Anuga'yı ülkeye getirmek adına girişimlerde bulunan
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri
İhracatçıları Birliği Başkanı
Zekeriya Mete, "Çalışmalarda sona geliyoruz. Ancak bizim olmazsa olmaz dediğimiz bir isim var. Almanlar konuyu değerlendiriyor. Belirsizlik ortadan kalktığında
fuar, pek çok sektörü ihya edecektir." dedi. Organizasyonun Türkiye'ye büyük faydaları olacağını vurgulayan Mete, "Bu fidanları, tohumları ekmemiz gerekiyor; çünkü yüz binlerce insan geliyor. Gittiğimiz ülkelerde bir yenilik gördüğümüzde, bunu ülkemize nasıl taşıyabiliriz diye aklımızdan geçiriyor, projeler üretiyoruz. Yabancılar da buraya geldiklerinde Türkiye'yi görme ve tanıma imkânı buluyor.'' ifadelerini kullandı. Türkiye'nin
lojistik bir üs olması için adımların süratle atılması gerektiğini vurgulayan Mete, "Türkiye'nin yaklaşık 130 milyar dolar ihracatı, 160-170 milyar dolar da ithalatı var ve bu da ortalama 300 milyar dolar ediyor. Nakliye maliyeti yaklaşık yüzde 5 olarak hesaplanıyor. Biz malı alırken Türk forwarderleri, brookerleri kullanabilirsek minimum yüzde 5 nakliyeden katma değer ülkemizde kalır. Yani bu da senelik 15 milyar dolara tekabül eder." dedi. Siyasi bağlar güçlenmediği takdirde ülkeler arası ticaretin iyi yürümeyeceğini dile getiren Mete, "
Ekonomi ile siyaseti birbirinden ayırmanın mümkünatı yok. Hayatında bir
ürün satmamış, risk almamış insanların bu durumu anlamaları kolay değil. Bu anlamda
bakan yardımcılıkları da inşallah
sivil-özel kuruluşlardan oluşturulur ve bizi anlayan insanlar oralarda bulunur." ifadelerini kullandı. Türk
gıda sektörü 220 ülkeye ihracat yapıyor.
CİHAN