Bazı
sektör yetkilileri ise 12 milyon tonluk üretimin bulunduğu
Türkiye'nin bundan etkilenmeyeceğini, ancak üreticiyi “ya devamı gelirse” diye korktuğuna dikkat çekti.
Türkiye Süt Üreticileri
Merkez Birliği Genel Başkan Yardımcısı ve
Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Osman Vasfi Yasuna, “Ette yaşanan sıkıntının, yakın zamanda
sütte de yaşanılacak olması bizi endişelendiriyor” dedi. Yasuna, bu işten sınırlı sayıda bir kesimin kârlı çıkacağını öne sürdü. Tüm Süt, Et ve Damızlık
Sığır Yetiştiricileri Derneği Başkanı
Adnan Yıldız ise, “Süt
ithalatının vergisi sıfıra indiriliyor. Bana göre bu kendi ayağına kurşun sıkmaktır” diye konuştu. Türkiye
Ziraatçılar Derneği Başkanı
İbrahim Yetkin de, şunları söyledi: “Gerekçesinin ne olduğunu anlamadık. Etten sonra sütte de yaşanan ve yaşanmaya başlanacak olan bu sorunun temel sebebi, et sıkıntısı yüzünden damızlık hayvanların kesilmesidir.”
Psikolojiyi etkiler
Ziraat Odası Genel Başkanı
Gökhan Günaydın, kararı eleştirirken, “Şu an 4 bin 500 tonluk bir ithalat, Türkiye gibi oldukça büyük bir süt piyasasına sahip bir
ülke için arz açısından etkilemez. Ama üreticiyi bunun devamına yönelik gelişmelerin yaşanacağı düşüncesi
psikolojik olarak etkiler. Bu nedenle doğru değil” dedi. Bahçıvan Gıda Genel Müdürü
Erdal Bahçıvan ise, bu kararın ithalata kapı açmak olarak değerlendirilemeyeceğini belirterek, bunun
tarife kontenjanı için alınmış bir karar olduğunu belirtti.
Süt ve krema için 2 bin 500 tonluk tarife kontenjanın yanı sıra Bakanlık aldığı karar ile, süt ve kremanın dışında yine 2 bin ton
tereyağı, bin ton mısır nişastası da ithal edilebilecek. Bunların dışında gümrük vergisi olmadan 9 bin ton soya yağı, palm yağı, ayçiçek, aspir veya
pamuk tohumu yağları, hindistan cevizi (kopra), palm çekirdeği ve babassu yağları, per, kolza ve hardal yağı, diğer bitkisel sabit katı ve sıvı yağlar da ithal edilebilecek.
25 bin litre süte denk gelir piyasayı etkilemez
AMBALAJLI Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği Başkanı
Harun Çallı, süt ve krema için 2.500 tonluk tarife kontenjanı açılmasının, ‘ithalat kararı' olmadığını belirtti. Çallı, “Türkiye'nin her yıl açtığı AB tarife kontenjanı var. Bu bir ithalat kararı değil. Bu süt tozu şeklinde getirebilir ve 25 bin litre süte denk gelir, piyasayı etkilemez” dedi.