Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, eğitim camiasındaki idareci atamalarıyla ilgili olarak büyük bir kıyıma maruz kaldıklarını, kazandıkları onlarca davaya rağmen de görevlere iadelerin gerçekleşmediğini söyledi. Eğitim Bir Sen üyesi olanların yüzde 96'lara varan oranlarda başarılı gösterilmesi sonucu idareciliğin, siyasi parti idareciliğine dönüştüğü bir süreci yaşadıklarını dile getiren Karaca, "Hem hukuksal hem de fiili alanda mücadelemizi sürdürüp sonuç almayı istiyoruz." dedi.
Karaca, bir takım ziyaret ve sendikal faaliyetlerde bulunmak üzere Gaziantep'e geldi. Eğitim Sen Gaziantep Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin karşısına çıkan Karaca, içerisinde bulunan süreçteki idareci atamalarında, Eğitim Sen üyelerine büyük bir kıyım yapıldığını savundu. Karaca, "İdareci arkadaşlarımız kendi okullarında, kanun ve yönetmelik çerçevesinde yapılan değerlendirmelerde tama yakın puanlar alırken, Milli Eğitim komisyonlarında yapılan değerlendirmelerde neredeyse üyelerimizin tamamı elendi. Müdürlükleri ellerinden alındı. Türkiye genelinde 17 bin civarında müdür değerlendirmeye alınmıştı. 4 bin civarında müdür arkadaşımız, bu değerlendirmeler sonrasında görevinden alındı. Bu Gaziantep'e de yansıdı. Hatta burada gösterilen tepkiler sonrasında Milli Eğitim Müdürü ve Vali görevinden uzaklaştırıldı. Bu idarecilerden sadece Eğitim Bir Sen üyesi olanların neredeyse yüzde 96'lara varan oranlarda başarılı gösterilmesi ile idareciliğin bir siyasi parti idareciliğine, Eğitim Bir Sen idareciliğine dönüştüğü bir süreci yaşadık." diye konuştu.
'İNSANLAR SADECE BİR PARTİNİN ÜYESİ OLMAYA ZORLANIYOR'
Konuyla ilgili olarak onlarca dava kazandıklarını vurgulayan Karaca, "Kazandığımız davalarla ilgili ne yazık ki şuana kadar arkadaşlarımız görevlerine iade edilmedi. Bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bu süreç bizim örgütlenmemizi doğrudan etkileyen bir siyasi zorlama süreç diye değerlendiriyoruz. Hem hukuksal alanda, hem fiili alanda mücadelemizi sürdürüp sonuç almayı istiyoruz. Kamu çalışanları arasında idareci olmak isteyen arkadaşlarımız, yazılı değerlendirme üzerinden kendini hazırlar, başarılı olan arkadaşlarımız idareci olurlar. Bugüne kadar böyleydi. Neden şimdi AKP iktidarının son döneminde sadece bir partinin üyesi olmaya insanlar zorlanıyor. Böyle olursa okulda iç barış nasıl sağlanır? Orası bir eğitim kurumu mudur? Yoksa bir siyasi partinin arka bahçesi mi olacaktır?" şeklinde konuştu.
'ÖĞRETMEN ADAYLARINA 'EĞİTİM BİR SEN'E ÜYE OLMAZSANIZ STAJERLİĞİNİZ KALKMAZ' DENİYOR'
Stajer öğretmenlerle ilgili çıkan yasaya da eleştirilerini yönelten Karaca, "Biz KPSS'yi bile kabul etmezken, KPSS ile atamayı bile arar duruma geleceğiz. Stajer olarak göreve başlayan öğretmenler ilk sene performans değerlendirmesine tabi tutulacak. Ardından yazılı sınav ve mülakat gerçekleştirilecek. Stajer olan arkadaşlarımız Gaziantep'te de Eğitim Bir Sen dışında hiçbir sendikaya üye olmama tehdidi ile karşı karşıya kalıyor. 'Eğitim Bir Sen'e üye olmazsanız stajerliğiniz kalkmaz' deniyor. Yaklaşık 300 bin atama bekleyen öğretmenin yaşadığı travma biliniyor. Durum böyleyken KPSS'yi kazanarak atamayı hak etmiş çocuklarımıza mülakat gibi, bir sendikanın üyesi olmak gibi zorlamanın yapılmasını akıl, mantık, vicdan ve yüreğimiz almıyor." sözleriyle tepkisini dile getirdi.
CİHAN