Türkiye İhracatçılar Meclisi (
TİM) verilerine göre, Haziran ayında ihracat, 2009 yılının aynı ayına göre yüzde 13,2 artışla 9 milyar 173 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.
2010 yılının ilk 6 ayındaki ihracat ise 53 milyar 345 milyon dolar, son 12 aydaki ihracat da 106 milyar 544 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.
Haziran ayında en fazla ihracatı 1 milyar 369 milyon dolarla otomotiv
sektörü yaparken, bunu 1 milyar 174 milyon dolarlık ihracatla hazır
giyim ve konfeksiyon, 1 milyar 65 milyon dolarla da
demir-çelik sektörleri takip etti.
Türkiye'nin haziran ayında toplam ihracatının yüzde 84,53'ünü gerçekleştiren sanayi grubunda yüzde 11,58 artışla 7 milyar 754 milyon 200 bin dolarlık, yüzde 11,72'sini oluşturan tarım grubunda yüzde 14,96 oranındaki artışla 1 milyar 74 milyon 932 bin dolarlık, yüzde 3,76'sını oluşturan madencilikte ise yüzde 54,52'lik artışla 344 milyon 569 bin dolarlık ihracat yapıldı.
Sanayi sektörü alt başlığı altında yüzde 65,11 payla ilk sırada yer alan sanayi mamulleri içinde en büyük payı yüzde 14,92'lik payla otomotiv endüstrisi alırken, otomotivi yüzde 12,81 payla
hazır giyim ve konfeksiyon, yüzde 11,61 ile demir çelik ürünleri takip etti.
Aynı dönemde en yüksek
ihracat artışı yüzde 54,12 ile madencilik ürünlerinde gerçekleşti.
Madencilik ürünlerini yüzde 25,26 ile demir ve demir dışı madenler, yüzde 23,02 ile kimyevi maddeler ve mamulleri, yüzde 22,69 ile
ağaç mamulleri ve orman ürünleri izledi.
Haziran ayında otomotiv endüstrisinin ihracatı yüzde 0,47 oranında, çimento ve
toprak ürünleri ihracatı yüzde 8,88 oranında, su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatı yüzde 1,44 oranında,
tütün ihracatı yüzde 4,76 oranında,
meyve sebze mamulleri ihracatı da yüzde 1,69 oranında geriledi.
TL BAZINDA İHRACAT ARTIŞI YÜZDE 15,39
Miktar olarak bakıldığında, sırasıyla 1 milyar 369 milyon 153 bin dolar ile otomotiv endüstrisi, 1 milyar 174 milyon 890 bin dolar ile hazırgiyim ve konfeksiyon, 1 milyar 65 milyon 172 bin dolar ile demir çelik ürünleri, 1 milyar 52 milyon 705 bin dolar ile kimyevi maddeler ve mamulleri 1 milyar dolar ve üzerinde aylık ihracat gerçekleştiren alt sektörleri oluşturdu.
Geçtiğimiz ay ihracat artışı 2009'un aynı dönemine göre
Türk Lirası bazında değerlendirildiğinde yüzde 15,39 olurken, azalış yüzde 7,07 ile çimento ve toprak ürünleri ile yüzde 2,87 oranıyla tütünde gerçekleşti.
ALMANYA İLK SIRADAKİ YERİNİ KORUDU, İSRAİL 18. SIRADA YER ALDI
Haziran ayında Türkiye ihracatında ilk 10
ülke sırasıyla
Almanya, Birleşik Krallık,
İtalya,
Fransa,
Irak,
Rusya Federasyonu,
İran,
İspanya, ABD ve Suudi
Arabistan oldu.
Almanya en fazla ihracat yapılan ülkeler sıralamasında yüzde 9,73 pay ile yerini korurken,
İsrail yüzde 1,86 pay ile 18. sırada yer aldı
Türkiye'nin ilk 20 ülkeye ilk 6 aydaki ihracatının toplamı 36 milyar 217 milyon 914 bin dolar seviyesinde olurken, bu dönemdeki toplam ihracat ise 53 milyar 345 milyon 718 bin dolar olarak gerçekleşti.
Haziran ayında gerçekleştirdikleri ihracata göre en fazla ihracat yapan birlikler ise
İstanbul Maden ve Metal İhracatçı Birlikleri (İMMİB),
Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB),
Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB), Orta
Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB),
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği (İİB), Güney
doğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB), Doğu Anadolu
İhracatçılar Birliği (DAİB), Doğu
Karadeniz İhracatçıları Birliği (DKİB), Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (DETKİB),
Antalya İhracatçı Birlikleri (AİB) ve Karadeniz İhracatçı Birlikleri (KİB) olarak sıralandı.
1 milyar doların üzerinde ihracat yapan genel sekreterlikler, 2 milyar 724 milyon 537 bin dolarla İMMİB, 1 milyar 491 milyon 676 bin dolarla UİB ve 1 milyar 325 milyon 727 bin dolarla İTKİB oldu.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Mehmet
Büyükekşi, ''
Tarım sektörünün Haziran ayı ihracatındaki payı 1 milyar 75 milyon dolarla yüzde 11,7, sanayi sektörünün payı 7 milyar 754 milyon dolarla yüzde 84,5, madencilik sektörünün payı ise 345 milyon dolarla yüzde 3,8 oldu'' dedi.
Kocaeli Sanayi Odası (KSO)
Konferans Salonu'nda
basın toplantısı düzenleyen Büyükekşi, sanayi ve ihracatın göz bebeği olan Kocaeli'nin ihracat şampiyonu firmaların
üretim merkezi olduğunu söyledi.
