Türkiye'nin fen, matematik ve okumada 2003'ten beri yükselen puanları 2015'te düşerek, 12 yıl önceki sonuçların bile altına geriledi. Sıralamada ise Türkiye, 70 ülke içinde fende 51'inci, matematikte 48'inci, okumada 49'uncu.
"Öğrencilerin okulda öğrendikleri bilgileri gerçek hayatta kullanıp kullanamadıklarını ölçme” amacını taşıyan program kapsamında, 72 farklı ülkeden toplam 15 yaşındaki 540 bin gencin çeşitli alanlardaki performansları değerlendirmeye alındı. Gençler, bilim, okuma ve matematik alanlarının yanı sıra ‘ortak çalışmaya dayalı sorun çözümü' ve ‘mali okuryazarlık’ ile ilgili de testlere ve ölçüme tabi tutuldu.
Daha az harcama, daha yüksek performans
Geniş kapsamlı değerlendirme çerçevesinde en iyi genel skorları Singapur elde ederken, Singapur'u Çin, Japonya ve Estonya takip etti. Listenin sonunda ise Dominik Cumhuriyeti, Cezayir ve Kosova yer aldı. Türkiye de listenin sonlarında yer alan ülkeler arasına girdi.
15 yaşındaki Singapurlu gençler OECD ortalamasının çok üstünde puan topladılar. Bulgulara göre, 15 yaşındaki Singapurlu gençler, çalıştıkları verileri bilimsel olarak yorumlamada” en yüksek performansı sergilediler.
Program çerçevesinde elde edilen bir başka bulgu, bilim eğitimi alanında en yüksek performansı elde etmenin en yüksek miktarı harcamaktan geçmediği idi. Açıklanan verilere göre en yüksek eğitim harcaması İsviçre ve Lüksemburg tarafından yapılırken, bu iki ülkenin PISA performansları ortalamanın üzerinde seyrediyor. Japonya, Estonya ve Singapur ise birçok Batı Avrupa ülkesine göre bu alanda daha düşük miktarda harcama yaparken, en yüksek performansa ulaşıyorlar.
"Kat edilmesi gereken çok yol var”
OECD Genel Sekreteri Angel Gurría, “Son on yılda bilim büyük bir hızla ilerlerken, okullardaki eğitim aynı hızda gelişme gösteremedi. En iyi skorları elde eden ülkeler de dahil olmak üzere, her ülkenin kat etmesi gereken daha uzun bir yol var. Her çocuğun mümkün olan en iyi eğitimi alabilmesi için daha çok şey yapılmalı" dedi.
PISA değerlendirmeleri, dünyanın çeşitli yerlerinden eğitim uzmanlarının bir araya gelmesiyle hazırlanıyor. Program 2000 yılında düzenlenmeye başlamıştı. PISA’ya mutlak suretle ülkelerin katılması beklenmiyor, belli bölgelerin katılması da mümkün oluyor. PISA değerlendirmeleri, “ülkeleri sıralamayı değil, hangi ülkedeki eğitim sisteminin çocukları geleceğe hazırlamada daha efektif olduğunu göstermeyi” amaçlıyor. Program, 3 yılda bir düzenleniyor.