Gazeteci Cumhur Dereli, "Zeytin Dağı, Kudüs, Hurma bahçesi ve Gazze" başlığıyla dikkat çekici bir yazı kaleme aldı. Son günlerde yaşanan ve çoluk çocuk demeden yüzlerce Gazzeli'nin şehit olduğu İsrail saldırıları üzerinden, üç din için de kutsal kabul edilen Kudüs'ün önemine değindi..
İşte o yazı:
"İsrail’in Filistinliler’e karşı başlatmış olduğu operasyonun adı katliam oldu. 13 gündür devam eden operasyonun kara harekatının da başlamasıyla Filistinli ölenlerin sayısı 500 aştı. Hamas, İsrail askerlerin ölü sayısını 70’in üzerinde olduğunu açıkladı. Binlerce Filistinli Gazze'de zor durumda,içecek suyu ve yiyecek ekmeği dahi yok. Zulüm elbet bir gün son bulur ama kaybedilenler için insan olan vicdanında azıcıkta olsa üzülmez mi?
Yıllar önce 2003 İlk bahar mevsiminde, Kudüs’e doğru yol alırken, öncelikle elbette, Mescid-i Aksanın heyecanı, Kubbet-üs Sahranın buhranı benliğimi kaplamıştı. İsrail Polisinin yol kontrolleri aşina gelmişti. Kudüs’e yaklaştıkça yüreğim gül gülistan olmuştu. Tırmanıyor idik, araç sağa sola yalpalarken bende etrafı süzüyordum. Ve tam karşımda uzak’ta olsa ZEYTİN DAĞI, yemyeşil. Bahar ayı yeşil örtüsünü sermiş, esrarengiz bir biçimde canlılığını korumaktalar. Kudüs, üç İbrani din Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamiyet için kutsaldır. ZEYTİN DAĞI Hristiyanlar için İsa (a.s.)’ın göğe yükseldiği yer olarak inanılır.
Yahudiler (Museviler) ise, kıyamet günü ZEYTİNDAĞI ile MESCİD-İ AKSA arasında sırat köprüsünün kurulacağı ve Yahudiler'in bu dağda olanları kurtulacağını kutsal kitapları Eski Ahit'te yazmaktadır. Kısaca 1948 bağımsızlık yılından 1980’li yıllara kadar ideoloji yüklü bir hayat tercih eden Yahudiler maddi Refah’ın tadı almaya başlarlar ve artık harita üzerinde toprak edinme amacı ve harita da kalmak üzerine kurmaya başlar. Liberal Siyonistler grubu olarak biraz daha yer anlamında var olma düşüncesi hakim. Garip olan yanı o yıllardan beri Liberal Siyonizmin en aşırı savunucularından Benjamin Netenyahu, Batış Şeria ve diğer toprakların yanı sıra Kudüs’ün İsrail sağının kalesi olduğunu savunur.
Hristiyanlar ise, bu topraklarda İsa (a.s)’ın çarmıha gerildiğini ve kanı ile temizlendiğini, tarihin başlangıcı ve bitişinin olduğu yer olarak görürler.
Dinimiz için ise, Mescid-Aksa “en uzak mescid” anlamına gelir. Kur’an-ı Kerim de İsra mucizesine değinilirken “Ayetlerimizi göstermek için, kulunu geceleyin Mescid-i Haram’dan, etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya yürüten “Allah”, Sübhandır. (bütün noksanlıklardan münezzehtir.) Muhakkak ki O, en iyi işiten, en iyi görendir.”buyrulmaktadır. (İsra-1-17) İslam da ilk kıble ve Miraç mucizesinin gerçekleştiği yerdir. Kudüs, tarihte sayısı bilinememekle beraber onlarca kez yakılıp yıkılmıştır. Yine de üç İbrani dinin bu büyük yükü, en önemlisi de İsra mucizesini taşımaktadır. Dini zenginliğin yanı sıra, tarihi zenginliği de bünyesinde barındırmaktadır. Zeytin meyvesi Yahudiler için önemlidir. Kudüs’te simgesiyle bütünleşen ve şu an Yahudi mezarlığı olan Mescid-i Aksa'nın Zeytin Dağı'na bakan kısmından çok pahalı olmasına rağmen mezar yeri almaktadırlar.
Liberal Siyonizm düşüncesi fikri, her şeyin ötesinde akla galip gelmiş ve Hurma Bahçeleri ile ünlü Gazze'ye kadar uzanmıştır. Sadece sahil Şeridinden ibaret olan toprak parçası son yıllarda İsrail zulmün de etkisi sayıları binleri bulan Filistinli mültecilerle de dolmuş taşmıştır. Günümüzde de seçkin Hurma Bahçeleri ile meşhur Han Yunus beldesi İsrail ordusunun hedefleri arasında geliyor. Yapılan Operasyonların yanı sıra İsrail dozerlerle bu bahçeleri tahrip ediyor. 2003 yaz başlarında tatmaya muvaffak olduğumuz hurmalar Arap Dünyası'nda da bilinen hurma çeşitlerindendi."
Cumhur DERELİ
GAZETECİ