Türkiye İşadamları ve
Sanayiciler Konfederasyonu
TUSKON, illerdeki
sivil toplum örgütlerinin katılımıyla Türkiye'nin neredeyse bütün illerinde örgütlenmiş durumda. Doğu ve Güney
doğu'da gençler arasındaki işsizliği azaltarak
bölgedeki
terörü durdurmayı hedefleyen TUSKON, alternatif
kalkınma modeli arıyor. AB'de
lobiyi için kurduğu
ofis ile sürdüren TUSKON, KOBİ'leri
Afrika ve Orta
Asya ülkeleri ile kardeş yaparak ticari
köprüyü kurdu. Biz de bu konular hakkındaki son gelişmeleri öğrenmek için Genel Başkan
Rızanur Meral'i yerinde ziyaret ettik:
TUSKON olarak 2007'de Doğu ve
Güneydoğu için ne gibi çalışmalarınız var?
Bazı noktalarda birçok büyük yatırım için ticari ortam yeterli değil. Bize göre bölge
küçük küçük çok sayıda yatırımla kalkınacak. Daha az riskli daha toparlanabilir
sermayelerle. KOBİ'lerle daha rahat kalkınabileceğini ve bu konuda başarılı olunabileceğini düşünüyoruz.
TUSKON olarak Doğu ve Güneydoğu
Anadolu bölgelerine yönelik çalışmalarımız olacak.
Yatırım ve
iş imkanı için o bölgenin insanları ile ortak yatırımlar yapılacak.
Ne tür yatırımlar olacak bunlar?
Mesela 1 milyon dolarlık bir sermaye Doğu'da bir iş başlatmak için yeterli bir sermayedir. Bunu on tane batılı iş adamını biraraya getirsek 2 tane de doğulu, 12 milyon dolar sermaye çıkıyor.
Buna benzer başka modeller de var. Geçenlerde öyle bir
teklif geldi bir mağazalar zincirinden. Buna karşılık bazı şehirlerde de esnafların bakkalların bir araya gelip oluşturdukları zincirler oluyor. Bunlar model olarak incelenebilir. Alternatif kalkınma modeli olarak bunlar da sunulabilir.
DOĞU İÇİN KOBİLERLE KALKINMA MODELİ
Her bölgeye farklı model mi öneriyorsunuz?
Siirt'in Van'ın otlu peyniri var ama biz bunu organik güzel bir tesiste üretirken Türkiye'ye
pazarlayamıyoruz. Aslında büyük marketlerde yer alabilir.
Mesela Mardin'de butik bir
otel yapılıp altında yöresel yemeklerin yapıldığı bir yer kurulabilir. Uluslararası turizm acenteları da gelir turistler de gelir. Bu tip projelere bakmamız lazım.
TERÖRÜN PANZEHİRİ İŞ
Doğu Holding gibi yatırım planları neden tutmadı?
İyi niyetle çıkılıyor Doğu Holding gibi projeler. Ama biz diyoruz ki insanlara bakın, buraya yatırım yapın. Buradaki insanlarla birlikte yatırım yapın. Burası ülkenizde sizin
lojistik olarak birçok şeyden kurtularak kolay para kazanabileceğiniz bölgeler.
Bir Güneydoğu'da çok rahatlıkla ciddi mal satılır. Ayrıca işsizlik azaldıkça terör de azalacak. İnsanlar kaybedecekleri bir şey olursa artık mücadele eder. Teröre geçit vermez. Şu anda oradaki insanların kaybedecek birşeyleri yok.
Yani işsiz durumda.
Hükümet yetkilileriyle de görüşmelerimiz oluyor. Önce projeyi oluşturmamız lazım. Neler yapılacağını tesbit etmek gerekiyor. Bize göre Doğu'nun kalkınması büyük yatırımladan ziyade KOBİ'lerle daha kolay sağlanır.
EKONOMİDE GÖRÜŞ MESAFESİ AÇIK
2007 ile ilgili birçok kurum birşeyler söylüyor, sizler neler söyleyeceksiniz?
Türkiye'de birçok şeyin yolunda gittiğini düşünüyoruz. Türkiye yıllardır olmasına ihtimal vermediği müspet gelişmeleri bu son beş yıl içerisinde yaşadı. İşadamının durumunu otomobil kullanan bir sürücüye benzetiyorum. Görüş mesafesi açık oldukça sis pus olmadıkça daha fazla gaza basabilir. Türkiye'de son 4 yıldır yollarda sis yoktu. Ve iş adamı hızla yol alıyordu. Bu noktada geride kalanlar, bazıları, bu gidişattan memnun olmayanlar bunu tersine çevirmeye çalışıyorlar.
Özellikler riskli ortamlardan medet umanlar ve özledikleri maddi iş kazanımlara böyle ortamlarda ulaşacaklarına inanan bazı kesimler böyle bir şeyi hem temenni ediyorlar hem tetikliyorlar.
Biz
iş dünyası olarak Türkiye'nin 2007'de risklere maruz kalacağını düşünmüyoruz. Ve her türlü paranoya tacirlerine fırsat verilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. El birliğiyle bu girişimlerin ters düz edileceğini düşünüyoruz.
Dünya Türkiye'nin önünde büyük bir sıkıntı görmüyor. Ve bu sıkıntıları Türkiye'nin atlatacağına inanıyor bu yüzden sürekli buraya yatırım yapıyorlar. Biz 2007'de Türkiye'nin aynı hızla yoluna devam edeceğine inanıyoruz.
ÜLKELER ARASI KARDEŞLİK MODELİ
İşadamlarını yurtdışına nasıl hazırlıyorsunuz?
Yurtdışına yönelik iş adamlarının katıldığı düzenli toplantılarımız oluyor. Anlatılıyor, sorular soruluyor. Dış
Ticaret Müsteşarlığı yetkililerini getiriyoruz,
bakanlık yetkililerini getiriyoruz. Karşılıklı soru cevaplar oluyor. Artı, mesela bir model uygulanıyor. Geçen yıl Afrika'dan gelen 31 ülke temsilcisini
İstanbuldaki
derneklerimiz
misafir ettiler, kardeş dernek oldular.
Biz onlara dedik ki, herkes misafir ettiği ülkeye geri bir
gezi düzenleyecek, iş gezisi. Bu model tuttu. Aynı model
Orta Asya'da da düzenlendi. İstanbul'dan sonra Anadolu'ya gittiler.
Pakistanlı işadamları Bursa'ya gitti mesela.
Rusya, Gaziantep'i seçti. Onlar da karşılık olarak diğer tarafa gidiyor. Müsteşarla en son geçen yaptığımız toplantıda Afrika'yla ticaretin yüzde 25 arttığını ve bunun yüzde 90'ının da yaptığımız Afrika zirvesinden kaynaklandığını söyledi.
Herşey var ara
eleman yok
Ara eleman sıkıntı konusunda neler söyleyeceksiniz?
Türkiye ekonomisinin problemi sermayeye ulaşmak değil. Türkiye'nin en ücra yerindeki işadamları bile
kredi bulmakta zorlanmıyor. Teknolojiye de ulaşabiliyor. Fakat kalifiye elemana ulaşmak şu anda en zor şey. Maalesef meslek liseleri,
İmam Hatipler merkez alınarak yapılan tartışmalar Türkiye'nin 20-25 yılına mal oldu. Şu anda sanayileşme ve atılım hamlesinin önündeki en büyük engel kalifiye
işçi bulma sıkıntısı. Dolayısı ile
demokrasi dışı girişimlerin, çabaların, postmodern hareketlerin Türkiye'ye faydaları tartışılıyor. Zararlarının ne kadar olduğunu da her geçen daha büyük bir şekilde anlıyoruz. Özellikle demokrasidışı söylemlerin azaltılması gerekliliği noktasındaki tavrımızı her platformda dile getiriyoruz. Nitelikli eleman sıkıntısını, ilkokul mezunu elemanı alıp yetiştirmeye çalışıyoruz. Bu da iki yılımızı alıyor. Türk sanayisine pahalıya maloluyor. Antep'te yatırım yaptık. En güzel tezgahları kurduk, dünyanın en gelişmiş
lazer cihazlarını aldık fakat kullanacak eleman bulamıyoruz. Çözüm olarak
katsayı adaletsizliğinin kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz.
AB'yle pürüzler lehimize olabilir
AB gidişimizle ilgili ne düşünüyorsunuz? Otobüse bindik gidiyoruz. 40'la mı gidiyoruz 50'yle mi gidiyoruz?
AB otobüsümüz ağır gidiyor. Çok hızlı gideceğini beklemiyorum. Bir gerçek var.
