İşadamlarının
Türkiye'nin
doğusu ile
batısı arasında kurduğu kardeşlik köprüsü, okulların faaliyetleri ile daha da güçleniyor.
Kurban Bayramı'nda Doğu'ya yapılan
yardımlar ve Diyarbakır'daki
hain saldırıda hayatını kaybedenleri ziyaret eden işadamlarının
gezisinden sonra İstanbul'daki Özel
Sevgi Çiçeği
Anafen Okulları, Muş'ta kardeş olarak seçtiği Kızılağaç
Cumhuriyet Yatılı İlk
öğretim Bölge Okulu'na (
YİBO) bilgisayar laboratuvarı kurdu.
Laboratuvar, önceki gün iki kardeş okulun
yönetici ve öğrencilerinin katıldığı bir törenle hizmete açıldı. Anafen Okulları, kardeş okul öğrencilerinin giyecek,
kırtasiye, kitap gibi ihtiyaçlarını da karşıladı. Anafen Okulları Genel Müdürü Reşit Taşdemir, eğitimde imkânsızlıklar sebebiyle oluşan
bölgesel farkların bu tür kardeşlik faaliyetleriyle aşılacağını belirterek, "Bazı mahrumiyetlerin istismar edilerek milletin içine nifak tohumu ekilmesine fırsat vermeyeceğiz." dedi. Taşdemir, Muş'taki okulun birincisinin İstanbul'da burslu okutulacağını söyledi.
Doğu-batı dostluk köprüsü kardeş okullarla güçleniyor
Türkiye'nin doğusu ile batısı arasındaki kardeşlik köprüsü okulların faaliyetleri ile daha da güçleniyor. Kurban Bayramı'nda doğuya yapılan yardımlar ve Diyarbakır'daki hain saldırıda hayatını kaybedenleri ziyaret eden işadamlarının gezisinden sonra İstanbul'daki Özel Sevgi Çiçeği Anafen Okulları, Muş'ta kardeş olarak seçtiği Kızılağaç Cumhuriyet Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'na bilgisayar laboratuvarı kurdu. Laboratuvar önceki gün iki kardeş okulun yönetici ve öğrencilerinin katıldığı bir törenle hizmete açıldı.
Muş Kızılağaç YİBO'da 490 öğrenci
eğitim-öğretim görüyor. Bu öğrencilerden her biri farklı köylerden. Her birinin değişik bir hikâyesi var. Mağduriyet, fakirlik,
yoksulluk, imkânsızlık, âdet ve örflerin getirdiği kısıtlamalar vs. her bir öğrencide kendini gösteriyor. 8. sınıfa giden Leyla Esen, bu öğrencilerden biri. Her dönem teşekkür getiren Leyla'nın tek hedefi var; polis olmak. Leyla da diğer arkadaşları gibi bilgisayarı sadece kitaplarda görmüş. İnterneti ancak bilgisayar öğretmeni Ümit Bulut'un teorik anlatımlarından biliyor.
Leyla Esen derste yaşadıklarını şöyle bir anekdotla anlatıyor: "Öğretmenimiz mesela 'paint' programını anlatırken müfredatta yer alan 'Paint programında resim çizin' bölümü geldiğinde bilgisayar olmadığı için elimizle resim çiziyorduk. 'Word programında
şarkı sözleri yazın' diye bir bölüm geliyordu. Biz programı kullanmak yerine arkadaşlarla şarkı söylüyorduk." Leyla ve Kızılağaç ve okuldaki 490 öğrencinin şimdi, kardeş okul Anafen öğrencilerinin yardımlarıyla bir bilgisayar ve teknoloji sınıfı oldu. Anafen'deki kardeşlerine teşekkür eden Leyla Esen hemen MSN programında görüntülü olarak Anafen öğrencileri ile görüşeceğini ve mutluluğunu ifade edeceğini belirtiyor.
