Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız, bunu bir piyasa müdahalesi olarak görmemek gerektiğini bildirdi.
Bakan Yıldız, Enerji
Piyasası Düzenleme Kurulunun akaryakıt dağıtım ve bayi satışlarına yönelik uygulayacağı ''
tavan fiyat'' kararına ilişkin A.A muhabirine değerlendirmede bulundu.
Buna ilişkin iki konuya dikkat etmek gerektiğini belirten Yıldız, bunlardan birincisinin
tüketicinin, vatandaşın haklarını korumak, diğer konunun da hem dağıtım şirketlerinin, hem de bayilerin haklarının zayi olmaması olduğunu söyledi.
Konuya vatandaşın hakların korunmasının yanı sıra piyasa düzeninin korunması noktasında da bakmak gerektiğini belirten Yıldız, bunu bir piyasa müdahalesi olarak görmemek gerektiğini vurguladı.
Sektörü makul karlarda buluşturmanın önemli olduğunu, bunu yaparken de belli kriterler bulunduğunu belirten Bakan Yıldız,
EPDK'nın da bu doğrultuda
Akdeniz havzasında benzer ülkelerin uygulamaları ve
rafineri çıkış fiyatlarını esas alarak değerlendirmelerde bulunduğunu söyledi.
Konunun muhatabının esas olarak EPDK olduğuna işaret eden Yıldız, ancak kendilerinin de bu konuda piyasanın sağlıklı olmasının izleyicisi olduklarını, koyulan politikaların nasıl
cevap bulduğunu, vatandaş lehine bunun nasıl kullanıldığına dair gözlem yaptıklarını kaydetti.
Yıldız, ''Burada siyasetin müdahalesi olmaz ama koyulan politikaların sonuçlarını izlemek bizim açımızdan son derece önemli'' dedi.
-''2 AYLIK SÜREDE PİYASA NORMAL FİYATINI BULUR''
Tavan fiyat uygulamasının 2 ay süreyle geçerli olacağını hatırlatan Yıldız, ''Bu süre içerisinde piyasanın kendi normal fiyatını, stabil fiyatını bulacağını düşünüyorum. Bu piyasayı regüle etmek, piyasanın normal fiyatını bulması, stabil hale gelmesi için son derece önemli bir fırsat. Bundan sonra bu tip şeylere de ihtiyaç olmayacağı kanaatindeyim'' diye konuştu.
Hem dağıtım şirketlerinin hem de bayilerin mutlaka bu konuyla alakalı vatandaş lehine tercihlerini kullanacağını belirten
Enerji Bakanı, çünkü dağıtım şirketleri ve bayilerin pazarlarının vatandaş alımları olduğunu söyledi.
Yıldız, burada
hedef ve amacın, enerjinin her kaleminde olduğu gibi çıplak maliyetlere doğru gitmek, olabildiğince benzinin, mazotun kendi maliyetine doğru gitmesini sağlamak olduğunu bildirdi.
-İNTİFA HAKKI KONUSU-
Önemli temel unsurlardan birinin de intifa haklarıyla alakalı konular olduğunu ifade eden Yıldız, bunun normalde bayilerle dağıtım şirketleri arasında ilişkiden kaynaklandığını ancak dolaylı olarak vatandaşın finanse etmesiyle alakalı bir konu olduğunu söyledi.
Vatandaşın bir anlamda 1-3 milyon dolarlık bir intifa hakkının ana sponsoru olduğunu anlatan Yıldız, şunları kaydetti:
''Mutlaka bu iki ay içerisinde, bundan sonraki bayiliklerle alakalı bir
gündem oluştuğunda dağıtım şirketleri mutlaka maliyetini azaltma yoluna gitmeyi deneyeceklerdir. Bu vatandaşın lehine olan bir unsur. Promosyon diyoruz, diyelim ki ben yalnızca benzinin kendisine fiyat vermek istiyorsam, yanındaki bardağı almak istemiyorsam, onun parası da tüketiciden çıkıyor.
Bu bir çok
sektörde var örneğin yeni uygulamalarda bazı özel hava şirketleri
uçak bilet fiyatının içine catering hizmetini katmıyor. Böylelikle tüketici almak istediği başka bir hizmetin fiyatını ayrıca ödeme imkanına sahip oluyor.''
-PİYASADA DEVLETİN TRÖSTÜ GİBİ ÖZEL SEKTÖR TRÖSTÜ DE OLMAMALI-
Amaçlarının rekabetçi, dürüst, sürdürülebilir ve vatandaşın lehine bir piyasayı sağlamak olduğunu vurgulayan Bakan Yıldız, serbestleşmenin ana mantalitesind
e devlet-tröst (devlet tekeli) bir yapıyı engellemenin yanı sıra özel söktör tröstü bir yapının da oluşmamasını sağlamak olduğunu kaydetti.
''Piyasada devletin tröst olarak, çok
baskın, dominant olarak yer almaması gerektiği gibi , eğer
özel sektör tröst olarak kalırsa buradaki temel hedefimize de ulaşmış olamayız'' diyen Yıldız, temel hedefin sağlıklı tüketici lehine ama üreticinin de aleyhine olmayan uygulamaları yapmak olduğunu, EPDK'nın da bu doğrultuda hareket ettiğini ifade etti.
AA