16-18 Şubat tarihleri arasında dünyanın dört bir yanından savunma ve güvenlik uzmanlarının yanı sıra üst düzey siyasetçiler 60'ıncı kez Almanya'nın güneyinde, Münih'teki Güvenlik Konferansı'nda bir araya gelecek. Toplantıya Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy'nin de katılması bekleniyor.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısıyla başlayan savaş, geçen yılki Münih Güvenlik Endeksi araştırmasında, özellikle G7 ülkelerinde güvenliğe yönelik en büyük tehdit olarak değerlendirilmişti. Rapor her konferans öncesinde yayınlanıyor.
Savaş ve iklim değişikliğine bağlı göç, Rusya'nın önüne geçti
MSC anketinde, Ukrayna'da "ateşkes için kabul edilebilir koşullar" da soruldu ve katılımcıların yüzde 92'si, Rus birliklerinin Kırım da dahil olmak üzere, Ukrayna'dan tamamen çekilmesinden yana görüş belirtti. Kırım'ın Rusya tarafından ilhak edildiği bir çözüm ise yüzde 75 tarafından "kabul edilemez" olarak değerlendirildi. Katılanların üçte ikiden fazlası, Ukrayna'nın hızla AB ve NATO'ya katılmasını istiyor.
Çin ile rekabette Batı geride kalıyor
Onuncu güvenlik raporunda "Kaybet-Kaybet" başlığı altında, mevcut gergin küresel durumda herkesin nasıl kaybettiği anlatılıyor. Araştırmaya göre, Hint-Pasifik bölgesinde Çin ve Tayvan arasında askerî çatışma riski keskin bir şekilde yükseldi. Özgüveni giderek artan Çin'den duyulan korku büyük oranda arttı. Bu endişe özellikle Japonya'da hayli fazla; onu Hindistan, ABD, Almanya ve Fransa izliyor.
MSC CEO'su Heusgen, G7 ülkelerinde nüfusun büyük bölümünün, on yıl içinde ülkelerinin daha az güvenli ve müreffeh olacağına inandığını da belirtiyor. Buna karşın Çin'in yükselişinin her alanda devam edeceği beklentisi hâkim.
Küreselleşmede geri vites
Rapora göre küreselleşmede geri vitese takılmış durumda. Günümüz dünyasında rekabet ve artan güvenlik ihtiyacı ön plana çıkıyor. Bu bağlamda Çin'e küresel sermaye akışında ise azalma gözleniyor. Batılı sermaye artık diğer ortaklara yöneliyor.
Ancak bu genel eğilimin tersine hareket eden güçlü bir ülke de var: Almanya. 2024 Münih Güvenlik Raporu'na göre Alman şirketleri, Berlin hükümetinin aksi yöndeki çağrılarına meydan okuyarak Çin'e yoğun yatırım yapmaya devam ediyor. Çin'deki Alman yatırımları, 2023'ün ilk yarısında rekor seviyeye ulaştı.
Sahel bölgesindeki şiddet sarmalı
Raporda, bölgeyle ilgili şu değerlendirme de dikkat çekiyor: "2020'den bu yana her darbe, Sahel bölgesine daha fazla şiddet getirdiği için bölge halkı barış ve demokratik ilerleme şansını kaybediyor."