Türkçe öğrenmeyi
ekonomik krizden kurtuluş reçetesi olarak gören
Yunanlar, ayrıca tarih, kültür, köken ve duygusal nedenlerle de Türkçe öğrenmek için kursların yolunu tutuyor.
Ülkede etkili olan finansal krize bağlı olarak Yunanlar, eskiden daha az rağbet edilen dilleri öğrenmek için yoğun çaba gösteriyor. 2011 yılında iyice popüler olan dillerin başında Türkçe,
Arapça, Rusça, Çince ve İsveççe geliyor. Bu dillere artık sadece gençler değil, işsiz kalan yetişkinler de gerek göç etmek, gerekse de iş bulmak amacıyla ilgi gösteriyor.
Yetişkinlerin ve son dönemde gençlerin en çok rağbet ettiği dillerin başında ise Türkçe geliyor. Türkçe öğrenen Yunanların çoğunluğunu üniversite ve yüksek
lisans öğrencileri, kamu ve özel
sektör çalışanları, eğitim, hukuk ve sağlık sektörlerinde
hizmet verenler şeklinde sıralanıyor.
YUNANİSTAN'DA 150 KURS TÜRKÇE ÖĞRETİYOR
Başta
Atina ve
Selanik olmak üzere
ülke genelinde 150 Türkçe kursu faaliyet gösteriyor. Atina'daki "Perugia Türkçe-Yunanca Dil ve
Kültür Merkezi" Müdürü Tina Zogopulu, gençlerin cvlerini zenginleştirmek ve
Türkiye'yi tanımak için Türkçe öğrenmek için kursa
kayıt yaptırdıklarını anlatıyor. 2005-2006 yılında 50 kişi ile Türkçe derslerine başladıklarını söyleyen Zogopulu, bu yıl sadece kendi dil merkezlerinde Türkçe derslerine 250 kişinin devem ettiğini ve 12 öğretmenle hizmet verdiklerini vurguladı. Tina Zogopulu, "Diğer kurslar da hesaba katıldığında,
Yunanistan'da binlerce kişinin Türkçe öğrendiği görülür." dedi.
Aynı kursta çalışan Türkçe öğretmeni Zeynep
Albayrak, son 5 yılda Türkçe öğrenen öğrenci sayısının 2 katına çıktığını belirtiyor. Albayrak, "Eski öğrencilerim, şimdi Türkiye'deki Yunan bankalarında çalışıyorlar." diye konuştu. Dersler sırasında konuşmaların
politika yerine günlük
yaşam üzerine yoğunlaştığını anlatan Alabayrak, "
Yemek tarifleri üzerine çokça soru soruluyor. Türk hanımların hepsinin çok iyi aşçılar oldukları zannediliyor." ifadelerini kullandı.
30 yaşındaki Stella adlı Yunan bayan ise "
İngilizce, Almanca ve Fransızca öğrendikten sonra
yabancı dil defterini kapattığımı sanmıştım." dedi. Stella geçen
Eylül ayında işsiz kaldığında bu fikrinde yanıldığını anlamış. Stella, şöyle konuştu. "Şimdi Türkçe öğreniyorum. Türkçe'ye başlamadan önce, 'en kötü ihtimalle Yunanistan'da çok izlenen Türkçe filmleri çeviririm' diye düşündüm."
"Türkçe'nin kolay olduğunu" söyleyen Stella, Yunanca ve Türkçe ortak kelimelerin çokluğuna dikkat çekiyor. Bu sayede kelime dağarcığını kısa sürede arttırdığını vurguladı. "Türkiye'ye genel olarak ilgi duyuyorum. Türkiye ve Yunanistan üzerine kitaplar okuyorum" diyen Stella, "Sınavlarda başarılı olursam, Türk firmalara iş başvurusu yapacağım" şeklinde görüş belirtti.
Yunanistan'da sadece özel kurslarda Türkçe öğretilmiyor. Atina ve Selanik'teki yüksek okullarda da Türkçe, diller arasında en çok rağbet gören dil konumunda. Selanik
Balkan Dilleri
Okulu'nda eğitim gören 300 öğrenciden 180'i Türkçe bölümüne devam ediyor. Okulun Müdürü Smaragda Arvanitidu, Türkçe'ye rağbetin ilk defa 1999'daki depremler sonrası süreçte zirve yaptığını, ikinci en büyük rağbetin ise 2010 yılında çok sayıda Türk dizisinin Yunan televizyonlarda yayınlanmaya başlaması ile görüldüğüne dikkat çekti. Arvanitidu, "Türkiye'de çalışmak isteyenler de Türkçe öğreniyor." ifadelerini kullandı.
YUNANLAR ARAPÇA DA ÖĞRENİYOR
Yunanların ilgi duydukları bir diğer dil ise Arapça. Atina görev yapan Arapça öğretmeni Asam Said, "Bu yıl 40 öğrencim var.
Öğrencilerim özellikle
Katar ve Dubai'ye iş amacıyla göç etmek isteyen bankacı, mühendis ve eğitimcilerden oluşuyor. Diplomat olan ya da ailevi nedenlerden ötürü Arapça öğrenmek isteyenler de var." dedi. Atina özel kurslarda verilen Arapça derslerinin yanı sıra yüksek okul seviyesinde Arapça bölümlerine devam eden öğrencilerde artış olduğu ifade ediliyor.
TÜRKLER DE YUNANCA ÖĞRENİYOR
Öte yandan Türkler de, benzer gerekçelerle Yunanca öğrenmek için Türkiye'deki özel kurs ve üniversitelerdeki Yunanca bölümlerine
akın ediyorlar. Yunanistan'ın
İstanbul Başkonsolosu Vasilis Bornovas, Türkiye'de Yunan diline ve kültürüne karşı büyük bir ilgi olduğunu belirtiyor. Bornovas, "2009 yılında açılan bir kursa 50-60 kişinin kayıt yaptırdığını, 2010 yılında bu sayının 200 kişi olduğunu" ifade ediyor. 2011 yılında ise bu sayının 500 olacağı ifade ediliyor. Türkiye'de
Ankara,
Boğaziçi,
Çanakkale ve İstanbul gibi üniversitelerdeki Yunan bölümlerine de yüzlerce öğrenci devam ediyor.