Türkiye'de meslekî eğitim sisteminin güçlendirilmesi için
Avrupa ülkelerinden örnekleme çalışmaları sürüyor. Örnek ülke
Danimarka'daki şartlar ile Türkiye'deki şartlar karşılaştırıldığında ise vahim bir tablo ortaya çıkıyor. Danimarka'da hükümet, öğrencilere lise 1'den itibaren staj yaptığı yerden aldığı para haricinde aylık 2 bin 500 YTL
maaş veriyor.
Türkiye'de ise verilen miktar ancak yol parası masraflarını karşılayabiliyor. Danimarka Eğitim Bakanlığı
Meslekî Eğitim Bölümü Müdürü Roland Svarrer Qsterlund, öğrencilerin 20 haftalık temel eğitimden sonra
işletmelerde staja başladığını belirterek, "
Öğrenciler okul döneminin yüzde 70'ine yakınını işletmelerde geçiriyor. İşletmelerde saati 45 kron (10 YTL) civarında para aldıkları gibi devlet bu öğrencilere aylık 11 bin kron (2 bin 500 YTL) burs veriyor. 25 yaşın üstündeki öğrencilerde ise bu para 17 bin krona (4 bin YTL) çıkıyor." dedi.
Meslekî Eğitim ve Öğretim Sistemi'nin Güçlendirilmesi Projesi kapsamında Danimarka'da çalışma ziyaretine katılan
Milli Eğitim Bakanlığı bürokratları ve gazetecilere brifing veren Qsterlund, "
Hükümet okullara
kayıt yaptırdığı öğrenci başına para verir. Bu yüzden okullar kayıt rekabeti yaşar." şeklinde konuştu.
Temel eğitimden sonra öğrencilerin AB ülkelerinde işletme stajına başlayabileceğini anlatan Qsterlund, öğrencilerin 1
Ağustos 2007'den itibaren dünyanın her tarafında staj yapabileceğini bildirdi. Öğrencilere stajları boyunca devletin maaş verdiğini kaydeden Qsterlund, "Devlet gerekirse öğrencinin ailesine hatta arkadaşına bile karşılıksız maddi yardımda bulunur." dedi. Qsterlund, bu sistemde öğrencilerin
mezun olduktan sonra üniversiteye yönelmek yerine iş hayatına atıldığına dikkat çekti.
Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ali
İlker Gümüşeli ise Türkiye'de işletmelere giden meslek lisesi öğrencilerine asgari ücretin yüzde 30'u kadar para verildiğini söyledi. Gümüşeli, "Bu da öğrencilerin
dolmuş parasına yetmiyor." ifadelerini kullandı. Danimarka'nın en büyük avantajının, okul yönetimlerinin özerk olmaları ve okul yönetimine işveren,
sendika ve belediyelerin katılımı olduğunu söyleyen Gümüşeli, "Bizde merkezi yönetimin ağırlığı, paydaşların katılımını engelliyor. Yetkilerin yerel düzeye aktarılması gerekli." diye konuştu.
ZAMAN