Zaman'a konuşan
muhalif kaynaklar, son iki günde öldürdükleri ve
esir aldıkları kişilerin kimliği konusunda ise çarpıcı bilgiler veriyor.
Bunların büyük çoğunluğunun İran uyruklu olduğunu, bazılarında İran Devrim Muhafızları kimliklerinin çıktığını söylüyorlar. "Artık resmen İran'la savaşıyoruz.
Suriye'de özellikle helikopterleri ve ağır silahları İranlılar kullanıyor" diyen muhalifler, üzerinde kimlik çıkmayan esirler arasında
Arapça bilmeyen Farsça konuşan silahlı milislerin bulunduğuna dikkat çekiyor. Birçok muhalif aktivist, cezaevlerinde kendilerine işkence yapıldığı sırada bazı askerlerin Farsça konuştuklarını duyduğunu anlatıyor.
İran'ın bölgedeki en önemli müttefiki Beşşar Esed'i kaybetmemek için Suriye'deki isyanı bastırmak üzere özel birlikler gönderdiği ileri sürülmüş, bu iddialar
İran Devrim Muhafızları Komutan Yardımcısı İsmail Kouni tarafından da doğrulanmıştı.
İran'ın, Irak üzerinden Şam'a mühimmat gönderdiği de öne sürülüyor. Bu arada
Hatay Valisi
Celalettin Lekesiz, Suriye'nin Bab el Hava
Sınır Kapısı'nda önceki gün Türk TIR'larının yakılması olayının muhalif
Özgür Suriye Ordusu ile alakalı olmadığını, yağma olaylarının
kaçakçılık yapan bağımsız gruplarca gerçekleştirildiğini ifade etti. Kaçırılan TIR'ların bulunması için de çalışma yapıldığı bilgisini veren Lekesiz, Suriye'de rehin alındığı bildirilen Türk
şoför Ahmet Yılmaz'ın durumunun da
Dışişleri Bakanlığı tarafından takip edildiğini aktardı. Suriye'de çatışmaların şiddetlenmesinden dolayı
Cilvegözü Sınır Kapısı'ndan Türk vatandaşların Suriye'ye geçişine izin verilmiyor.