Bursa'da okul müdürlerine uygulanan kıyıma tepki gösteren 27 eğitimci hakkında dava açıldı. Kıyımlara tepki gösteren eğitimciler yürüyüşün ardından Milli Eğitim Müdürlüğü'ne girmek istemişti. Bu esnada polis ile eğitimciler arasında arbede yaşanmıştı. Eğitimciler Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde '2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet, kamu malına zarar vermek ve basit yaralama' suçlamasıyla hakim karşısına çıktı.
10 Eylül 2014'de eğitim hakkına ve eğitimciye sahip çıkmak amacıyla düzenlenen 'Büyük eğitimci yürüyüşü'ne katılan eğitimciler Şehreküstü Meydanı'nda toplanıp milli eğitim müdürlüğü önünde yürümüşlerdi. Türk Eğitim Sen, Eğitim Sen, Eğitim İş, ve Aktif Eğitim Sen öncülüğünde düzenlenen eylemde eğitimciler çeşitli sloganlar attı. Milli eğitim müdürlüğü önüne gelen eğitimciler yaptıkları basın açıklaması ile müdür kıyımına tepki gösterdi. Müdür kıyımına sloganlarla tepki gösteren öğretmenler ve sendika yetkilileri basın açıklamasının ardından toplu olarak içeri girerek milli eğitim müdürü ile yaşanan hukuksuzluğu görüşmek istedi. Polisin buna izin vermemesi üzerine sendika temsilcileri ve öğretmenler ile çevik kuvvet polisleri arasında arbede yaşandı. Bazı camlar kırıldı.
Olayla ilgili Cumhuriyet Savcısı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde kabul edildi. Eyleme katılan 27 eğitimci hakkında, "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet, kamu malına zarar vermek ve basit yaralama" iddiasıyla dava açıldı. Davanın ilk duruşması için adliye binasına gelen eğitimciler slogan atarak eğitimdeki kıyıma tepki gösterdi. Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir, şunları kaydetti: "Elbette yargıya güvenmek istiyoruz. 'Ya kokarsa, tuz vardır, tuz kokarsa çaresi yoktur' sözü vardır. Her şeye rağmen tuzun kokmasını istemiyoruz. Sendikalar demokratik kitle örgütleridir. Ülkemizdeki demokrasinin gelişmesi için çaba harcamaktadırlar. Bunların çalışmasına destek vermek yerine bunların engellenmesi kabul edilebilir değildir. Sizler, ülke için, halk için bir şeyler yaptınız. Ben bu davadan bir şey çıkmayacağını düşünüyorum. Eğer adam gibi hakkı, hukuku hakkaniyeti öne çıkaran yargıç varsa size tam tersine teşekkür edecektir diye düşünüyorum."
Türk Eğitim-Sen Bursa 2 Nolu Şube Başkanı Kazım Sarnık ise şunları dile getirdi: "Eğitim örgütlerinin yöneticilerini burada sindirmeye, susturmaya çalışılmış olduğunu görüyoruz. Eğer siyasi irade kendisine dikensiz gül bahçesi yaratmak istiyorsa ancak onu rüyalarında gerçekleştirebilir. Bizler, mücadelemizi hakkın yanında, haksızlığını karşısında durarak devam ettireceğiz." Davanın sanıkları arasında yer alan Eğitim-Sen Bursa Şube Başkanı Güney Özkılınç ise şunları söyledi: "Bu madalyadır, onurdur, gurur kaynağıdır, bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Bizi, hiçbir şekilde yıldıramazlar. 100 yıllık eğitim emekçileri tarihi önümüzde duruyor. Ne sürgünler, ne hapisler bizi yıldırmayacaktır, mücadelemiz devam edecektir."
DAVA ÖNCESİ SELFİ YAPTILAR
Sabahın erken saatlerinde adliye binası önünde toplanan eğitimciler, dava öncesinde selfie (özçekim) yaptılar. Konuşmaların ardından eğitimciler, davayı takip etmek için Bursa Adalet Sarayı'na girdi. Davayı çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi de takip etti. Bu arada, Türk Eğitim-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Fatih Gümüş de "Eğitimdeki kıyımda Bursa'da görevi sona eren müdür sayısı ise 482 iken bu okul müdürlerinden 286 tanesinin görevine son verilmişti. Göreve iade davası açan bazı müdürler, davaları kazanmalarına rağmen başlatılmadan ikinci kez görevden alınmıştı." diye konuştu. CİHAN