Türk eğitim sisteminde yepyeni metot

Zambak Yayınları, öğretim metotlarına yenisini ekledi: Hücreleme...

Türk eğitim sisteminde yepyeni metot

Metot, 'yudum yudum su içer gibi' sloganı ile kısa sürede beş milyon öğrenciye ulaştı. Hücreleme yöntemini öğrenciler kadar öğretmenler de sevdi. Türk eğitim sisteminde uygulanan birçok metot var. Toplu öğretim, yaparak-yaşayarak öğrenme, kendi kendine çalışma, ilgi ve yeteneklere göre ayırma, öğretimi bireyselleştirme, proje metodu, grup çalışması bunlardan bazıları. Zambak Yayınları ise bir süredir yepyeni bir metot uyguluyor: Hücreleme. 'Yudum yudum su içer gibi' sloganı ile yola çıkan yayınevi yeni yöntemle öğrenciye bilgileri küçük parçalara ayırarak veriyor. İlköğretimde 30, liselerde ise 23 kitap hazırlayan Zambak, metodunu CD'lerle de destekliyor. Bu yıl piyasaya sunulan kitap ve testlerde uygulanan yöntem öğrenci ve öğretmenlerin takdirini kazandı. Zambak'ın hücreleme metoduyla hazırladığı okul kitapları birkaç ay içinde 5 milyon baskıya ulaştı. Zambak Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Cemal İlter ile yeni metodu konuştuk. -Hücreleme metodunu anlatabilir misiniz? Hücreleme yöntemi, eğitimde tümevarım yöntemini temel alan bir metot. Tümevarımda, parçalar birleştirilerek bir bütüne ulaşma esas alınır. Hücrelemede ise konular en küçük parçalara ayrılır. Öğrencinin bu parçaları tamamlayarak konunun tamamını kavraması sağlanır. Hücrelemede bir yıl içinde işlenecek konular haftalara bölünür. Her hafta kendi içinde özgün bir bütün olarak düşünülür ve o haftaki konu gerekli ve yeterli olacak biçimde işlenir. İşlenen konu, çok değişik etkinlik biçimleriyle pekiştirilir. Ardından, örnek ve çözümlü sorularla konu yeniden taranır. Son olarak değişik ölçme ve değerlendirme metotlarıyla (çoktan seçmeli sorular, boşluk doldurma, bulmaca, eşleştirme vs.) konunun öğrenilip öğrenilmediği denetlenir. İşte bu bir haftalık çalışma bir hücre olarak ele alınır. Öğrenci her hafta bir hücre bitirerek konuları, üniteleri parça parça öğrenir ve yıl sonunda, hedeflenen konular tam anlamıyla öğrenilmiş olur. -Böyle bir yönteme neden ihtiyaç duyuldu? Millî Eğitim Bakanlığı yakın zamanda ilköğretim ve ortaöğretimde müfredatları değiştirdi. Yeni müfredat öğrenci merkezli bir eğitimi esas alıyor. Yeni ders kitapları da bu anlayış ışığında hazırlandığından bilgi doğrudan verilmiyor, öğrencinin araştırmasını, ulaştığı bilgileri sentezlemesini ve yorumlamasını teşvik ediyor. Daha önceki kitaplar, bu müfredatı öğrenciye aktarmakta oldukça yetersizdi. Kesinlikle yeni bir anlatım tarzı gerekiyordu. Bu durum, Zambak ekibini yeni bir arayışa soktu. Eğitim sisteminin yeniden yapılanmasını dikkate alarak öğrencinin ihtiyacı olan bilgileri, bunların özümsenmesi için yapılması gerekenleri saptadık. Deneyimli yazar kadrosunu bir araya getirerek en doğru yöntemin nasıl olacağını tartıştık. Sonuçta hücrelemede karar kıldık. -Hücreleme kitaplarıyla birlikte verilen CD'lerde neler var? Günümüzde bilgisayar, eğitim için vazgeçilmez araçlardan. Gençler de bilgisayara bağımlı bir hayat sürüyor. Bu yüzden hücreleme kitaplarının mutlaka bilgisayarı da araç hâline getirmesi gerekiyordu. Bu anlayışla kitaplarda kullanılan etkinliklerden bazılarını, deneylerin video çekimlerini, animasyonları CD'lerde topladık. Öğrenciler, kitap üzerinde yapabilecekleri birebir eşleştirme, boşluk doldurma, doğru-yanlış bulma gibi etkinlikeri CD üzerinde de yaparak eğlenirken öğrenmeyi gerçekleştirebiliyor. Örneğin Fen ve Teknoloji CD'sinde bulunan deney videoları laboratuvar imkânından yoksun öğrenciler için vazgeçilmez bir kaynak. -CD'lerde de bir metot var mı? CD'lerin hazırlanmasında eğlenerek öğrenmeye önem verdik. Eğlence anlayışında yaş gruplarını da dikkate aldık. CD'leri hem sınıfta hem de bireysel olarak kullanılabilecek tarzda hazırladık. Özellikle akıllı tahta kullananlar CD'lerdeki etkinlikleri sınıf ortamında etkili biçimde kullanabiliyor. -Öğretmenlerden geri dönüş nasıl? Bu kitaplar öğrenciler için olduğu kadar öğretmenler için de büyük bir boşluğu dolduruyor. Çünkü öğretmenler, konuyu anlatırken kullanabileceği zengin bir etkinlik kaynağına sahip oldu. Her hafta işlediği konuyu değerlendirme imkânını buluyor. Öğrencilerine hafta sonu ödevi olarak hücre sonlarındaki cevaplı testleri verebiliyor. Kısacası hem ders sırasında hem de ders sonrasında öğrencilerine yararlı olabilecek bir kitaba sahip olmanın mutluluğunu yaşıyorlar. Bu yüzden kitaplarımız öğretmenler tarafından oldukça iyi karşılandı.
<< Önceki Haber Türk eğitim sisteminde yepyeni metot Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER