Türkiye, kısaca ‘İHA' olarak bilinen
insansız hava araçları teknolojisinde dünyayla yarışıyor. Artık tamamen
yerli imkanlarla üretilen hava araçları, Türk mühendisinin istediğinde neler yapabildiğini gösteriyor. Yakın bir gelecekte savaş uçaklarının bile ‘insansız' olarak tasarlanacağı düşünülürse milli İHA'larda gelinen nokta gurur verici.
Yeni nesil İHA'lar 2000'li yıllara kadar
sektörün önemli bir kısmını elinde bulunduran
Amerika ve
İsrail tarafından üretildi. Genel olarak dört kısma ayrılan bu araçlar görevleri itibariyle birçok faaliyet için kullanılabiliyor. Taarruz, iç güvenlik, hava
savunma, sinyal istihbaratı,
hedef uçağı,
elektronik harp, özel görevler vb...
İHA, Türkiye'nin ‘radarında'...
İlk kez 1993'te
Amerikan yapımı GNAT'larla başlayan Türkiye'nin İHA serüveni, Türk Havacılık ve
Uzay Sanayi (TAI-
TUSAŞ) tarafından geliştirilen ‘UAV X-1' projesiyle o yıllarda farklı bir boyut kazandı. Türkiye, kendi
hava aracını kendisi üretmek istiyordu. Bu amaçla ‘Turna' ve ‘Keklik' isimleriyle, vurulması için ‘hedef uçak'lar üretildi. Ayrıca
pilot eğitiminde kullanılması için ‘Baykuş' ve ‘Pelikan' isimli hava araçları da bu yıllarda yapıldı. Kıyı erozyonunu önleme çalışmalarında kullanılmak üzere üretilen ‘
Martı' isimli hava aracı da bu dönemde envantere katıldı. Yine 90'ların sonunda ‘Gözcü' adıyla üretilmiş olan ve ‘Mini İHA' denilebilecek
keşif-gözetleme aracı da Türkiye semalarında görüldü.
2004 yılı milat oldu
Uzmanlara göre
ülkemizde 2004 yılına kadar yavaş ilerleyen İHA çalışmaları bu tarihte Savunma
Sanayii Müsteşarlığı'nın (SSM) İHA alımı ve geliştirilmesi konusunda tek yetkili kuruluş olarak belirlenmesiyle hız kazandı.
2004 yılında yapılan planlama doğrultusunda AR-GE ve
üretim çalışmalarına hızla başlandı. ‘Taktik İHA' sınıfında Kalekalıp-Baykar ortaklığı tarafından ‘Çaldıran' ve
Vestel Savunma Sanayii tarafından üretilen ‘
Karayel' hava araçları üretilerek SSM'na sunuldu. Devlet, daha üstün özellikler taşıdığı için ‘Çaldıran'ın alımına karar verdi.
‘Mini İHA' sınıfında ise Baykar tarafından ‘
Bayraktar' adlı hava aracı geliştirildi. Vestel Savunma ise ‘Bayraktar'ın karşısına ‘Efe' isimli bir mini İHA ile çıktı. Bunun yanında Baykar'ın geliştirdiği ‘
Malazgirt' isimli ‘
insansız helikopter sistemi' de büyük ilgi topladı. Vestel Savunma'nın aynı dönemde geliştirdiği ve ‘Arı' adını verdiği bir ‘mikro İHA', yapılan AR-GE çalışmalarının sonuçları açısından sevindirici anlar yaşattı.
Özel sektörün
ürün geliştirmede sürdürdüğü bu
tatlı rekabet Türk Savunma Sanayii'nin de önünü açtı. Artık üniversite-sanayi
işbirliği gerçekleşiyor, kamu kurumlarıyla
özel sektör her alanda işbirliğinin yollarını arıyordu.
ODTÜ de İHA konusunda ‘ben de varım' dedi ve ‘Güventürk' adı verilen mini hava aracına imzasını attı. Güventürk, 16 gram ağırlığındaki
kamera ile çektiği görüntüleri 10 km mesafeden merkeze aktarabilme özelliğiyle dikkat çekiyor.
Uzmanlar, özellikle Bayraktar, Malazgir ve Çaldıran adlı İnsansız Hava Araçlarının teknolojileriyle dünyadaki rakiplerine meydan okuduğunu belirtiyor. Tamamen özgün ve milli olan bu İHA'lar kilometreler içinde keşif, gözetleme, hedef tespit, teşhis ve tanıma fonksiyonlarını yerine getirebiliyor.
Küllerinden doğan kuş: Anka
Türkiye'nin geliştirdiği en üstün nitelikteki
insansız hava aracı olan ‘
ANKA' ülkemizin bu alanda kimseye ihtiyacı olmadığını bütün dünyaya kanıtladı.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından yüzde yüz yerli teknoloji ile tamamlanan Anka, yakında bu toprakların semalarında görev yapmaya başlayacak.
Anka, görev planına sadık kalarak bir uçuşu başından sonuna kadar kendi (yapay) zekasıyla gerçekleştiren; bir kalkışta 24 saat havada kalabilen sisteme sahip. Üzerindeki
yerli üretim kamerayla gece veya gündüz, kilometrelerce öteden insanların ve taşıtların tespiti, tanınması ve takip edilmesi işlemlerini yapabiliyor.
24 saatte ortalama 300 kg yakıta ihtiyaç duyan bir Anka, saatte 200 km yol alabiliyor. Aracın aerodinamik
tasarım için
Formula-1 araçları örnek alındı. 155 beygirlik
dizel motoru bulunan ve elektrik şokuyla buzdan koruma sistemlerinin olduğu Anka, otomatik iniş-kalkış, uzak arayüz birimleri,
haberleşme sistemi ve benzersiz uçuş
kontrol yazılımıyla dünyadaki birçok rakibinden üstün durumda.
Türkiye'nin Anka'dan sonra İsrail'den alınan Heron'lara ihtiyacı kalmayacak. Çünkü bir ‘Heron'un yaptığı görevlerin çoğunu ANKA da yapabiliyor. Ayrıca ülkemiz 'Anka' ile ABD ve İsrail'den sonra insansız hava aracı üreten üçüncü ülke oldu.
buyuyenturkiye.com