Başçı, faiz indirimine Para Politikası Kurulu'nun karar vereceğini söyledi, büyük oranlı indirim beklenmemesi gerektiğini vurguladı. Kayseri Sanayi Odası'nda "Ekonomik Görünüm ve Para Politikası" konulu sunum yapan Başçı, "Faiz indirimlerinin ne zaman başlayacağını PPK (Para Politikası Kurulu) belirler" dedi. İleride faiz indirimleri yönünde ölçülü adımlar atılabileceğini vurgulayan Başçı, "Bunun zamanlaması önemli. Faiz indiriminin zamanlaması PPK tarafından tartışılacak ama büyük montanlı bir faiz indirimi beklenmemeli" diye ekledi.
Büyümenin bu yıl Orta Vadeli Program'daki (OVP) yüzde 4'lük hedefe yakın ya da biraz altında olacağı öngörüsünde bulunan Başçı, "Parasal sıkılaştırmanın enflasyon üzerindeki olumlu etkisinin belirli bir gecikmeyle gözlenebileceği değerlendirildiğinde, enflasyondaki düşüşün Haziran ayından sonra başlayacağının öngörülmekte" diye konuştu.
Başçı, "İhracat büyümeyi desteklerken özel kesim nihai yurt içi talebinin bir miktar ivme kaybetmesi bekleniyor" dedi ve 2014 yılında cari işlemler açığında belirgin bir iyileşme gözlenebileceğini söyledi. Türkiye'deki büyüme eğiliminin sürdüğünü, bu nedenle Merkez Bankası olarak büyüme konusunda bir sorun görmediklerini söyledi.
İç talebin endişe edildiği kadar zayıf olmadığını da vurgulayan Başçı, "Dış talepten de bu yıl büyümeye olumlu katkı gelebilir. Sanayi üretimindeki trend büyüme hedefi ile uyumlu seyrediyor" dedi.
Liranın önemli ölçüde değer yitirdiğinin altını çizen Başçı, geleceğe ilişkin olarak da, "Devamının nasıl geleceğini göreceğiz" dedi. Başçı ayrıca, kamunun dış borçlarının ödenmesinde bir sorun yaşanmadığını, özel sektörün dış borç yenilenmesinde de endişe edilecek bir durumun olmadığını vurguladı ve ekledi:
"Firmaların ve bankaların dış borçlanmalarında sorun yok ancak doğrudan yatırımlar zayıfladı."
Başçı, Londra'da küresel yatırımcılar, ekonomistler ve analistlere yönelik olarak yaptığı sunumda da vurguladığı şu noktaları, Kayseri'de de yineledi:
"Merkez Bankası iktisadi faaliyette görülebilecek bir yavaşlama riskine karşı zorunlu karşılıkları, rezerv opsiyon mekanizmasını ve likidite politikalarını kullanabilecektir. Gerekli görülmesi halinde Türk lirası zorunlu karşılıklara telafi faizi ödenebilecektir. Zorunlu karşılıklara kısmi faiz ödenmesi ile ilgili olarak yapılacak bir düzenlemenin ölçülü ve sınırlı tutulmasının uygun bir yaklaşım olabileceği düşünülmektedir."
(DHA)