Prof. Dr. Verimli, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''
Okul korkusu'' olarak da adlandırılabilecek okul fobisinin, hem
ağlama, sinirlilik, saldırganlık gibi normal olmayan
psikolojik davranışlarla, hem de
baş ağrısı,
mide bulantısı, iştahsızlık gibi fiziksel sorunlarla kendini gösterdiğini belirtti.
Okul fobisinin en çok
Eylül-
Ekim aylarında ve okulun ikinci yarı dönemi başlamadan önce kendini gösterdiğini kaydeden Verimli, ''Okul fobisi çok şiddetli şekilde çocuğun okula gitmek istememesi veya okulla ilgili son derece isteksiz ve ilgisiz görünmesiyle başlayan bir çocukluk hastalığıdır'' dedi.
Verimli, ilk
öğretim çağındaki 6-11 yaş arası çocuklarda daha sık görülen okul fobisinin, kız öğrencilerde görülme oranının yüzde 13, erkek öğrencilerde görülme oranının da yüzde 9 olduğunu vurgulayarak, okul fobisinin tipik belirtilerine ilişkin şu bilgileri verdi:
''
Çocuk okul kelimesini duyunca atağa geçer. Okulla ilgili son derece ilgisiz ve isteksizdir.
Uyku düzeni bozulur. Genellikle
aile bireyleri dışındaki kişilerle olan ilişkilerinde utangaçtır.
Başarı ve takdir kaygısı taşırlar.
Öğretmenden ve evinin dışındaki yapıdan korkarlar. Telaşlı, huzursuz ve içe dönük yaşamayı seçerler. Okula gitmemek için herhangi bir fiziksel nedene dayanmayan asılsız hastalıklar ortaya atarlar. Okul gereçlerine son derece itinasız davranırlar. Arkadaş edinmezler, okuldan korkarlar.''
Verimli, okul fobisinin ailevi faktörler ile öğretmen ve okul faktöründen de kaynaklandığını belirterek, şu bilgileri verdi:
''Okul fobisi aşırı kollamacı, telaşlı, sarmalayan ailelerin çocuklarında, okula başlayana kadar ailesi dışında bir sosyal hayatı olmayan çocuklarda, boşanan ailelerin bir ebeveynine bağlı olarak yaşayan çocuklar ile ailesinden birini
ölüm, hastalık, taşınma gibi bir sebeple kaybeden çocuklarda daha sık görülüyor.
Öğretmen ve okul faktörüne bağlı olarak da çok kalabalık sınıflarda, sert mizaçlı bir öğretmenin sınıfında, baskıcı, ezberci, hırpalayan ve aşırı kuralcı eğitim sistemlerinde çocuklar okul fobisini sıklıkla yaşayabiliyor.''
Prof. Dr. Arif Verimli, eğer çocuğun okula karşı isteksizliği ve korkusunun aile ve öğretmen tarafından önemsenmemesi halinde okul fobisinin kronikleşerek yarıda kesilen bir okul hayatıyla sonuçlanabileceği uyarısında bulundu.
Verimli, ''Bu nedenle okula gitmek istemeyen ve okul kelimesini duyunca telaşla atağa geçen çocuklarınızı dikkate alın, öğretmeninden ve bir uzmandan mutlaka
yardım isteyin'' dedi.