Ekonomik ve Sosyal
Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından, dün, Spormed Plazada düzenlenen “
Türkiye'nin
Enerji Politikaları” konferansında konuşan Güler, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.
Bakü-Tiflis-
Ceyhan (BTC) Ham
Petrol Boru Hattı, Şahdeniz
Projesi,
Samsun-Ceyhan Petrol Boru Hattı Projesi,
Nabucco Projesi gibi uluslararası projeler hakkında bilgi veren Güler, hızla enerji terminali ve koridoru durumuna gelen Türkiye'nin artık dünya enerji denkleminde çok önemli bir aktör olduğunu söyledi. Şahdeniz Projesinin hızlı bir şekilde sürdürüldüğünü belirten Güler, şu anda
Yunanistan ile birlikte
Meriç Nehrinin altından 700 metrelik bir
tünel çalışmasının devam ettiğini bildirdi. Enerjide kaynak çeşitliliği yaratmaya çalışan
Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu kaydeden Güler, “Biz AB'ye girmeye çalışıyoruz, ama AB'nin de bize ihtiyacı var. Kaynak çeşitliliği yaratmak isteyen Avrupa için Türkiye çok önemli bir enerji koridoru...” diye konuştu.
İRAN'IN AVRUPA'YA GEÇME PLANLARI
Yapılması planlanan projeler hakkında da bilgi veren Güler,
Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattına paralel bir
doğal gaz
boru hattı için
Irak tarafıyla görüşmelerin devam ettiğini bildirdi. Mavi Akımın Ceyhan'a indirilmesinin bir başka proje olduğunu anlatan Güler, bu projenin daha başında olduklarını söyledi.
İranlı yetkililerle iki gün önce çok önemli bir görüşme yaptıklarını belirten Güler, “İran bizim üzerimizden Avrupa'ya gitmek istiyor. Bu konuda belli bir noktaya ulaştık” diye konuştu. Güler, yakında Türkiye'ye gelecek olan İran Petrol Bakanı Kazım Veziri Hameneh ile konunun detaylarının görüşüleceğini de vurguladı.
CEYHAN ENERJİ MERKEZİ PROJESİ
Halen 2 ayrı bölgenin petrolünün geldiği Ceyhan'a Samsun-Ceyhan Petrol Boru Hattının faaliyete girmesiyle 3 bölgenin petrolünün geleceğini, yine bu bölgeye 3 ayrı bölgeden doğal gaz getirmeyi planladıklarını anlatan Güler, projelerin tamamlanmasıyla Ceyhan'ın çok önemli bir enerji terminali haline geleceğini söyledi. Bu çerçevede “Ceyhan Enerji Merkezi Projesi” hazırladıklarını ve bu projeyi yakında kamuoyu ile paylaşacaklarını belirten Güler, söz konusu bölgenin özel bir yönetimle yönetmek istediklerini bildirdi. Güler, enerji merkezi olarak planlanan bölgede gecekondulaşmanın önlenmesi amacıyla bölgede
arazi alım hareketlerinin dondurulduğunu söyledi.
ELEKTRİĞE NEDEN ZAM YAPILMADI?
Bakan Güler, yaklaşık 5 yıldır elektriğe zam yapmamalarının nedenini ”enerjide
yerli kaynak kullanımı oranının arttırılması, doğal gaz alım anlaşmalarının Türkiye'nin lehine olacak şekilde revize edilmesi” olarak açıkladı.
Elektriğe zam yapmayarak sanayiye yaklaşık 7 milyar dolar, konut ve ticaret sektörüne de yaklaşık 3,5 milyar dolar katkı sağladıklarını kaydeden Güler, zam yapılmadığı gibi enflasyonla kıyaslandığı zaman elektrik fiyatlarının yaklaşık 5 yıl içerisinde sanayide yüzde 6,5, konutta ise yüzde 1,5 oranında indiğini bildirdi. Enerjinin yatırımı, turizmi, sanayiyi ve ihracatı desteklemek ve
yabancı yatırımcıyı desteklemek için bir enstrüman olarak kullanıldığını da belirten Güler, “Eskiden Türkiye'den Romanya'ya, Bulgaristan'a yatırımcı kaçıyordu. Şimdi Türkiye'ye geliyorlar. Yatırımcı enerjisi pahalı bir ülkeye gelmez” diye konuştu.
NÜKLEER ENERJİ ÇALIŞMALARI
Nükleer enerji çalışmalarının süratli bir şekilde devam ettiğini anlatan Güler, “Sayın Baş
bakanımız (Bazı şeyler anlatılmaz, yapılır) der. Biz de yaptığımız her çalışmayı anlatmıyoruz. Ama
nükleer enerji çalışmalarımızı kararlı bir şekilde sürdürüyoruz” diye konuştu.
Nükleer Güç
Santrallerinin Kurulması ve İşletilmesi İle Enerji Satışına İlişkin Yasa Tasarısının bugün
TBMM Enerji Komisyonunda görüşülmeye başlayacağını da kaydeden Güler, nükleer enerji çalışmalarının kararlı bir şekilde sürdürüldüğünü vurguladı.
Daha önceki
nükleer santral çalışmalarının başarısız olmasının nedeninin hukuki olduğunu ifade eden Güler, bu nedenle nükleer enerjide öncelikle hukuki altyapıyı oluşturmaya çalıştıklarını, yer seçimi ve teknoloji konusunda da önemli çalışmalar yapıldığını söyledi.
Nükleer santral yeri olarak
Mersin-Akkuyu'da yer lisansı olmasına rağmen Sinop'u seçmelerinin nedenini de anlatan Bakan Güler, şöyle konuştu: “Siyasi olarak değil,
teknik olarak Sinop'u
tercih ettik.
Akdeniz suları daha sıcak olduğu için ve enerjinin en çok kullanıldığı
Marmara Bölgesine daha yakın olduğu için öncelikle Sinop'u tercih ettik. Tabi isteyen Mersin-Akkuyu'ya da santral kurabilir.”
Nükleer santralin yakıtı olan
uranyum ve toryumda dışa bağımlı olmamak için
arama çalışmalarına büyük önem verdiklerini anlatan Güler, en son Çanakkale'de uranyum ve toryumla ilgili yeni bir
rezerv bulunduğunu bildirdi.
Nükleer santral kurmak değil, nükleer enerjiye sahip olmak istediklerini ifade eden Güler, nükleeri tıpta, tarımda ve mühendislikte de kullanmak istediklerini, nükleer santrali ise özel sektöre yaptırmak istediklerini vurguladı. Güler, nükleer santrali özel yatırımcının yapması karşılığında 15 yıl boyunca bir miktar alım garantisi düşündüklerini de sözlerine ekledi.