde dolaştı, adanın deniz ürünü mezelerini tattı ve alışveriş yaptı.
İstanköy adasının haber sitesi “Aegeannews”, Tansu Çiller için, “Daha neler göreceğiz? Kardak’ı işgal edip savaş çıkarmak isteyen Türkiye’nin eski başbakanı Kilimli adasında. Çiller’i Kilimli’de istemiyoruz. Kilimli halkı uyan” diye yazdı.
KARDAK KRİZİ
Ocak 1996'da Yunanistan ile Türkiye arasında Türk bandıralı bir geminin Kardak Kayalıkları'nda karaya oturması sonucu Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında anlaşmazlık çıkınca patlayan Kardak krizi, iki ülkeyi savaşın eşiğine getirmişti.
ABD'nin devreye girmesiyle çözülen kriz özetle şöyle gelişti:
"Figen Akat" isimli Türk gemisi 25 Aralık 1995 tarihinde Ege Denizi'ndeki Kardak Kayalıkları'nda karaya oturdu. Bu olaydan sonra Yunanistan, deniz kazasının kendi karasularında olduğunu ileri sürdü. Türkiye ise söz konusu adaların kendisine ait olduğunu belirtti.
Yunanistan Ordusu, bir süre sonra doğudaki adacığa asker çıkarıp, bayrak dikti. Bunun üzerine iki ülkenin deniz kuvvetleri, adanın çevresinde konuşlandı.
Dönemin başbakanı Tansu Çiller, "O bayrak iner, o asker gider" diyerek Türk Silahlı Kuvvetleri'nin savaşa hazır olduğunu belirtti ve 30 Ocak 1996 gecesi adaya asker çıkarılmasını istedi. Türk SAT ve SAS komandoları Doğu Kardak’ı kuşatmış olan Yunan donanmasının arasından geçerek hemen yandaki ikinci adaya (Batı Kardak) gece operasyonu ile çıkıp Türk bayrağını dikti. Daha sonra dönemin ABD Başkanı Bill Clinton'ın telefonu ve Amerikan delegesi Richard Holbrooke ile NATO Genel Sekreteri Javier Solana girişimleriyle tansiyon düşürülerek, kriz öncesi duruma dönüldü.