Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay,  yaptığı açıklamada, meslek liselerine öğretmen yetiştirmek için açılan teknik eğitim fakültelerinin, sayı ve kontenjanlarının artmasıyla bu fakültelerden mezun olanların istihdam oranının azaldığını söyledi.

Teknik öğretmenlerin, teknik eleman olarak çalışmak istediklerinde sıkıntı yaşadıklarını ve meslek lisesinden aldıkları teknisyen unvanı ile istihdam edilmek zorunda kaldıklarını anlatan Günay, mezunlarının yaşadığı istihdam sorunu nedeniyle 2009'da teknik eğitim fakülteleri dahil 5 türdeki 27 meslek eğitim fakültesini kapatıp, bunların bulunduğu üniversitelerde, 3 farklı türde yeni fakülteler kurulduğunu anımsattı.

Öğrenci alımı durdurulan bu fakültelerin 2015 yılında kapanacağını hatırlatan Günay, "Bunların bulunduğu üniversitelerde 3 tür yeni fakülte kuruldu. Teknoloji, turizm ile tasarım ve sanat fakülteleri. Bunlar önceki fakültelerin yerine kurulmadı. Ne yazık ki, teknik eğitim fakülteleri, teknoloji fakültelerine dönüştürülmüştür gibi algılanıyor. Bu çok yanlış. 21'i teknoloji fakültesi olmak üzere toplam 26 yeni fakülte kuruldu. Teknik eğitim fakülteleri teknik öğretmen yetiştiriyordu. Teknoloji fakülteleri uygulama becerileri yüksek mühendisler yetiştirmeyi amaçlıyor" dedi.

Teknik öğretmen ihtiyacı halinde mühendislerin master yaparak veya formasyon alarak öğretmen olabileceklerini vurgulayan Günay, bugüne kadar yaklaşık 72 bin kişinin teknik öğretmen unvanıyla mezun olduğunu, bunların bir çoğunun yaşadıkları sıkıntı nedeniyle mühendislik yapmak istediğini ifade etti.

Günay, teknik öğretmenlerin mühendis olmalarına imkan sağlayan düzenlemenin 1992 yılında çıkarılan kanun ve yönetmelikle sağlandığını, bu mevzuatı işleterek teknik öğretmenlerin kronik hale gelmiş sorunlarına bir çözüm getirmeye çalıştıklarını belirtti.

Mühendis olmak isteyen teknik öğretmenleri, 2 yarı yıllık bir tamamlama programına tabi tutacaklarını dile getiren Günay, "Tamamlama programı için ÖSYM'nin yapacağı sınavdan en az 50 almak gerekiyor. Programlarda başarılı olanlar mühendis unvanı alacak. Teknik öğretmenlerin mühendislik tamamlama eğitimine dair süreç işliyor, büyük ölçüde prosedürler tamamlandı, yol haritasını çizdik yakında uygulamaya başlayacağız" diye konuştu.

Tamamlama programlarının hangi üniversitelerde yapılacağı, sınavın içeriği ve programın takviminin önümüzdeki günlerde belirleneceğine belirten Günay, "YÖK, bu çalışmayla yıllardır kronik hale gelen bir sorunu çözecek. Beş yıldır, mesleki ve teknik eğitimin sorunlarının çözümü ve düzenlenmesine dair çaba sarf ediyoruz" şeklinde konuştu.

Her yaşta, her yerde, her şart altında gerekli liyakati gösteren herkese yüksek öğretim yolunun açık olması ve bu imkanın sunulmasının çağın gerekliliği olduğuna dikkati çeken Günay, artık hayat boyu öğrenme, öğrenen toplumlar, öğrenen şehirler gibi kavramların ortaya çıktığını ifade etti.

İnsanların çözüme katkı yapmak yerine şikayet etmeyi ve sorunlarla yaşamayı tercih ettiğini söyleyen Günay, şunları kaydetti:

"Bir taraftan mühendis odaları öbür taraftan teknik öğretmenlerden eleştiriler geliyor. Sorunlarımızı akılla, liyakat ve adalet üzerine ve mesleki standartları zedelemeden çözmeliyiz. Sorunun ve çözümün mahiyetini yeterince anlama çabasına girmeden kimi yanlış bilgilere ve ön yargılara dayalı eleştirilere maruz kalıyoruz. Problemin çözümüne dair yaratıcı fikirler bekliyoruz. Ama şikayetler öne çıkıyor. 'Bu söylediklerim neye hizmet eder' diye otokritik yapmadan söylenenler, sürece zarar veriyor. Çoğu kez temelsiz duygusal eleştirilere tanık oluyoruz."