Akaryakıt istasyonlarında
10 numara yağ satılmadığını belirten
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Genel Başkanı
Muhsin Alkan;
EPDK, güvenlik güçleri ve
Maliye'nin bu yağların istasyon dışında kaçak satılmasını engellemesini istedi.
Giresun'da geçen hafta meydana gelen, 9 kişinin hayatını kaybettiği
otobüs yangınının akaryakıt yerine 10 numara yağ kullanımından kaynaklandığı iddiası, bu yağı kaçak olarak satışını yeniden gündeme getirdi. Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Genel Başkanı Muhsin Alkan, hiçbir akaryakıt istasyonunda 10 numaralı yağ satışı olmadığını belirterek, "Bunlar kesinlikle istasyon dışında satılandır. Ancak ne
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), ne Maliye ne de bir kolluk kuvveti bunlara 'Niçin satıyorsunuz?' demiyor. Zan altında kalan akaryakıt sektörü ve bizleriz." dedi.
Muhsin Alkan, kaçak akaryakıtın
Türkiye ekonomisinin kanayan yarası olduğunu v
e devlet hazinesini her yıl milyarlarca dolarlık zarara uğrattığını kaydetti. Bir süre önce Giresun'da meydana gelen
trafik kazasında 9 kişinin hayatını kaybettiğine işaret eden Alkan, "Konuyla ilgili henüz bilirkişi raporu yayınlanmamış ise de bölgede yapılan araştırmalar sonucunda oluşan genel kanaat, bu feci kazanın 10 numara yağ kullanımından kaynaklandığı yönündedir." şeklinde konuştu. Alkan, akaryakıt fiyatlarının pahalılığı yüzünden, bunu ikame edebilecek 10 numara yağ gibi bir kısım baz yağların çeşitli isimler altında piyasaya sürüldüğüne işaret etti. Alkan, bunun sonucunda Hazine'nin zarara uğradığını, çevrenin kirlendiğini,
araç motorlarının zarar gördüğünü, piyasada haksız
rekabet yaşandığını ve can kaybı meydana geldiğini ifade etti. '10 numara yağ'ın fiyatının akaryakıta göre daha
ucuz olması sebebiyle tüketicinin bu ürünleri
tercih ettiğini vurgulayan Alkan, bunun akaryakıt fiyatının düşürülerek ya da 10 numara yağ gibi maddelerin satışının engellenerek önlenebileceğini dile getirdi.
Akaryakıt fiyatlarının düşürülemediğinin çeşitli hükümetlerin uygulamalarında görüldüğünü aktaran Alkan, şunları kaydetti: "Tek bir çare kalmıştır; o da kalitesi belirsiz maddelerin akaryakıt olarak satışını engellemek. Bunun için de iki yol var. Birincisi, bu maddelerin
vergilerini artırarak fiyatını cazip olmaktan çıkarırsınız. İkincisi, sıkı denetim ile piyasaya sürülmesini engellersiniz. Biz Maliye Bakanlığı'ndan '10 numara yağ' adı altında satılan maddelerin ÖTV'sinin akaryakıt ürünlerinden alınan ÖTV ile eşitlenmesi talebinde bulunduk. EPDK'yı göreve çağırıyorum; 10 numaralı yağ gibi kaçak yakıtların peşine düşmüyorsa, yol boyunca satıldığı için maalesef Türkiye'de vahim olaylar olacaktır." Alkan, ÖTV eşitlemesine
muhalif olanların aynı baz yağını kullanan bazı sanayi dallarının bundan zarar görecek olmasını ileri sürdüklerini ifade ederek, zarar görmesi muhtemel sanayicilerin bir vergi iadesi mekanizmasıyla mağduriyetlerinin kolaylıkla önlenebileceğini söyledi.