McCormick
Kongre Merkezi'nde düzenlenen zirvede, Türkiye'yi, Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül başkanlığındaki
heyet temsil ediyor. Türk heyetinde,
Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu ve
Milli Savunma Bakanı
İsmet Yılmaz da yer alıyor.
Toplantı öncesinde NATO Genel Sekreteri Anders Fogh
Rasmussen ve ABD Başkanı
Barack Obama, zirveye katılan, aralarında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de olduğu NATO üyesi
ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarını karşıladı ve her biriyle tek tek resmi fotoğraf çektirdi.
Karşılamanın ardından ise NATO harekatlarında görev yapan NATO askeri
personelinin onuruna
tören yapıldı, bu harekatlarda hayatını kaybeden personel için saygı duruşunda bulunuldu.
Daha sonra sırasıyla, NATO Genel Sekreteri Rasmussen ve ev sahibi ülke sıfatıyla ABD Başkanı Obama açılış konuşmalarını yaptı ve toplantıya geçildi.
Zirvenin gündemi
ABD'de üçüncü, başkent
Washington dışındaki bir kentte ise ilk kez düzenlenen NATO zirvesinde, 28 NATO üyesi ülkenin yanı sıra
Afganistan konusundaki
oturumla birlikte 60 kadar ülke ve kuruluş da temsil edilecek. Bu haliyle zirve, şidiye kadarki en geniş katılımlı NATO zirvesi olarak tarihe geçecek.
Zirvede ele alınacak ana konuları, ''akıllı
savunma kavramı, balistik
füze savunma sisteminin ara yeteneğinin ilanı, Afganistan, ortaklıklar ve İttifak'ın caydırıcılık ve savunma yapısının gözden geçirilmesi'' oluşturacak.
Akıllı savunma
Küresel kriz yüzünden savunma harcamalarında kısıtlamaya gidildiği bir dönemde NATO'nun, 21. yüzyıl güvenlik ortamının getirdiği tehdit ve sorunlarla başa çıkmasını sağlayacak savunma kapasitesini nasıl idame ettirileceği hususunun masaya yatırılacağı zirvede, bu bağlamda, ortak projeler yoluyla maliyeti düşürerek,
kilit askeri kapasitelere sahip olmayı öngören ''akıllı savunma sistemi'' tartışılacak.
Zirvede onaylanması öngörülen ''akıllı savunma'' kavramıyla, NATO'nun öncelikli savunma ihtiyaçları belirlenip, bu hedefe yönelik somut projelere hangi
ittifak üyelerinin ne şekilde katkı sağlayacakları kararlaştırılacak.
İlk olarak NATO Genel Sekreteri Rasmussen tarafından ortaya atılan ''akıllı savunma'' kavramı, İttifak üyeleri arasında
dayanışma ve paylaşımı öne çıkarıcı, füze savunma sistemi, insansız uçaklarla satıh gözetleme (AGS), ağır hava köprüsü kanadı (HAW) ve ortak istihbarat, gözetleme ve
keşif (JCGISR) gibi NATO içinde daha önce onaylanan projeleri de kapsıyor.
Chicago'daki NATO zirvesinde de ''akıllı savunma'' kapsamına alınması beklenen 20'den fazla projenin öncü ve katılımcı ülkeleri belirlenecek. Türkiye'nin de bu kapsamda, aralarında
deniz güvenliği ve uçuş sistemleri gibi konular da olan bazı projelerde öncülük yapması öngörülüyor.
Füze savunma sistemi
NATO'nun
2018 yılında dört aşamanın tamamlanmasıyla birlikte tam kapasiteyle faaliyete geçecek
balistik füze savunma sistemi de zirvenin önemli gündem maddelerinden. Bir unsurunu da Kürecik'te konuşlandırılan
erken uyarı radarının oluşturduğu füze savunma sisteminde ilk
operasyonel kapasiteye ulaşıldığı zirvede ilan edilecek.
NATO Genel Sekreteri Rasmussen de zirve öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, ciddi tehditlerle karşı karşıya olunan günümüzde, füze tehdidine karşı kendini savunmanın kaçınılmaz gereklilik olduğunu söyledi.
