ABD
Dışişleri Bakanı
Hillary Clinton,
Amerikan yönetiminin
İran'dan petrol alımlarında önemli çapta kesintiye gidilmesi konusunda, ''
Türkiye, Çin ve
Hindistan gibi ülkelerle yoğun ve açıksözlü görüşmeler yaptığını'' söyledi.
Clinton, dün Senato, bugün de Temsilciler Meclisi'ndeki Dış İlişkiler Komitesi ve Tahsisatlar Komitesi'nde
Kongre üyelerinin sorularını yanıtladı.
Kongre'den geçtikten sonra ABD Başkanı Barack Obama'nın 31
Aralık 2011'de onayladığı, İran'a ağır
yaptırımlar getiren ve İran merkez bankası ya da ''kara liste''deki diğer İran mali kurumlarıyla iş yapan
yabancı finansal kuruluşları
hedef alan
düzenlemeyle ilgili atılması düşünülen adımlar konusunda özellikle Senatör Robert Menendez'in ısrarlı sorularına maruz kalan Clinton, ABD'nin İran'a yeni ve sert
yaptırımlar getirilmesi konusunda hızlı bir şekilde hareket ettiğini belirtti. Clinton, ''Kongre'nin geçirdiği yaptırımlarla nelerin başarıldığını farkında olmalıyız ve bunları sert biçimde uyguluyoruz'' dedi.
ABD'nin İran'a hem
baskı uyguladığını hem de
diyalog kapısını açık tuttuğunu vurgulayan Clinton, ''Diyalog kapısı hiçbir yere gitmiş değil, ancak baskı artırıldı. Bu yaptırımları elimizden gelen en sert ve hızlı şekilde artırmaya niyetliyiz'' dedi.
Düzenlemenin hazırlayıcılarından biri olan Menendez, Clinton'a, İran'dan petrol alımlarını ciddi boyutta azaltmaları konusunda, ''Çin, Hindistan ve Türkiye gibi ülkelerle alakalı olarak ne gibi gelişmeler oldu?'' yönünde bir soru yöneltti.
Clinton, beklentilerinin ve bu ülkelere gösterdikleri yolun, İran'dan petrol alımlarında ciddi boyutta düşüşe gidilmesi yönünde olduğunu dile getirerek, ''Türkiye, Çin, Hindistan konusunda, bu ülkelerin her biriyle çok yoğun ve çok açıksözlü görüşmelerimiz oldu. Onlara, yapabileceklerine ve yapmaları gerektiğine inandığımız bir dizi adımı gösteriyoruz. Size şunu da söyleyebilirim; bazı durumlarda, gerek hükümetleri kanadında gerekse iş kanatlarında, kamuoyu önündeki açıklamalarının size inandırmış olabileceğinin daha ötesine ve derinine geçen adımlar da atıyorlar'' diye konuştu.
Bu ülkelerle temaslarına ve İran'dan petrol alımlarında ciddi düşüşe gitmeleri için onlara
yardım etmeye hızlandırılmış bir şekilde devam edeceklerini vurgulayan Clinton, ''
ham petrol ve gelir kaybını telafi etmenin yollarını arıyorlar. Bu gibi ülkelerin birçoğu için bu durum zorluk teşkil ediyor, sadece sizin bahsettiğiniz ülkeler (Türkiye, Hindistan ve Çin) için değil'' dedi.
Clinton, bazı ülkeler için bunu yapmanın, diğerlerine göre daha zor olduğuna dikkati çekerek, dolayısıyla bu ülkelere, onlardan istediklerini yapmaları için yardım ettiklerini, bu uğurda birçok yeni
öneri getirdiklerini kaydetti.
Kongre'den geçen düzenlemenin, Obama'nın imzasından 60 gün sonra, yani bugün yürürlüğe giren kapsamı, ABD Başkanı'na, petrol ürünleri alımıyla alakalı olanlar dışında, ''İran merkez bankasıyla bilerek önemli boyutta iş yapan ya da bunu kolaylaştıran'' özel bankaları cezalandırma yetkisi veriyor. Düzenlemenin 28 Haziran'da yürürlüğe girecek kapsamında ise Obama'dan, ''İran'dan petrol ya da petrol ürünlerinin alımı için'' finansal işlem yapan yabancı bankaları cezalandırması isteniyor. Düzenleme, Obama'ya ulusal güvenliği gerekçe göstererek belirli hallerde istisna
uygulama şansı da tanıyor
ABD yönetimi ise 60 günlük sürenin dolması vesilesiyle bugün yeni bir yaptırım serisi açıklama gibi bir niyetinin olmadığını belirtti. ABD
Hazine Bakanlığı Terörizm ve
Mali İstihbarattan Sorumlu Müsteşarı David Cohen, ''Bugünden sonra İran merkez bankasıyla, petrol alımıyla alakalı olmayan önemli boyutta finansal işlem yürüten yabancı özel bankaların, ABD finansal kuruluşlarına
hesap erişimlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu'' bildirdi.
AA