2,5 milyar dolarlık petrol müjdesi!

Gelecek yıl sondaj yapılarak petrol üretimine başlanacağını açıkladı.

2,5 milyar dolarlık petrol müjdesi!

TPAO, İskenderun açıklarında kapatılan Gülcihan-1 petrol kuyusunu yeniden açıyor. Kuyudan toplam 25 milyon varil petrol çıkarılması planlanırken, rezervin değeri 2,5 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Gelecek yıl sondaj yapılarak petrol üretimine başlanacağını vurgulayan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Genel Müdürü Mehmet Uysal, gelinen aşamayı şöyle özetliyor: "1985 yılında açılan kuyu ekonomik olmadığı için kapatıldı. Bugün petrol 100 dolar ve kuyu ekonomik hale geldi." Petrol arama çalışmalarına çok uzun yıllardır devam edilen Akdeniz'de, 1985'te şimdiki adı Exxon olan ABD'li Esso firması İskenderun açıklarında 100 metre deniz derinliğinde Gülcihan-1 kuyusu açtı. Yapılan çalışmada 10 milyon varil rezerv tespit edildi. Petrolün varil fiyatı o tarihlerde 10 dolar olduğu için kuyu ekonomik bulunmadı ve çimento ile kapatıldı. Milli petrol şirketi TPAO'nun genel müdürü Uysal, ham petrolün 100 dolara çıkması üzerine kuyunun ekonomik hale geldiğini söyledi. Uysal, "Bizim şimdi yaptığımız hesaplamalara göre sadece o alanda 25 milyon varil petrol rezervi var. Değeri neredeyse 2,5 milyar dolar. Önümüzdeki yıl bu kuyuyu kazıp Akdeniz'in ilk sondajını yapacağız. İlk petrolü buradan üretmeyi hedefliyoruz." dedi. TPAO, Akdeniz'de Antalya, Mersin ve İskenderun körfezlerinde yaptığı ilk sismik çalışmaları tamamladı. Uysal, Antalya'dan çok umutlu: "Burada büyük ve uluslararası bir şirketle ortaklık için el sıkışmak üzereyiz. Anlaşma kapsamında sismik çalışmalar dahil tüm masrafları ortak olan şirket ödeyecek." Mehmet Uysal, Akdeniz'de bir kuyu kazmanın maliyetinin 300 milyon doları aşacağını ifade etti. Akdeniz'de aramalara neden geç başlandığı eleştirilerine ise Uysal şu cevabı verdi: "Dünyada bu derinlikte kuyular 2000'li yıllardan sonra kazılabilmeye başlandı. Deniz derinliği 2 bin metre ve bir kuyu sondajı 300 milyon dolar. Tüm bunların sonunda bulunacak petrol 1 milyar varilin altında olursa, ekonomik olmaz. Yerin altındaki zararlı maddelerin veya kimyasalların yeryüzüne çıkmasını engellemek için kuyu çimento ile kapatılır." Akdeniz'de yapılan arama çalışmalarında siyasi baskılarla da karşı karşıya kalınıyor. Genel Müdür Uysal, Akdeniz'de sondaj çalışmaları için CCG Veritas şirketi ile anlaştıklarını belirterek, "Bu şirketle uzun zamandır çalışıyoruz. Geçen yıldan itibaren Norveç bandıralı şirketin gemisinin bizimle çalışmaması için çok baskı yapıldı. Şu anda CCG programımızı gerçekleştiriyor. Alanya açıklarında 3 boyutlu sismik bitince işimizin durumuna bakacağız." şeklinde konuştu. TPAO'nun Karadeniz'de yürüttüğü çalışmalar sayesinde derin denizde nasıl çalışmalar yapılacağını öğrendiğini anlatan Uysal, dünyada 2 bin metre su derinliğinde sondaj yapma kabiliyetine sahip 11. şirket olduklarını ifade etti. Piri Reis'in amacı Akdeniz'in tartışmalı olduğunu göstermek TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal, Rumların Akdeniz'de doğalgaz aramasının ardından Piri Reis'in sismik araştırma için Akdeniz'e inmesi konusunda ilginç bir değerlendirme yaptı. Uluslararası büyük petrol şirketlerinin tartışmalı alanlarda çalışma yapmak istemediklerini anlatan Uysal, Piri Reis ile amaçlarının bu alanların tartışmalı olduğunu dünyaya duyurabilmek olduğunu söyledi. Rumların bu sebeple Piri Reis çalışmalarına engel olmadığını vurgulayan Uysal, "Bu problemli konu haline gelirse diğer şirketlerin gelmemesini sağlarlar. Biz de burada bizim ruhsatımız olduğunu ve buranın tartışmalı alan olduğunu söylüyoruz." dedi. Piri Reis sismik gemisinin ardından milli petrol şirketine yakışan yeni bir sismik alacaklarını vurgulayan Uysal, "Geminin ismi Barbaros Hayrettin Paşa olacak. Bu gemiyle Kıbrıs'ın güneyindeki ruhsatlar dahil olmak üzere tüm alanlarımızı tarayacağız." dedi. ZAMAN
<< Önceki Haber 2,5 milyar dolarlık petrol müjdesi! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER