New York'daki Dow Jones endeksi
erken saatlerde yüzde 2 düşüş yaşadı.
Avurpa'daki Frankfurt Dax ve
Londra FTSE 100 endeksleri ise yüzde 3'ten daha fazla düşüşle kapandı.
Finans
piyasalarında yaşanan düşüş,
Avrupa Komisyonu başkanı
Jose Manuel Barroso kamu borcu
krizinin yayılma eğilimi gösterdiği açıklamasıyla ard arda yaşandı.
Amerika'dan gelen olumsuz istihdam verileri de, ülkedeki
ekonomik toparlanmanın boyutu hakkında olumsuz bir tablo çizdi.
Bu arada
altın değeri zirve yaparak bir onsu 1677 dolar'dan işlem gördü.
"
Kamu borcu krizi yayılıyor"
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Barroso
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı
Jose Manuel Barroso, Avrupa'daki borç krizinin, euro bölgesi çevre ülkelerinin ötesine de sıçramaya başladığı konusunda uyardı.
Barroso Avrupa hükümetlerine gönderdiği mektupta, ülkeleri euro bölgesindeki krizi aşmak için "tam
destek vermeye" çağırdı.
Hükümetlerin Avrupa
Mali İstikrar Fonu'nu (
EFSF) yeniden gözden geçirerek, krizin euro bölgesinde yayılması riskini azaltmaya çağırdı.
Avrupa Mali İstikrar Fonu, euro bölgesi hükümetlerinin
Yunanistan'daki krize karşı 21 Haziran'daki
anlaşma ile kurduğu
yardım fonunun adı.
Fon, henüz tek tek tüm üye devletler tarafından onaylanmış değil.
Barroso, ESFS'nin bir an önce yürürlüğe gitmesi için onay prosedürlerinin hızlandırılması gerektiğini belirtti.
Avrupa Birliği komisyonu başkanı ayrıca
bono piyasalarının
İtalya ve
İspanya'ya yaklaşımlarının da kaygı verici olduğunu ifade etti.
Bono piyasaları ülkeleri zorluyor
Şimdiye kadar Yunanistan,
Portekiz ve
İrlanda kurtarma paketine ihtiyaç duyduklarını açıklamıştı.
Euro bölgesinin çevre ülkeleri olarak anılan bu üç ülkenin ardından İtalya ve İspanya'nın da krizin içine çekilme tehlikesi, Avrupa Komisyonu'nun bir kurtarma paketini karşılayamayabileceği endişesi yarattı.
İtalya ve İspanya para birimi olarak euro kullanan bölgenin üçüncü ve dördüncü en büyük ekonomileri.
Devletlere borç veren uluslararası bono piyasaları, Yunanistan, Portekiz ve İrlanda'dan sonra İtalya ve İspanya'nın da borçlarını ödemeyememesinden kaygı duyduğunun işaretlerini vererek bu ülkelerin borçlanma maliyetlerini artırmıştı.
Buna karşılık başını Almanya'nın çektiği euro bölgesi ülkeleri ise dev bütçeli fonlar oluşturarak piyasalara güven telkin etme yoluna gitti.