- Kanun kullanarak hür teşebbüse ait girişimleri kapatmanın en önemli zararlarından biri ekonomiye, daha doğrusu vatandaşa olacak..
- Bunu biz söylemiyoruz, ekonomistler anlatıyor.
- Dershane öğretmenlerinin devlet kadrolarında istihdamı demek, ek vergiler ve borçlanma anlamına geliyor.
Ekonomistlere göre yasa zoruyla dershane kapatmak Türkiye ekonomisine de ağır bir darbe olacak. İşsiz kalan öğretmenlerin kamuya alınmasıyla birlikte vatandaşın vergi yükü artacak.
Bahçeşehir Üniv. Eko. ve Topl. Arş. Mer. Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel: "Dolaylı vergi artıracak. dolaylı vergi enflasyonu arttıracak. Daha çok herkesin sırtına yük binecek. Vergi arttırmayayım borçlanayım dersen bu sefer mali disiplin zedelenmeye başlayacak. Bunlar tamamen hesapsız kitapsız işler."
Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, "Olan yine vatandaşa olacak" diyor:
"Hem bunları alalım, hem onları da dersen o zaman ekstra bir yük geliyor. Yani 2014 bütçesi şimdiden delinmiş oluyor. Hadi bütçe açığını arttırmamak için bu sefer vergi koyalım vergi koyunca bütün yük o zaman gene vatandaşın sırtına binecek."
Anayasa ile güvence altına alınmış bir teşebbüs hürriyetini yasa zoruyla kapatmanın maliyeti sadece vergilerle sınırlı değil. Eğitimciler bakanlık yöneticilerinin verdiği vaatlerin gerçekçi olup olmadığını sorguluyor.
Arşimet Dersaneleri Yön. Krl. Bşk. Ekrem Batuk: "Arsalarda özel okul imarı olması lazım böyle bir arsa literatürde yok. Belediyecilikte böyle bir nokta yok. Yarın bana diyecek ki senin arsan kardeşim ticaret veya konut arazisi sen buradan çık. Ben buraları da kapatıyorum ben yapacağım bu işi."
Arşimed Dershaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Batuk, bakanlığın vaatleri ve gerçekler arasında dağlar kadar fark olduğunu çok dikkat çekici bir örnekle açıkladı.
Ekrem Batuk: "Bugün 4 bin tane dershane var. Her 4 bin dershanede mutlaka 2 tane fizikçi olur. Vurduğunuz zaman rakama 8 bin fizikçi yapıyor. Fizikçi ataması 130 tane. Geçen sene açılması bu sene 130 tane fizikçi alıyor. Her sene 130 tane alsalar son adama 80 yıl sonra ulaşacaklar."