Avrupa kendi planladığından hızlı büyüyor ve bunun getirdiği yönetimsel sıkıntılar var, karar alma sıkıntısı var. Hareket edemiyor, hareket yeteneği zayıf. Kendileri bunu hazım süreci olarak değerlendiriyor. Fakat belli şeylerde de hayır olduğunu düşünüyorum. Yani Avrupa'nın bu güçlenme sürecinde Türkiye'nin de kendini biraz daha toparlayarak AB'ye muhtaç bir şekilde değil daha güçlü bir şekilde nihai pazarlıkları yapabileceğini düşünüyorum.
TUSKON'un da sanırım AB'de ofisi var?
Biz Avrupa'ya verdiğimiz önemden dolayı Brüksel'de ofisimizi açtık. Oradaki ofisimiz vasıtasıyla Türkiye'nin yıllardır hakkıyla yapamadığı lobi görevi adına birşeyler yapmak istiyoruz.
Sadece AB'ye yönelmek doğru mu?
ABD de çok önemli bir pazar. 13 trilyon dolarlık bir ekonomisi var. Amerika'ya 5 milyar dolarlık ihracat yapıyor. Çin'in ihracatı 255 milyar dolar ABD'ye. Bu pazara da önem vermeliyiz.
İş dünyası STK'lara ilgisiz
İş adamlarının örgütlenmesi nasıl?
Türkiye'de 1.2 milyon
TOBB üyesi var. Bu işadamlarının sadece 40 bini sivil toplum kuruluşlarına (STK) üye. STK'larının hiçbiri bir diğerinin alternatifi değil. Her biri kendi üye tabanına
hizmet vermeye gayret ediyor. Bizim farkımız, 81 ilin 79'unda bize üye olan dernekler var. Bu, en yaygın STK ünvanını bize veriyor.
Türk
mobilya şirketleri Afrika pazarına açıldı
Hangi Türk şirketleri yurtdışında pazar buldu?
Türkiye'de son yıllarda büyük mobilya şirketleri çok öne çıktılar. Küçük şirketler ciddi sıkıntı içine girmeye başladı, özellikle
marka olamayanlar. Bunlar Afrika'da çok ciddi bir pazar buldular bu toplantıdan sonra. Çünkü orada
hammadde var. Ticari ilişki olarak çok ciddi temeller atılıyor.
Yabancı yatırımcılar noktasında özellikle Afrika'da şimdi sermaye oluşumu sınırlı. Onlar biraz kendi sahalarında kapalı kalmış.
Ekonomide her yatırım korunmuş ciddi kazanımlar getiriyor. Dolayısıyla oradaki yatırımcılar şu anda başka bir ülkeye yatırım planlamıyorlar. Fakat bizden gidip orada maden işleten arkadaşlarımız üyelerimiz var.
TUSKON'un amacını özetlersek ne denebilir?
Amacımız iş dünyasındaki her kesime lig atlattırmak, bir üst seviyeye çıkarmak. Onun için Anadolu'nun her noktasında gayret gösteriyoruz ve bu heyecan TUSKON'dan federasyonlara federasyonlardan da derneklere yayılıyor.
TUSKON köprü kurdu ticaret hacmi büyüdü
Afrikalılar Türkleri, Türkiye'yi nasıl görüyor?
Senegalli bir
işadamı Türklere olan sevgisini şöyle anlattı: "Biz Türkiye'yi unutamayız. Bizim atalarımızı Fransızlar oraya
Çanakkale Savaşı'na savaşmak üzere götürmüşler. Tam
silah atacakken bizimkiler bakıyor düşman gördükleri tarafta namaz kılanlar var. Savaşmaktan vazgeçip Fransızların cephanelik ve silahlarını gizlice sabote etmeye başlıyor". Senegal'den gelen en son heyetimiz şunu gördü; Senegal'de Türk İş adamları Derneği kurulmuş Senegalliler tarafından. Sembolleri köprü. Çünkü bizim toplantımızın ana teması Türkiye-Afrika Dış Ticaret Köprüsü'ydü. Bu bütün Afrika'ya yayıldı şu anda.
Yemen'e gittiler bir grup arkadaşımız. Yemen'de eyvah TUSKON geliyor ne yapacağız diye paniğe kapılmışlar, onları iyi ağırlayabileceğimiz yer yok diye. Restore edilen tarihi meclis binasını, restorasyona ara verip, hazırlatmışlar. Gazetelerinde
manşet olduk. Arka toplantı odasına bir köprü yapmışlar resmin bir tarafında Yemen bir tarafında İstanbul. Ve bu model bütün Afrika'ya yayıldı şu anda.
YENİ SAFAK