Finans uzmanları,
kapatmayı zorlaştıracak anayasa değişikliğinin piyasalara 'istikrar' mesajı vereceğine dikkat çekiyor.
AK Parti'nin kapatılması için açılan
davanın sonuçları Türk demokrasisinin yanında
siyaset ve ekonomi dünyasında da kalıcı izler bırakacak.
Borsa'nın bir günde 15 milyar dolar değer kaybetmesi, döviz ve
faizlerdeki yükselişin ardından
yabancı fonların
Türkiye'ye güveni büyük ölçüde sarsıldı. Günlük çıkışın 100 milyon doları aştığını belirten uzmanlar, söz konusu rakamın
Anayasa Mahkemesi'nin davayı kabul etmesi halinde milyar dolarla ifade edileceğini kaydediyor. Analistler, hükümetin anayasa değişikliğini süratle Meclis'ten geçirmesi halinde piyasaya 'istikrar' mesajı verileceğini vurguluyor.
Capital Economics'ten Neil Schering'in şu sözleri fonların bakışını özetler nitelikte: "
Ekonomide muazzam dengesizlikler var.
Cari açık gayri safi
yurtiçi hasılanın yüzde 8'i ve
Başsavcı iktidar partisini kapatmaya çalışıyor." Londra'da dev fonların riskli senaryolara göre
hazırlık yaptığı konuşuluyor. Türk piyasalarında etkili bir fon yöneticisi, "Ciddi bir tedirginlik var. Kapatma davası gerçekleşirse yabancının algısı değişecek. Zaten şimdilerde Türkiye piyasasına yönlendirme yapmıyoruz." diyor.
Uzmanlar, iktidardaki parti kapatılırsa piyasalarda büyük deprem yaşanacağı görüşünde. Anayasa Mahkemesi'nin davayı kabul etmesi halinde doların 1,35 YTL'ye kadar çıkacağını tahmin eden
Merkez Menkul Değerler Genel Müdürü
Savaş Uzunyol, kapatma halinde doların 2 YTL olacağını öne sürdü. Yabancı fonların alıcı bulamadığı için piyasadan çıkamadığını aktaran Uzunyol, kapatmanın gerçekleşmesi halinde yatırımcının zararına
satışı göze alıp çıkabileceğini kaydetti. "Yüzde 47 oy alan partinin kapatılmasına yabancılar farklı bakar. Demokrasinin zedelendiğini düşünüyorlar. Fırsatını bulduğu anda da zarar edeceğini bile bile çekip giderler." diyen Uzunyol, bir aydır doların dünyada değer kaybederken Türkiye'de kazandığına işaret etti.
"Yabancı çıkışa başladı. Tekrar geri döndürebilmenin tek yolu
kapatma davasının reddedilmesi." diyen Tera Menkul Değerler
Pazarlama Direktörü Ersagun Şimşek de yabancıların ülkeye güveninin sarsıldığı görüşünde. Yabancıların satışa yöneldiğini ancak alıcı bulamadığını aktaran Şimşek, alım yapmayan yabancı fonların fırsat buldukça kaçmak için beklediğini vurguladı. Yabancıların kapatma davasına anlam veremediğini ifade eden Şimşek, şunları aktardı: "
Başörtüsü tartışmalarını yabancı anlıyor.
Ergenekon operasyonunu İtalya'daki 'Temiz Eller' operasyonu olarak görüyor, demokrasinin güçlenmesi olarak değerlendiriyor. Ancak kapatma davasını
Avrupa'da büyümüş, demokraside yetişmiş bir kişiye anlatmanın çaresi yok."
TUSKON Başkanı
Rızanur Meral ise mevcut şartlar içerisinde Türk yatırımcının fabrikayı yurt dışına taşıyıp taşımama konusunda kararsız olduğunu hatırlatarak, "Son gelişmeler vicdanı ile kârlılık arasında sıkışmış yatırımcıyı olumsuz etkiledi. Bırakın yabancı yatırımın gelmesini, buradaki yatırımların yurtdışına çıkışlarını bile hızlandırabilir." diye konuştu.
Sanayicinin de etkilendiğini söyleyen TÜGİK Başkanı Hazim Sesli'nin verdiği bilgilere göre organize sanayi bölgelerinde bir yandan kapasiteler düşürülürken diğer yandan fabrikalar durgunluk yüzünden elektrik ve doğalgaz borçlarını ödeyemez hale geldi. OSB'lerin tahsilatı yüzde 20 azaldı.
'İnşaat
firmaları batabilir'
Siyasi belirsizlik inşaatı da derinden etkiliyor.
Yapı Kredi Koray Gayrimenkul
Yatırım Ortaklığı,
İstanbul Esenyurt'taki projesini
erteleme kararı aldı. Uzmanlar, çok sayıda arsası bulunan büyük firmaların bile yeni proje açıklamaya cesaret edemediğini belirtiyor. Gayrimenkul uzmanı Ediz Giray, ortaya çıkan beklenmedik tablonun sektörü farklı pozisyonlar almaya ittiğini belirterek, "Tüketici konut almayınca firmalar çarkı döndüremiyor. Her şeyin iyi gideceğini sanarak proje geliştirenler ciddi sıkıntılar yaşıyor. Siyasi belirsizlik sürerse sektörde batmalara şahit olabiliriz." diyor.
Dumankaya İnşaat'ın Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Dumankaya da, "
Konutların yarıya yakınını yatırımcı dediğimiz kişiler alır. Bu kişilerin davranışlarında son günlerde bir tedirginlik görüyoruz. Konutlarını ellerinden hemen çıkarmak için satış kararı alıyorlar ya da konut için yaptırdığı rezervasyonu iptal ettirip kaporalarını geri alıyorlar." dedi.
