Associated Press ajansına bilgi veren, adlarının açıklanmasını istemeyen bir kongre çalışanı ve eski bir hükümet yetkilisi, nükleer
silahlarda yeni keskin
kesintilere gitme seçeneklerinin tartışıldığını söylediler.
Yetkililer, konuşlandırılan stratejik nükleer silahların toplam sayısının azaltılması konusunda masaya yatırılan seçeneklerden ilkinin, bu silahların sayısının bin ila bin 100'e, ikincisinin 700 ila 800'e, üçüncüsünün ise 300 ila 400'e düşürülmesi olduğu belirtildi.
Son seçenek, konuşlandırılan nükleer silahlarda yüzde 80 oranında bir kesinti anlamına gelirken, bu konuda üzerinde düşünülen en ılımlı seçeneğin bile,
başkanlık seçimi yılında tarihi ve siyasi açıdan cesur bir silahsızlandırma adımı olacağı düşünülüyor.
Konuşlandırılan stratejik nükleer silah sayısının 300'e düşmesi,
ABD'yi,
Sovyetler Birliği ile silahlanma yarışına girdiği 1950'lerden bu yana görülmeyen seviyelere götüreceği belirtiliyor.
ABD'nin konuşlandırılan nükleer silahlarının sayısı 1980'lerin sonlarında zirve yaparak 12 binin üzerine çıkarılmıştı, ilk kez 2003 yılında 5 binin altına düşürülmüştü.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Tommy Vietor,
Pentagon tarafından geliştirilen söz konusu seçeneklerin, henüz Obama'ya sunulmadığını belirtirken, Pentagon'un basın sözcüsü
George Little, gizli bilgi olarak sınıflandırdığı seçenekler konusunda yorum yapmaktan kaçındı.
Little, öte yandan Obama'nın Pentagon'dan nükleer caydırıcılık konusunda bazı "alternatif yaklaşımlar" geliştirmesini istediğini kaydetti.
ABD'nin, yeni
START anlaşması uyarınca
2018 yılına kadar konuşlandırılan stratejik nükleer savaş başlıklarını bin 550'ye indirme yolunda olduğu biliniyor. ABD'nin 1
Eylül itibariyle bin 790, Rusya'nın bin 566 savaş başlığına sahip olduğu bildirilmişti.