28
Şubat sürecinde başörtülü olduğu gerekçesiyle okullarından atılan ya da eğitimleri yarım kalan
yükseköğretim öğrencileri, ilk kez bu yıl, eğitimlerine kaldıkları yerden devam edecek.
"Sınırsız
Öğrenci Affı" olarak bilinen
öğrenci affıyla birlikte 28 Şubat süreci dahil, geçmişte başörtüsünden dolayı, okullarından uzaklaştırılan
mağdur öğrenciler de, ilk kez bu yıl yarım bıraktıkları okullarına yeniden
kayıt hakkı kazandı. Torba yasanın 173. maddesindeki
düzenleme çerçevesinde 25 Temmuz'a kadar başvuru yapan öğrenciler, 2011-2012 akademik takviminde okullarına kayıt yaptırabilecek. Son olarak 1998 yılında çıkarılan yükseköğretim öğrencilerine yö-nelik afta 'başörtüsü' engeline takılan öğrenciler, böylece hiçbir şarta bağlı kalmadan eğitimlerine devam edebilecek. 98'de çıkarılan afta, 28 Şubat mağdurlarına 'geri dönüş' yolu açılmış, ancak başvuruda şarta bağlanan 'başı açık fotoğraf' nedeniyle, başını açmak istemeyen mağdurlar düzenlemeden faydalanamamıştı.
SINIRSIZ AF HERKESİ KAPSIYOR
Bazı kamu alacakların yeniden yapılandırılan, Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanunu ile çok sayıda kanunda değişiklik yapan
torba tasarı ile aynı anda yürürlüğe giren af sonrası öğrencilere üniversitelerden
Eylül ayında 'onay' cevabı verilecek. Başvuruları alan üniversiteler, geçmiş tarih sınırı olmadan, herhangi bir şekilde üniversiteyle ilişiği kesilmiş olan öğrencilerin durumlarını inceleyecek. Aftan
terör eylemlerine katılanlar dışında tüm öğrenciler faydalanabiliyor. Şartara uyan öğrencilere "kayıt yaptırabilirsiniz" denildikten sonra öğrenciler kayıt evraklarıyla ikinci başvurularını yapabilecek. Bu işlemlerin ise
Eylül ayı içinde tamamlanması öngörülüyor.
İLK KEZ TAMAMEN SERBEST
Anayasa ya da ceza kanunlarında olmamasına rağmen yıllarca keyfi olarak uygulanan
başörtüsü yasağı,
uygulamada da ilk kez bu yıl tamamen kalktı. Bu yıla kadar, üniversite giriş sınavı için öğrencilerin çektirdiği fotoğraflarda "açık saçlı olma" şartını koyan YÖK, ilk kez bu yıl, giriş belgesinde ve üniversite sınavlarında başörtüsüne vize verdi. Uygulamanın oldukça önemli olduğunu ifade eden Mazlum Der
İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar, "Maalesef öğrencilerimiz yıllardır yasalarımızda olmamasına rağmen böyle ucube bir yasağın mağduru oldu. Yasağın kalmasından söz edemiyoruz. Zira
yasak yoktu. Ama bu anlayışsız uygulama, yerine gelen farklı bir anlayışla normalleşti. Bu açıdan YÖK'ün aldığı karar ve öğrenci affıyla ilk kez bu yıl öğrenciler sıkıntı çekmeden kayıt yaptırabilecekler" dedi.
40 yaşında sıralara dönüyor
Şubat ayında yürürlüğe giren öğrenci affından faydalanan 28 Şubat'ın başörtüsü mağdurlarından Nevin Öner, aradan geçen 14 yıl sonra eğitimine kaldığı yerden devam edecek öğrencilerden biri...
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dokümantasyon ve Enformasyon Anabilim Dalı öğrencisi olarak yükseköğrenimine 1996 yılında başlayan Öner, 2008 yılında başörtüsü nedeniyle 'disiplinsizlik' suçlamasıyla okuldan atıldığını ifade ederek, "Şimdi 40 yaşında bir anneyim. Başvurumu yaptım. Bu ay sonunda gelecek cevaba göre 14 yıl önce dirsek koyduğum sıraya bir daha oturacağım. Buruk bir sevinç... Giden onca hayat karşısında sevindiğimi söyleyemeyeceğim" dedi.
YÖK yeni bir düzenleme yapmalı
Ayrımcılığa Karşı Dayanışma Derneği (AKDER)Başkan Yardımcı
Neslihan Akbulut, 14 yıl sonra üniversite kapılarının bu öğrencilere açılmasına rağmen bazı sorunların ortaya çıktığını söyledi. Akbulut, şöyle konuştu:
"O zamanlar 20 yaşında olan öğrenci, bugün 34 yaşında muhtemelen birkaç çocuğu olan bir anne... Yine o yıllarda gurbete çıkarak okuyan ve okuluyla ilişiği kesilen binlerce öğrenci, şimdi memleketlerinde olduğundan, yeniden bağlı oldukları okullara dönmelerinde büyük engeller var. Ekonomik, kültürel ve ailevi sebepler Amasya'da oturan bir öğrencinin atıldığı İstanbul Üniversitesi'ne gelmesi çok güç. YÖK'ün bununla ilgili düzenleme yapması şart. En azından aynı bölüm olmak şartıyla, bu öğrenciler bulundukları ile en yakın üniversiteyi seçebilmeli" dedi.