AB'den Türkiye ekonomisine övgü

Avrupa Birliği, 12 Ekim'de yayınlayacağı ilerleme raporunda Türkiye ekonomisinin küresel kriz performansını 'başarılı' olarak nitelendirecek.

AB'den Türkiye ekonomisine övgü

AB, Yunanistan krizini sonlandırmak ve ortak para birimini kurtarmak için mücadele ederken, Türk ekonomisinin hem kriz yönetimini takdir edecek hem de yüksek büyüme rakamlarının altını çizecek. Zaman'ın ulaştığı raporun ekonomi kısmında; büyüme, bütçe, istihdam ve ihracatta Türk ekonomisi gayet başarılı bulunurken; cari açık, enflasyon ve malî kurumların şeffaflığına ilişkin konularda Ankara uyarılıyor. Taslakta "Ekonomi 2010 ve 2011'in ilk çeyreğinde daha ziyade kuvvetli iç talep sayesinde hızlı şekilde büyüdü." tespitine yer veriliyor. AB Türkiye İlerleme Raporu taslağı, malî ve para politikalarını eşgüdüm içinde etkili kullanan Türkiye'nin krizle başa çıkmada başarılı olduğuna işaret ederken, özellikle cari açığın ulaştığı boyutların endişe verici olduğunun altını çiziyor. "Malî krizin derinden etkilediği Türkiye evvelce yapılan düzenleyici ve denetleyici reformlar sayesinde kuvvetli ve hızlı büyüme kaydetti." denilen taslakta, ülkenin 2011'in ilk çeyreğinde yüzde 11 büyüdüğüne dikkat çekiliyor. Türk ekonomisinin küresel kriz sırasındaki performansını başarılı bulan AB, muhtemel risklere karşı ikazlarını da sıralıyor. Türkiye'nin 'büyüme-kriz-büyüme' fasit dairesinden çıkabilmesi için malî şeffaflık, para ve malî politikalarının uyumlu hale getirilmesi, enflasyon hedefinin tahkim edilmesi ve malî istikrarın temin edilmesi gerektiğini vurguluyor. Türk ekonomisinin krizdeki başarısının övüldüğü taslak raporda ihtiyat da elden bırakılmıyor. Taslakta, "Son tahlilde makroekonomik istikrar hâlâ kırılgan. Malî ve para politikalarını daha sıkı koordinasyonu makroekonomik istikrara faydalı olacaktır." deniliyor. Taslak raporda Türk ekonomisinin kuvvetli ve zayıf yönlerine işaret ediliyor. KUVVETLİ PERFORMANS SERGİLENEN ALANLAR İktisadi politikanın temel hedefleri konusunda kurumlararası mutabakat güçlü şekilde korunuyor. Kuvvetli dahilî talep, düşük faizler, güçlü sermaye girişi ve banka kredilerinde hızlı büyüme iktisadî faaliyetleri süratle canlandırdı. Ekonominin hemen hemen bütün sektörleri 2010'da büyümeye katkı sağladı. En büyük katkı inşaat ve imalat sektörlerinde yaşandı. Kuzey Afrika dışında dünyanın bütün bölgelerine yapılan ihracat arttı. Döviz rezervleri 2011'de de yükselmeye devam etti ve 2011 ortalarında 68 milyar Euro'ya ulaştı. 2009'da yüzde 14 olan işsizlik 2010'da yüzde 11,9'a düştü. 2009'a göre yüzde 6 artan istihdam hızlı bir gelişim gösterdi. Kuvvetli iktisadî kalkınma istihdamda artışı, işsizlikte azalmayı beraberinde getirdi. Hükümet politikaları sayesinde işsizlikte en hızlı düşüş gençler arasında yaşandı. Bütçe, iç talepteki kuvvetli artış ve dolaylı vergi gelirlerinin yükselişiyle 2010 ve 2011'in ilk aylarında beklentilerin çok üstünde bir performans gösterdi. 2010'da vergi gelirleri yüzde 35 artarken harcamalar yüzde 15 arttı. Bütçe fazlası üçe katlandı ve 2009'da yüzde 5,7 olan bütçe açığı 2010'da yüzde 3,6'ya düştü. Hedeflenen yüzde 4,7'den çok daha iyi bir rakam yakalandı. Vergi affının bütçe açığını daha da aşağıya çekmesi bekleniyor. Kamu maliyesinin konsolidasyonu (tahkimi) doğru istikamette ilerliyor. EKONOMİNİN ZAYIF ALANLARI Dahilî talepteki keskin artış cari ve ticaret dengelerini daha da bozdu. 2010'da üçe katlanarak yüzde 6,6 gibi rekor bir rakama ulaşan cari açık 2011'de daha da derinleşti. Siyasî kriz yaşayan ülkelere ihracat azalırken Kuzey Afrika'ya olan satışlar 2011'in ilk çeyreğinde yüzde 10 düştü. Kuvvetli dahilî talep dolayısıyla artan ithalat, ticarî ve cari açığı da büyütüyor. Bu açıklar önemli boyutlara ulaşmış bulunuyor. Emek piyasası her yıl işsizleri ve piyasaya katılan 1 milyon kişiyi massetmek mecburiyetinde. Katı istihdam kuralları işverenlerin yeni işçi alma iştiyakını azaltıyor. Kayıt dışı çalışanlar hâlâ mühim bir sorun. Kuvvetli dahili talep, yüksek gıda ve enerji fiyatları ve zayıf lira enflasyonu yükseltebilir. Kredi artışını engelleyemeyen para politikaları sadece kısmen başarılı olabildi. Bu durum artan emtia fiyatları ile cari açığın büyümesini hızlandırıyor. Malî kurumların vatandaş tarafından denetlenebilmesi için hâlâ şeffaflığa ihtiyaç var. Gelir İdaresi'nin vergiyle ilgili bütün kurumları tek çatı altında birleştireceğine dair yaptığı açıklama henüz hayata geçirilmedi. Malî şeffaflığı artırmak için yapılan çalışmalar mütevazı ölçülerde kaldı.
<< Önceki Haber AB'den Türkiye ekonomisine övgü Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER