Dönüşüm sürecinde özel okul olmak için başvuran dershane oranın ise yüzde 25’lerde kaldığını açıklayan Tekin, Haziran 2015’ten itibaren dershanecilik faaliyetlerinin zorunlu olarak sona erdirileceğini, bu tarihten itibaren de başvuruların yüzde 70’lere kadar çıkabileceği tahmininde bulundu.
Antalya, Belek’teki Kaya Otel’de düzenlenen 1. Eğitim Kongresi’nin açılışa katılan Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, açılışın ardından programla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’de özel sektörün eğitime sağladığı katkılar hakkında bilgiler sunan Tekin soğuk savaş döneminden sonra bağımsızlığını elde etmiş devletlerin bile özel sektörün eğitime katkısı yüzde 15’ler civarındadır olduğunu söyledi. Tekin, “OECD ortalaması yüzde 15-16 civarında ama Türkiye’de eğitim kademesine göre yüzde 3 ile 4 arasında değişiyor. Bu anlamda çok kötü durumdayız. Fakat bu şu anlama gelmez. Türkiye’de özel sektör, eğitime katkı yapmıyor anlamına gelmez. Diğer taraftan baktığımızda yaklaşık olarak 16 milyon öğrencimiz var. Geçtiğimiz yıl 4 milyon öğrenci dershaneye gidiyordu. Yani sektöre özel sektörün katkısı yüzde 25’ler civarında ama bu doğru yönlendirmiyor.” dedi.
TÜRKİYE’DE ÖZEL SEKTÖRÜN EĞİTİME KATKISI OECD ÜLKELERİNİN ÜZERİNDE! ,
Devlet okullarında eğitim gören çocukların bir kere de dershaneler tarafından eğitildiğini ifade eden Tekin, “Bu çelişkiyi, totolojiyi ortadan kaldırmak için biz eğitime katkı sağlamak isteyen özel girişimciler için özel tedbirler alalım. Siz de katkınızı, desteğinizi, yatırım alanınızı bu ülkenin kaynaklarını optimum kullanacak, rasyonel kullanacak şekilde doğru yere kanalize edelim. Dershaneler yerine özel okullar açın biz size destek verelim dedik. Hedefimiz 2023’lü yıllarda OECD ülkelerin ortalamasının üstüne çıkmak. Yüzde 15-20 arasına da bir rakamı yakalamak istiyoruz.” şeklinde konuştu. Dershanelerin dönüşüm sürecinin sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılması durumunda bu rakamları otomatik olarak temin edileceğini aktardı. Tekin, Türkiye’de özel sektörün, dershanelerin eğitime katkısına bakıldığında aşağı yukarı OECD ülkelerinin ortalamasının üzerinde bir rakam ortya çıktığını söyledi.