Afganistan
Zirvenin en önemli gündem maddelerinden bir diğeri de Afganistan. Zirvenin ikinci gününde, müttefik ülkelerin yanı sıra, NATO üyesi olmayan ancak bu ülkedeki
ISAF harekatına katkı sağlayan ülkeler ile BM, AB ve
Dünya Bankası gibi kuruluşların temsilcilerinin katılacağı geniş katılımlı bir oturum düzenlenecek.
Afganistan'da ISAF'ın misyonunu 2014 yılı sonuna kadar sona erdirme ve güvenliği Afgan yetkililere devretme kararı alan NATO, Chicago'daki zirvede de bu plana bağlılığını yeniden teyit edecek.
NATO'nun, muharip misyonunu sona erdireceği 2014 sonrasında da Afganistan'a desteğini çeşitli yöntemlerle devam ettirmesinin yollarının ele alınacağı zirvede, bu çerçevede Afgan ordusuna eğitim ve danışmanlık gibi faaliyetlerin sürdürülmesi üzerinde durulacak.
Afgan güvenlik güçlerinin 2014 sonrasında etkinliğini ve sürdürülebilirliğini koruyabilmesi için yıllık 4,1 milyar dolarlık maddi desteğin gerektiği tespiti çerçevesinde, zirvede üye ülkelerin bu hedefe ne kadar katkıda bulunabilecekleri masaya yatırılacak.
Rasmussen: ''Afganistan'dan acele terk olmayacak''
NATO Genel Sekreteri Rasmussen de zirve öncesinde gazetecilere açıklamasında, uluslararası toplumun, Afgan güvenlik güçlerine finansman desteği sağlamaya devam edeceği konusunda iyimser olduğunu söyledi.
Bir dizi ülkenin Afgan güvenlik güçlerine önemli miktarda katkı yapacaklarını açıkladığına işaret ederek, ''Dolayısıyla iyimserim'' diyen Rasmussen, ''Afganistan'ın teröristler için yeniden barınak haline gelmemesi için bu ülkede olduklarını'' dile getirdi.
ABD ve
Avrupa ülkeleri kamuoyunun Afganistan'daki savaşa muhalefeti giderek artarken, Fransa'nın yeni seçilen Cumhurbaşkanı François Hollande'ın NATO ülkeleri tarafından kararlaştırılan tarihten iki yıl önce, yani bu yıl sonuna kadar tüm
Fransız muharip askerlerini Fransa'dan çekeceğini açıklaması, uluslararası toplumun Afganistan'a yönelik taahhütlerinin devamı konusunda soru işaretleri yaratsa da Rasmussen bugün bu kaygıları giderici sözler sarf etti.
İttifak'ın Afganistan'a yönelik taahhütlerinin sürdüğünü ve operasyon başarılı oluncaya kadar da bunun böyle devam edeceğini vurgulayan Rasmussen, ''Afganistan'dan çıkış için acele edilmeyecek. Hedefimiz, stratejimiz ve takvimimiz değişmedi'' dedi.
Ortaklıklar
Zirvenin bir diğer önemli gündem maddesini de ortaklıklar konusu oluşturacak. NATO müttefikleri, Batı Avrupa'dan Doğu
Asya'ya,
Güney Pasifik'ten
Kuzey Afrika'ya, dünya genelindeki ortaklarıyla kilit güvenlik konularını tartışacak.
NATO misyonlarına en fazla mali ve askeri katkı yaptıkları için zirve kapsamında liderler seviyesinde düzenlenecek özel toplantıya 13 ülke çağrıldı. Bu 13 ülke, Arap coğrafyasından
Katar,
Birleşik Arap Emirlikleri,
Ürdün ve Fas, Asya-Pasifik'ten
Japonya, Güney
Kore,
Avustralya ve
Yeni Zelanda, Avrupa'dan da
İsveç,
Finlandiya,
İsviçre,
Avusturya ve
Gürcistan olarak sıralanıyor.
Zirve aslen bir genişleme olmasa da, üyelik perspektif umudu olan 4 ülke,
Bosna-
Hersek,
Makedonya,
Karadağ ve Gürcistan'ın katılacağı bir oturum da yapılacak.