Türkiye'de
ücret politikalarında izlenen yaklaşım en düşük
işçi ücretine karşılık gelen asgari ücret ile en düşük memur maaşı arasındaki farkın geçen yıllarla birlikte artmasına neden oldu.
Buna göre, 1989'da en düşük memur maaşı asgari ücretin yüzde 67 fazlasına karşılık gelirken, 2010'a gelindiğinde bu durum asgari ücretlinin aleyhine biraz daha bozuldu.
Bu yıl itibariyle ortalamalar dikkate alındığında en düşük memur maaşı, asgari ücreti yaklaşık olarak ikiye katladı. Ortalama asgari ücret 2010'da 587,85 lira olarak uygulanırken en düşük memur maaşı 1064.34 liraya çıktı. Bu yıl en düşük memur maaşı, asgari ücretin yüzde 81 fazlasına ulaştı.
Geçmişte, alt derecedeki memurların aylıklarının genellikle işçiler için tespit edilen asgari ücretten az olması ve ortaya çıkan dengesizlik nedeniyle Devlet Memurları Yasası'nda
düzenlemeye gidildi.
Düzenlemede, ''Bu
kanun gereğince ödenecek asgari aylık tutarı, İş Kanunu gereğince işler için tespit olunan asgari ücretin aylık tutarından aşağı olamaz. Ödenecek aylık tutarının asgari ücret tutarından az olması halinde aradaki fark tazminat olarak ödenir'' hükmüne yer verildi. Yasal asgari ücret yükseltildiğinde bunu tamamlayan yeni bir düzenleme daha yapıldı.
Ücret tespiti konusunda geçmişteki uygulamalar memurların aleyhine iken tablonun asgari ücretliler açısından tersine döndüğü belirtiliyor.
''İşçiler ile memurların farklı statüye sahip olması'', ''devletin daha çok memurların lehine yaklaşımlar geliştirmesi'', ''işçilerin emeklerinin karşılığını tam alamaması'' gibi faktörlerin işçiler ile memurlar arasında ücret konusunda var olan derin çizgiyi daha da belirginleştirdiği ifade ediliyor.
Sendikalar halen net 599.58 lira düzeyinde bulunan asgari ücretin, işçilerin emeklerinin karşılığından çok uzak olduğunu ve işçilerin ''sömürülmesinden'' başka bir anlam taşımadığını savunuyor.
Asgari ücretin, çalışanların düşük ücretlere karşı korunmasını sağlayan en etkin sosyal politika araçlarından biri olduğunu vurgulayan sendikalar, net asgari ücretin işçinin temel ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olmasının önemine işaret ediyor.
Sendikalar, asgari ücretin pazarlık konusu edilemeyeceğini ve bu yöndeki yaklaşımların doğru olmadığını belirterek, bu nedenle insanca yaşamaya yetecek bir ücretin yapılacak
teknik çalışmayla belirlenip uygulanmasını istiyor.