Yalçıntaş, "İnşaat demirinin tonu geçen yıl ocak ayında 780-800 TL idi. Bu yıl ise bin 200 TL'nin üzerinde. Yani yüzde 50'nin üzerinde bir artış var. Çimentonun tonu da yine neredeyse yüzde 50'lik artışla 100 TL'ye çıktı. Agregada da yüzde 60'dan fazla bir artış var. Bu fiyat artışlarını ne girdi maliyetleriyle ne de dünya piyasalarıyla açıklayabiliriz." dedi. Girdiler göz önüne alarak yapılacak fiyat ayarlamalarının normal olduğunu belirten Yalçıntaş, spekülatif ve suni artışların ise önlenmesi gerektiğini kaydetti. Yalçıntaş, "Enerji girdi maliyeti bir yılda ortalama yüzde 20 civarında artmış durumda. Ama demir ve çimentonun tek üretim girdisi enerji değildir. Diğer girdilerde, normal enflasyon oranı kadar, yüzde 6 ile 10 arasında değişen artışlar var. Girdi fiyatları artmadığı halde, inşaata talep artıyor diye fiyatları anormal şekilde artırmak doğru değil. İyi giden havaların da etkisiyle inşaat sektöründeki hareketlenme yeni zamlar için bir fırsat olarak değerlendirilmemeli." dedi. İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, demir, çimento ve agrega fiyatlarındaki anormal artışın sadece özel sektörü değil, yatırım yapan kamu sektörünü de çok olumsuz etkileyeceğine işaret etti. Yalçıntaş, inşaat girdi maliyetlerindeki bu pahalılığın çok kısa sürede makro ekonomik verilere de yansıyabileceğini belirtti. İnşaatın kendi dışında 200 civarında sektörü ilgilendirdiğine vurgu yapan Başkan Yalçıntaş, "Baraj yatırımları çok artmış durumda. Taahhütle iş alan firmalar, karşılarına bu maliyetler çıkınca sıkıntıya düşecektir." diye konuştu. CİHAN