Muş'taki okulun birincisi İstanbul'da burslu okuyacak
Anafen Okulları Genel Müdürü Reşit Taşdemir, eğitimde imkânsızlıklar sebebiyle oluşan bölgesel farkların bu tür faaliyetlerle aşılacağını belirterek, "Biz konuyu
aile birliği üyelerimize iletince hemen
kampanya yaptılar ve 15 gün içinde laboratuvar kuruldu. Muş'taki kardeşlerimizin ihtiyaçlarını gidermek için elimizden geleni yapacağız. Bazı mahrumiyetleri istismar ederek milletimiz arasında nifak tohumları ekmeye çalışanlara fırsat vermeyeceğiz." dedi. Muş'ta çok sıcak bir ilgiyle karşılaştıklarını anlatan Reşit Taşdemir, öğrencilere yaptığı konuşmada şu sözü verdi: "Sizlerin başarılı olması için okul olarak her şeyi yapmaya çalışacağız. Muş Kızılağaç YİBO'dan birinci olan öğrenciyi İstanbul'daki okulumuzda 4 yıl boyunca ücretsiz burslu ve yatılı okutacağız. Ayrıca 6., 7. ve 8'inci sınıfta başarılı olan öğrencileri yarıyıl ve yaz tatillerinde İstanbul'da
misafir edeceğiz." dedi. Kızılağaç YİBO Müdürü Hikmet Yıldız, kardeş okul Anafen'in
desteklerinden dolayı çok memnun olduklarını belirterek, "Dostun, kardeşin yardım elini görmek bizi memnun etti. Hayatın faniliğini baki kalacak iş yaparak geçirmek gerekiyor. Bu da burada yapıldığı gibi eğitimcilerin işi olsa gerek." dedi.
Doğulu işadamlarından batıya iade-i ziyaret
Türkiye'nin iki ucu arasında yeniden kurulan kardeşlik köprüsü, iade-i ziyaretlerle pekişiyor. Kurban Bayramı'nı, Kimse Yok mu Derneği öncülüğünde Doğu ve Güneydoğu'da geçiren batılı işadamları, şimdi de bölgenin kanaat önderlerini ağırlıyor. Ülkede yaşayan insanların birbirini anlayıp kaynaşması için bu tür kucaklaşmaların öneminin vurgulandığı ziyaretten '
Tek Türkiye' mesajı çıktı.
Kurban Bayramı'nda oluşan batı-Doğu kardeşliğine bir halka da
Bursa ve Vanlı işadamları arasında kurulan
diyalog ile eklendi. Van Belediye Başkanı Burhan Yenigün'ü de yanlarına alan Vanlı 37
işadamı, Bursalı sanayicilere iade-i ziyarette bulundu. Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) tarafından sıcak bir şekilde karşılanan Vanlı grup, gezi sonrası yardım kampanyasına yayınlarıyla destek veren Zaman'a teşekkür etmek için İstanbul'a geldi. Kurban Bayramı'nda 300 kadar işadamı Van'a giderek 4 bin
kurban kesip etini dağıttı. Yaşananlardan etkilenen Belediye Başkanı Yenigün, 'Bölgeler arası kardeşlik projesi' kapsamında Bursa'ya kardeş il olma konusunda
teklif götüreceklerini söyledi.
Van Belediye Encümeni üyelerinden Yusuf
Celalettin Güvenç ise önyargılardan dolayı bölgenin
terör ile özdeş gösterildiğinden yakındı. Bölgenin çok ciddi sorunları olduğunu kaydeden Güvenç, "
İşsizlik ve eğitimsizlik bölge insanını farklı amaçlar için kullanmak isteyenlere zemin hazırlıyor. Ancak Doğu ve batı arasında kardeşlik bağı kurularak bataklıkları kurutma yönünden çok ciddi bir adım atıldı. Batılı işadamları bölgeye yatırım sözü verdi." Bölge insanını kucaklamak için bayramda gelen gönüllüleri görünce sevinç ve şaşkınlığı bir arada yaşayanlardan biri de Vanlı işadamı Ali Çiçeksay'dı. Van
Aktif Sanayici ve İşadamları Derneği'ne (VASİAD)
başkanlık yapan Çiçeksay da yörenin daha önce böyle bir çıkarmaya şahit olmadığını söyledi.
ZAMAN