Gelir
Uzmanları Derneği'nden (
GUDER) "eşit işe eşit
ücret" ilkesine tepki gösterildi.
GUDER tarafından yapılan açıklamada "yeterlilik bakımından aralarında hiçbir fark bulunmayan biz
kariyer gelir uzmanları il
e devlet gelir uzmanları ve eski
vergi denetmenleri yeni vergi müfettişleri arasında meydana getirilen bu farkı anlamak mümkün değildir" denildi.
Gelir uzmanlarıyla birlikte tüm taşra kariyer uzmanlarının
düzenlemenin dışında bırakıldığına vurgu yapan
dernek, "
adaletsiz" uygulamaların zirve noktasına ulaştığını iddia etti.
İşte GUDER tarafından yapılan açıklama...
Değerli meslektaşlarım ve medyamızın güzide mensupları,
Hepimizin bildiği gibi
kamu görevlilerinin mali haklarının düzenlenmesi amacıyla 2
Kasım 2011 tarihinde 666 sayılı KHK yayımlanmıştır.
Yapılan düzenlemelerle kamu görevlileri arasında özlük ve statü hakları anlamında büyük farklılıklar oluşturularak, öteden beri var olan ayrım daha da derinleştirilmiştir. İdarenin örgütlenme biçiminden başka bir anlam taşımayan merkez ve taşra teşkilatlarındaki ayrım, uzman
personel arasındaki farklılığın yasal hükme dönüştürülmesiyle, adeta
sınıf ayrımını akıllara getirir şekilde belirgin hale getirilmiştir.
Mezun olunan okullar, mesleğe alınma, yetiştirilme ve yeterlilik süreci bakımından aralarında hiçbir fark bulunmayan biz kariyer gelir uzmanları ile devlet gelir uzmanları ve eski vergi denetmenleri yeni vergi müfettişleri arasında meydana getirilen bu farkı anlamak mümkün değildir.
657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinde sayılan tüm kariyer uzmanlara mevcut
kararnamede yer verilmiş olmasına rağmen biz gelir uzmanlarıyla birlikte tüm taşra kariyer uzmanları düzenlemenin dışında bırakılmış, böylelikle yıllardır süregelen adaletsiz uygulamalar zirve noktasına ulaşmıştır.
Taşrada ve merkezde çalışan yeterliliğe tabi gelir uzmanları olarak bizler, merkez uzmanı kabul edilen her uzman unvanı ile aynı niteliklere sahibiz. Aynı şartlarda mesleğe girdik ve yeterlilik sınavına tabi tutulduk. Hatta bazı dönemlerde, adaylar arasında ayırıcı hiçbir kriter ortaya konulmadan, ortak sınavlarla mesleğe alındık.
Her şeye rağmen sabırla, haksız uygulamaların giderileceği umudunu hiç kaybetmedik.
Maliye bürokrasisi tarafından, sebebini anlamadığımız bir şekilde sürekli görmezden gelindik. Haksız uygulamalarla siyasi idare tarafından son verileceği umudunu taşırken yapılan yeni yasal düzenlemeler durumu kangren haline getirdi. Aynı sınavla işe başlamış ve aynı ya da benzer nitelikteki işlerde çalışan kişiler arasında 1.000,00 TL ila 1.800,00 TL arasında ücret farkı oluşturuldu. Sözün özü;
eşit işe eşit ücret verilmeye çalışılırken eşitsizlik körüklendi.
Bizler mesleğe özel yarışma sınavı ile girip 3 yıllık yardımcılık döneminin sonunda yapılan yeterlilik sınavında başarılı olarak atanan gelir uzmanları olarak, bugüne kadar özverili bir şekilde tarafsızlık ve hukuka bağlılık ilkeleri çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürdük. Yıllarca sesimizi duyurmak için çalıştık. Bürokrasiden ve siyasi çevrelerden kiminle görüşüp durumu anlattıysak, yapılan haksızlığı kabul etti. Sözle hakkımızı teslim ettiler. Tabir caizse haklı olmaktan bıktık. Ancak, sözle hakkımızı teslim edenler öz itibariyle hiçbirşey yapmadılar.
Buradan tüm yetkililere sesleniyoruz; eğer adalet duygusuna sahipseniz, ortaya çıkardığınız bu sınıf farkını ortadan kaldırırsınız. KHK düzenlemeleri ile derinleştirilen bu sınıf farkının hakka, adalete, hukuka sığmadığı ortadadır. Bir an evvel, anayasa tarafından garanti altına alının adalet, hukukun üstünlüğü,
kanun önünde eşitlik ve fırsat eşitliği ilkelerinin zedelenmediği bir düzenleme yapılmasını talep ediyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz.