Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman
Kalkan, Rekabet Kurulunun
maaş promosyonlarına dönük açtığı
soruşturmaya ilişkin olarak ''Umarız bu soruşturma, verilecek cezalar ile değil
bankacılık sektörüne zarar verecek noktaya gelmiş olduğunu düşündüğümüz promosyon konusunun yeniden düzenlenmesine vesile olur'' dedi.
Rekabet Kurulunun, maaş promosyonları konusunda
rekabeti ihlal ettikleri gerekçesiyle 8 banka hakkında açtığı soruşturma kapsamında yapılan sözlü
savunma toplantısında son olarak Vakıfbank ve
Yapı Kredi Bankalarının savunmaları alındı.
Vakıfbank Genel Müdürü Kalkan, toplantıda yaptığı konuşmada, en büyük
sermayelerinin itibarları olduğunu vurgularken, bankacılıkta en önemli hususun da güven olduğunu söyledi.
Bankacılık sektörünün rekabetin en yoğun yaşandığı sektörlerden biri olduğuna işaret eden Kalkan, en yoğun rekabetin de maaş promosyonlarında olduğunu gördüklerini söyledi.
Kalkan, promosyon konusunda ''şu anda öyle bir yoğun rekabet yaşanıyor ki biz bankacılar olarak bu alanda para kazanamayacak duruma gelmiş durumdayız. Bu, bankacılık sektörüne zarar verecek noktaya gelmiş durumda'' dedi.
Uygulanan yöntemin yanlış olduğunu, promosyon miktarının bankacılık sektörüne zarar verecek noktalara ulaştığını kaydeden Kalkan, amaç rekabeti sağlamaksa bu alanda rekabetin sağlandığını ifade etti.
Bu alanda verilmesi muhtemel cezanın herhangi bir yere yansıtılmasının mümkün olmadığını dile getiren Kalkan, bu yüklerin bankacılık sektörü üzerinde kalmaya devam edeceğini söyledi.
Bankaların
kredilerinin toplamının öz kaynakları ile doğru orantılı olduğuna işaret eden Kalkan, cezaların bankaların öz sermayesini etkileyeceğini belirtti.
-''YURTDIŞINDAKİ BANKALAR SORUŞTURMAYLA YAKINDAN İLGİLENİYOR''
Yaşanan küresel krizin Türkiye'de bu şekilde atlatılmasında, bankacılık sektörünün güçlü sermaye yapısının etkili olduğunu anlatan Kalkan, şöyle devam etti:
''Verilecek cezaların etkisi, ceza miktarının çok üzerinde olacaktır. Sadece bununla kalmayacaktır. Örnek vermek gerekirse, bankalar sendikasyon olarak yurdışından borçlanıyorlar. Türk bankalarına finansman sağlayan yurtdışındaki bankaları bu soruşturma ile çok yakından etkileniyor. Soruşturma sonucu bankaların ceza alması halinde, bu sürecin de negatif şekilde etkileneceğini düşünüyorum. Bu Türk bankacılığının borçlanma sürecine de negatif etki yapacaktır. Aynı şekilde maalesef toplumda bankalar hakkında mevcut negatif
algı da muhtemel bir ceza ile teyit edilmiş olacak. Umarız, bu soruşturma, verilecek cezalar ile değil, bankacılık sektörüne zarar verecek noktaya gelmiş olduğunu düşündüğümüz promosyon konusunun yeniden düzenlenmesine vesile olur.''
-YAPI VE KREDİ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ AÇIKALIN-
Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdürü Hüseyin
Faik Açıkalın da Rekabet Kurulunun hazırladığı
rapora saygı duymakla beraber, ileri sürülen suçlamalarla, bakış açısıyla ve cezalarla mutabık olmadıklarını söyledi,
Banka olarak uluslararası kurallar çerçevesinde kanunlara, ahlaka uygun bankacılık yapma peşinde olduklarını belirten Açıkalın, dolayısıyla amaçlarının hukukun tüm diğer alanlarında olduğu gibi rekabet hukuku bakımından da her zaman kanunlara saygılı, mevzuata uygun şekilde faaliyet göstermek olduğunu kaydetti.
''Genel müdür sıfatıyla gönül rahatlığıyla belirtmek isterim ki bankamızın rekabet mevzuatına aykırı hiç bir
eylem içinde bilinçli olarak bulunmadığını söyleyebilirim'' diyen Açıkalın, bu soruşturma başlayınca bazı şeyleri doğru yaptıkları düşüncesinde olduklarını ancak rapor sonrasında başka bakış açılarının olabileceğini de gördüklerini ifade etti.
Bunun akabinde hem Genel Müdürlükte hem şubelerde, kapsamlı bir rekabet uyum programı çalışması başlatıldığını bildiren Açıkalın, eksiklerin tespiti ve giderilmesi için, tüm işlem ve eylemleri, süreçleri ve sözleşmelerini rekabet hukuku açısından tekrar mercek altına aldıklarını anlattı.
Bankacılığın pek çok sektörden farklılıkları bulunduğuna işaret eden Açıkalın, kendi kanunu, regülasyonlarının bulunduğunu ve çok sıkı yoğun denetlemeleri olduğunu kaydetti.
Sınırları çizilmemiş aşırı rekabetin sadece sektöre değil aynı zamanda tüm ekonomiye çok ciddi zarar verdiğini vurgulayan Açıkalın, bunun zararının sadece sektörle sınırlı kalmadığını, öncelikle müşteriye yansıtıldığını, sonra kamunun sırtına yüklendiğini, daha sonra da
vergi mükellefine geçtiğini ifade etti.
Sektöre zarar verici, etik dışı hareketlerden kaçınılması, sektörün korunması,
dayanışma içinde faaliyeti içinde bulunmasının önemine dikkati çeken Açıkalın ''Sonuç olarak Kurulun takdir edeceği her türlü sonucu saygı ile karşılayacak. Kararın sadece hukuka uygun değil adil ve vicdani olması gerektiği konusundaki arzımızı da ifade etmek isterim'' dedi.
-KARAR, 10 MARTTA AÇIKLANACAK-
Konuşmaların ardından banka temsilcilerinin son değerlendirmeleri alınırken,
Rekabet Kurumu Başkanı Nurettin Kaldırımcı, soruşturmaya ilişkin kurulun nihai kararının 10
Mart 2011
Perşembe günü saat 14.00'de açıklanacağını bildirdi.
Yasa gereği Kurulun, bankalara kararın çıktığı yıldan bir önceki yılın cirosunun yüzde 10'una kadar idari
para cezası vermesi yetkisi bulunuyor.
Halk Bankası ve Yapı Kredi Bankası, Pamukbank ve Koçbank eylemlerinden dolayı soruşturmaya dahil edilirken, 5 yıllık
zaman aşımı nedeniyle para cezası istenmeyecek.