Uzmanlara göre bu durum fakir ülkeler ve küresel büyüme için önemli bir tehdit. FAO'nun açıkladığı verilere bakıldığında, 2010 yılı Aralık ayında 223,1 puan olan endeksin ocakta yüzde 3,4 oranında artarak 230,7 puana yükselmesinde, özellikle şeker, hububat ve sıvı yağ fiyatlarında görülen artışlar etkili oldu. Hububat, yağlı tohum, süt ürünleri, et ve şeker fiyatlarının aylık değişimlerinin değerlendirildiği endeks, 1990'da açıklanmaya başlanmasından bu yana en fazla, gıda krizinin yaşandığı 2008 yılı Haziran ayında artmıştı. Endeks, söz konusu tarihte 224,1 puana kadar yükselmişti. Yaşanan son gelişmelerle birlikte, öncekine benzer olayların yaşanmasından endişe ediliyor. Kuruluşun, buğday, pirinç ve mısır fiyatlarını içeren hububat fiyatları endeksi, geçen ay bir önceki aya göre yüzde 3 oranında artıp 244,8 puana çıkarak, 2008 yılı Temmuz ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Aralık ayında 398,4 puan olan şeker fiyatları endeksi de geçen ay yüzde 5,4 artarak 420,2 puana ulaştı. Sıvı yağ fiyatları endeksi de ocakta aralık ayına göre yüzde 5,6 artarak 277,7 puana çıktı ve Haziran 2008'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmış oldu. FAO'nun süt ürünleri fiyat endeksi ise geçen ay bir önceki aya göre yüzde 6,2 oranında artarak 221 puana yükseldi. FAO, hububattan sorumlu hükümetler arası grubunun yetkililerinden Abdulrıza Abbassian, "Gıda fiyatlarındaki yükseliş devam ettikçe, aynı şeylerin yaşanma ihtimali de artacaktır." dedi. Abbassian, aynı zamanda bazı büyük ihracatçı ülkelerdeki sıkıntı oluşturan şartlara rağmen, gelişmekte olan ülkelerdeki güçlü hasatlar, hükümetlerin ve tüketicilerin gıda fiyatlarındaki yükselişi kontrol altına almasına yardımcı olabileceğini söyledi. Bununla birlikte, bazı Afrikalı ülkelerde son dönemdeki hasadın oldukça verimli geçtiğine dikkat çekti. Ancak gıda fiyatları üzerindeki baskının azalması için küresel çaptaki hasatlardan daha fazla ürün elde edilmesi gerektiği belirtildi. AA