Borsa yükseldikçe yabancı satıyor
Türkiye'de piyasalar, AK Parti hakkında açılan kapatma davasının sebep olduğu belirsizlik sebebiyle satış baskısı altında hareket ediyor. Avrupa
Merkez Bankası'nın piyasalardaki gerilimi yakından izlediğini ve gerektiğinde ek likidite sağlamaya hazır olduğunu açıklamasından sonra
Almanya,
Fransa ve
İngiltere borsaları yüzde 1'den fazla
prim yaptı. Avrupa borsalarıyla birlikte hareket ederek yüzde 2'ye yakın yükselen
İMKB ise tedirgin olan yabancıların satışlarıyla tüm kazancını geri verdi. Borsa endeksi yüzde 0,06 düşüşle 40 bin 635 puandan kapandı. Tekstilbank hisseleri satış beklentisiyle yüzde 24,85 primle tavana tırmandı.
HSBC stratejisti Fatih Keresteci, "Geçen beş yıllık sürede hep bir hikâyesi (AB ve IMF çapası, uzun vadeli siyasal istikrar, düşen enflasyon ve sürdürülebilir
büyüme) olması sebebiyle yabancı yatırımcının ilgisine maruz kalan piyasaların şu an için bu eğilimden uzak olduğu kanaatindeyiz." dedi.
Dolar 1,2670,
Euro ise 2 YTL'den kapandı.
Körfez fonları başka ülkelere gider
ABD ve Avrupa,
Körfez ülkelerinin 2 trilyon dolarlık fonundan pay alabilmek için yarışıyor. Körfez ülkeleri Türkiye'de yatırıma sıcak bakıyor. Ancak uzmanlar son gelişmelerin ardından bu ülkelerde Türkiye'ye bakışın değişeceği görüşünde. Uzmanlar, siyasi gerginlik olmaması halinde 100 milyar dolar gelebileceğini kaydediyor. Belirsizlik, yatırım kararlarını da vurdu.
MÜSİAD Ortadoğu ve K.
Afrika Koordinatörü
Gazi Mısırlı, Kuveytli bir fonun Türkiye'deki 350 milyon dolarlık
alışveriş merkezi yatırımını beklemeye aldığını söyledi. Kuveytli başka bir şirket 60 milyon dolarlık
gıda fabrikası, BAE'den bir şirket ise 70 milyon dolarlık yatırım projelerini askıya aldı.
TOBB ve
İslam Odaları Birliği Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzülmez, davanın ardından Körfez'in Türkiye'yi izlemeye aldığını, AB persfektifinden kopan Türkiye'nin bu
sermayeyi kaçıracağını söyledi.
14
Mart'tan sonra neler oldu?
AK Parti hakkında kapatma davasının açıldığı 14 Mart 2008'den bu yana para piyasalarından 2 milyar dolara ulaşan yabancı çıkışı oldu.
Artan faizler konut ve otomobil başta olmak üzere
tüketici kredilerinin maliyetini artırdı. Konut kredisinde aylık
faiz oranı yüzde 1,44'ten 1,54'e yükselirken, tüketicinin 100 bin YTL'lik kredide maliyeti 10 yıl vadede 9 bin 840 YTL arttı.
Otomobil kredisinde aylık faiz yüzde 1,54'ten 1,64'e yükseldi.
Tüketici kredisi kullanımı yarıya indi.
Eylül 2007'den beri düzenli
faiz indirimi yapan Merkez Bankası, son toplantısında faiz indirimini durdurdu. Piyasalar dava öncesinde çeyrek puanlık indirimi bekliyordu.
Piyasalar durma noktasına geldi. Tüketici siyasi belirsizliğin de etkisiyle harcamalarını kısarken alışveriş merkezlerinden
Doğubank esnafına, bankalardan otomobil ve konut sektörüne kadar hemen her kesiminde 'İşler
bıçak gibi kesildi' mesajı geliyor.
Konut satışları durdu. Yapılan satışlar iptal ediliyor. İnşaat firmaları yeni projelerde frene bastı. İşten çıkarmalar başladı.
Daha önce 2008 yılı içerisinde halka açılmayı planlayan birçok firma kararını erteledi. Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK) halka arz süreci için evrak göndermesi gereken firmalar, "Evrağımı gönderiyorum" demelerine rağmen süreci uzatmak için
belge göndermemeye başladı.
Uluslararası yatırım bankası
JP Morgan dün
model portföyündeki Türk Euro tahvillerinin ağırlığını azalttı.
'Ergenekon'un amacı
ekonomik kriz çıkarmak'
Savcılık kayıtlarında adı 'Ergenekon
terör örgütü' şeklinde konulan yapılanmanın amacının halkı isyana
teşvik ederek Türkiye'yi ekonomik ve siyasi açıdan istikrarsızlaştırmak olduğu tespit edilmişti. Ayrıca medyada, Ergenekon kapsamında gözaltına alınan isimlerin AK Parti'ye kapatma davası açılması için yoğun
kulis faaliyeti yürüttükleri bilgisi yer aldı.
Çete üyelerinin, ekonomik kriz ve terör eylemleriyle darbeye zemin hazırlamak istedikleri belirtiliyor. Gözaltına alınan isimlerin
telefon görüşmesinde şu ifadeler dikkat çekiyor: "Bugüne kadar ekonomik kriz çıkmadı. Davayı açtırıyoruz. Kapatma davasından sonra mutlaka kriz çıkar. AK Parti'den kurtulmak lazım. İlgili kişilerle görüştüm. Dava yolunda, merak etmeyin durumlar iyi. Havamız çok güzel."
ZAMAN