Türkiye, 2005 yılından itibaren
yabancı sermayenin ilgi odağı haline geldi.
Turizmden sanayiye milyarlarca dolarlık doğrudan sermaye girişi sağlandı. Gelecek potansiyelini fark eden yabancılar, eğitim sektörüne de yoğunlaşma eğiliminde.
Anayasa müsait olmadığı için üniversiteler aracısız yatırım yapamıyor. Ancak imzalanan devletler arası protokoller sonucu Fransa'nın ardından
Almanya,
İtalya ve
İngiltere ortak üniversite kurmaya yönelik resmî girişimleri başlattı. Ayrıca 16
ülkede 23 üniversitenin bağlı olduğu ABD merkezli 'Laureate International Universities' adlı üniversiteler ağının yöneticileri görüşmelerde bulunmak üzere
ocak ayı içinde Türkiye'ye geliyor. Japonya'nın da üniversite kurma isteğinde olduğu öğrenildi. Şu anda
Galatasaray Üniversitesi, Fransa'yla eğitim
işbirliği içinde. Türk-Alman, Türk-İtalyan ve Türk-
İngiliz üniversiteleri ise bu yıldan itibaren kurulmaya başlanacak. Yeni üniversitelerin, bu ülkeler ile tarihî ve kültürel bağları güçlendirmesi ve yükseköğrenim sistemini zenginleştirmesi bekleniyor. Birkaç yıl içinde faaliyete geçmesi umulan okullarda eğitim bu ülkelerin dili ile olacak ve öğrenciler, eğitimlerinin bir kısmını da bu ülkelerde yapabilecek.
Milli Eğitim Bakanı
Hüseyin Çelik, eğitim alanına yapılan yatırımın ekonomisinden ziyade bir tecrübe paylaşımı anlamı olduğuna dikkat çekerek, bu sayede Türk eğitim sisteminin daha kaliteli hale geleceğini kaydediyor. Yabancı bir üniversitenin doğrudan özel üniversite kurması konusunda anayasal engel olduğunu hatırlatan Bakan Çelik, mevzuat müsait olduğunda devletler yerine üniversitelerin gelip okul açabileceğini belirtiyor.
Yabancı ülkelerin Türkiye'de üniversite kurmak istemesini 'sağlanan siyasi ve
ekonomik istikrara' bağlayan Çelik, "Durup dururken istikrarsız ve kargaşa içindeki bir ülkeye kimse yatırım yapmak istemez. Türkiye'nin turizm ve ekonomik yatırımlarla birlikte eğitim yatırımlarının da adresi olması gurur verici bir şey." ifadesini kullanıyor. İtalya, İngiltere ve
Almanya'nın yüksek
öğretim konusunda çok ciddi birikimleri olduğunu dile getiren Hüseyin Çelik, şunları kaydediyor: "Şu anda da öğrenci programları çerçevesinde dış ülkelerle öğrenci mobilizasyonu sağlıyoruz. Ama başka bir ülkenin Türkiye'ye gelip üniversite kurarak elini taşın altına koyması ve işin içine ekonomik değer katması da önemli." Yabancı herhangi bir üniversitenin doğrudan Türkiye'de özel üniversite kurması konusunda anayasal engel olduğunu hatırlatan Bakan Çelik, bu konudaki mevzuat müsait olduğunda devletler yerine üniversitelerin gelip Türkiye'de üniversite kurabileceğini belirtiyor.
Türk-Alman Üniversitesi 2009'da eğitime başlıyor
Türk-Alman Üniversitesi'nin hayata geçirilmesi için birkaç yıldır süren çalışmalar 6
Aralık 2007'de imzalanan
anlaşma ile kesinlik kazandı.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi
Ertuğrul Apakan ile Almanya'nın
Ankara Büyükelçisi
Eckart Cuntz, '
Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti hükümeti arasında Türkiye'de bir Türk-Alman üniversitesinin kurulmasına dair anlaşmayı imzaladı. Almanya'nın ünlü Münster Üniversitesi işbirliği ile kurulacak üniversite için geçen sene Almanya'dan heyetler Türkiye'ye gelip
Cumhurbaşkanlığı, Milli Eğitim ve Dışişleri
bakanlıkları ile YÖK yetkilileriyle görüşmüştü. Almanya'da faaliyet gösteren Türkiye
Araştırmalar Merkezi'nin direktörü Faruk Şen, Almanca eğitim verecek üniversitenin
Ekim 2009'da
eğitim-öğretime başlayacağı bilgisini veriyor. Üniversitenin 2007-2008 eğitim-öğretim yılında faaliyete geçmesini istediklerini; ancak yetiştiremediklerini anlatan Şen, 'her iki ülkeye de fayda sağlayacak böyle bir üniversiteye çok ihtiyaç olduğunu' vurguluyor. Şen, kurulacak üniversitenin 2 milyon 700 bin Türk'ün yaşadığı ve 37 bin Türk üniversite öğrencisinin bulunduğu Almanya ile Türkiye arasında bilimsel bir
köprü olacağını kaydediyor.
Türk-İngiliz üniversitesi ise
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 23 Ekim 2007'deki İngiltere seyahatinde gündeme geldi. Erdoğan ile
İngiltere Başbakanı Gordon Brown arasında imzalanan 'Türkiye-İngiltere Stratejik Ortaklık Belgesi'nde 'Türkiye'de bir İngiliz üniversitesi kurulması' maddesine de yer verildi. Belgede İngiliz ve Türk üniversiteleri arasında başka
ortaklık yollarının da aranması öngörülüyor.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in bu hafta gerçekleştireceği İngiltere çalışma ziyaretinde kurulacak üniversiteyle ilgili konular da ele alınacak.
İstanbul'da İtalyanlarla ortak üniversite
Türk-İtalyan üniversitesi kurulmasına
Dışişleri Bakanı Massimo D'Alema'nın 22
Kasım 2007'de Dışişleri Bakanı Ali Babacan'la yaptığı görüşmenin ardından karar verildi. İstanbul'da kurulacak üniversitede
Arkeoloji, Dil,
Edebiyat,
Sanat Tarihi, Grafik Tasarım, Restorasyon, Mimarlık Fakültesi, Endüstri Mühendisliği ve
Bilgisayar bölümleri yer alacak.
Öğrenciler, Türkiye'de yapılan üniversite sınavıyla alınabildiği gibi ortaöğretimde İtalyanca eğitim gören veya İtalyancayı seçmeli yabancı dil olarak alan öğrencilerin üniversite sınavından gerekli asgari puanı almaları sonrası üniversite tarafından yapılacak özel bir sınavla üniversiteye kabul edilecek. Türk vatandaşları dışında başka ülke vatandaşları da üniversiteye kabul edilebilecek. Öğrenciler, İtalyanca yeterlilik sınavına tabi tutulacak. Sınavda başarılı olanlar birinci sınıfa başlayabilecek, başarısız olanlar ise bir yıllık dil
hazırlık programına dahil olacak. Türkiye, üniversitenin yeri, binası ve altyapısını sağlayacak. İtalya ise üniversitenin işleyişi ve öğretim üyelerini temin edecek.
ZAMAN