Bu bağlamda devlet
radyo-televizyonu ERT'nin en eski kanalı
ERT1'in kapatılması kararlaştırıldı.
Hükümet Sözcüsü İlias Mosiyalos, devlete ait kitle
iletişim araçlarının yeniden yapılandırılması planı çerçeveside ayrıca, ERT1 ile birlikte Sine/Spor televizyonunun da kapatılacağını, "radyotileorasi" dergisinin yayınına son verileceğini ve radyo istayonlarının da birleştirileceğini açıkladı.
Bu çerçevede, bölgesel yayın yapan 19 radyo istasyonunun birleştirilerek bunların sayısının 9'a indirileceğini,
ülke çapındaki 20 vericiden 15'nin de iptal edileceğini açıklayan Mosiyalos, ülke dışına yayın yapan ERT World'un ise yayınına devam edeceğini bildirdi.
Mosiyalos, bu arada, NET TV ile kuzey
Yunanistan bölgesinde yayın yapan ERT3'ün konumlarının ise yükseltileceğini belirttiği açıklamasında, kapatılan, ya da birleştirilen kurumlardaki personelin de NET TV ile ERT3'e kaydırılacağını belirtti.
Kapatılan televizyon ve radyolara ait
arsa ve binaların gelir sağlayacak şekilde değerlendirileceğini belirten Mosiyalos, hükümetin, bu uygulamasıyla 2012 yılında 8,3 milyon Avro tasarruf etmeyi amaçladığını belirtti.
Mosiyalos, bunun yanısıra, ERT'nin kar yapan bir kuruluş haline gelerek devlete
vergi ödemesi için, hisselerinin de azaltılması yönüne gidileceğini söyledi.
Bu arada, hükümetin devlete ait toplu iletişim araçılarında yapmayı planladığı değişiklikler, Yunan basın kuruluşları ve muhalefet partileri tarafından tepkiyle karşılandı.
Yunanistan Yazarlar Federasyonu'ndan (POESY) yapılan açaklamada, basın çalışanlarının hükümetin ERT'de yapmayı planladığı bu değişikliklere karşı olduğu belirtilerek, "Hükümetin ERT ile ilgili önlemlerinin, toplu işten çıkarılmalara ve
ucuz işçiliğe yol açarak, kamuya ait serveti kar amaçlı özel çıkarlara tahsis ettiği" ifade edildi.
Ana muhalefet yeni Demokrasi Partisi (ND) açıklamasında, hükümetin, ERT'de yapacağını açıkladığı değişikliklerin tam olarak neler olduğunun anlaşılmadığını belirtirken, Yunanistan Komünist Partisi (KKE) ise, "sözde bağımsız bir radyo televizyon istediğini söyleyen hükümetin, aslında halkın haklarını doğrama stratejisini ve keyfi tutumunu daha iyi uygulayabilmek için, ERT'yi en reaktif bir duruma getirmeyi amaçladığını" iddia etti.