Kocaeli'nin 2009 yılında 6,6 milyar dolarla en fazla ihracat yapan üçüncü il olduğunu hatırlatan Büyükekşi, Kocaeli'nin sanayi ve ihracatı ile Türkiye'yi sırtlayan illerden biri olduğunu belirterek, Bilişim Vadisi'nin de Kocaeli'ye kurulacağını kaydetti.
Bilişim sektörünün Türkiye'yi geleceğe taşıyacak
kilit sektörlerden olduğunu dile getiren Büyükekşi, ''Bu kilit sektör, Kocaeli'nde kurulacak Bilişim Vadisi projesi ile büyük
gelişim gösterecek. Bu proje için Kocaeli'nin seçilmiş olması çok doğru ve yerinde bir karar oldu.
Teknoloji ve
bilişim sektörüne biz çok önem veriyoruz. Çünkü Türkiye artık sanayisinde ve üretiminde yüksek teknoloji ürünlere kayıyor. Geleceği okuyoruz, geleceğin bilişimde olduğunu biliyoruz'' diye konuştu.
Türkiye'nin ilk çeyrek
büyüme rakamlarının da açıklandığını hatırlatan Büyükekşi, kendilerinin de daha önce yaptıkları değerlendirmede 2010 1. çeyreği için çift haneli büyüme tahmininde bulunduklarını ifade etti.
''Büyüme oranının yüzde 11,7 ile son derece yüksek çıkmasını çok olumlu'' karşıladıklarını dile getiren Büyükekşi, şöyle devam etti:
''Türkiye
OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülke oldu. G-20 ülkeleri içinde ise Çin'den sonra en hızlı büyüyen ikinci ülke oldu. Çin ile büyüme oranımız arasında sadece yüzde 0,2'lik bir fark olduğunu da belirteyim. Yılın ilk 3 ayında ihracatımız yüzde 22,3 arttığı için bunun ülke büyümesini yukarı çekeceğini biliyorduk. İhracat bu ülkenin en önemli öncü göstergesi. Nitekim ihracat
kriz sonrası dönemde tekrar büyümenin
motor gücü oldu. Büyüme rakamlarının alt detayına baktığımızda imalat sanayindeki yüzde 20,6'lık büyümeyi görüyoruz. İçerdeki özel
tüketim artışı yüzde 9,9, dolayısıyla üretim ihracata yöneldi. İhracat büyümeyi ateşledi. İstihdamı destekledi. Hal böyle iken, dün yapılan '
dış ticaret büyümeyi desteklemedi' açıklaması, canını dişine takıp ülke ülke dolaşıp çok büyük bir çaba gösteren ihracatçıyı
derinden yaraladı. 2003 yılından beri ihracat artışı ve büyüme doğru orantılı arttı. Eğer iç tüketimle büyüseydik enflasyon düşmezdi.
İhracat bize yılın ikinci çeyrek büyümesinin de yine yüksek olacağını söylüyor. Ancak yılın 3. ve 4. çeyreklerinde de büyümenin devam etmesi için ihracatın yüksek oranda artması gerekiyor. İhracat artışının sürmesi için tüm kurumlarımızla beraber çok büyük bir gayret göstermemiz gerekir.''
Avro-dolar paritesi ve
Avrupa ekonomilerindeki gelişmelerin de etkisiyle aylık ihracatın hızının yavaşladığını ifade eden Büyükekşi, Avrupa ekonomilerinin kemer sıkma
politikası izlemeye başladıklarını bunun sonucunda AB'nin iç pazarında daralma yaşandığını bunun etkisinin de ihracatta görülmeye başladığını bildirdi.
''EN FAZLA İHRACAT YAPAN 3 SEKTÖRÜMÜZ ALARM VERİYOR''
Büyükekşi, şöyle devam etti:
''Lider ihracatçı sektörümüz olan otomotivin ihracat artış hızı yılın ilk 5 ayında yüzde 39 idi.
Otomotiv ihracatımız Haziran ayında yüzde 0,5 geriledi. Yılın ilk 5 ayında ihracatı yüzde 15 artan hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün artış hızı Haziran ayında yüzde 6,3'de kaldı.
En fazla ihracat yapan üçüncü sektörümüz kimyevi maddeler ve mamullerinin artış hızı Haziran ayında yüzde 23'de kaldı. Halbuki bu sektörümüzün ihracatı yılın ilk 5 ayında yüzde 48,9 artmıştı. En fazla ihracat yapan 3 sektörümüz
alarm veriyor. Bu 3 sektörümüzün ortak özelliği ihracatında AB ülkelerinin ağırlığının hayli yüksek olması. Diğer taraftan bazı sektörlerimizin de çok başarılı performans çizdiklerini görüyoruz. Demir çelik sektörümüzün ihracatı Haziran ayında 19,9, yılın ilk 6 ayında yüzde 4,9 arttı. Değerli maden ve mücevherat sektörümüzün ihracatı Haziran ayında 18,4, yılın ilk 6 ayında yüzde 21,1 arttı. Bunun yanı sıra
tekstil ve hammaddeleri sektörü Haziran'da yüzde 19 artış gösterdi. Deri ve deri mamulleri sektörü Haziran ayında yüzde 16,7 artış gösterdi.''
Geçen hafta Toronto'da yapılan G-20 zirvesinde gündeme gelen
bütçe açıkları konusundaki önlemleri hatırlatan Büyükekşi, zirvede ülkelerin bütçe açıklarını daraltma için 2013 yılına kadar ciddi adım atma kararı çıktığını kaydetti.
Zirvede bankaların daha sermayeli, güçlü ve likit hale getirilmesi kararının alındığına dikkati çeken Büyükekşi, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu iki kararın uygulanması halinde, ülkelerin büyümeleri olumsuz etkilenecek. Bütçe açıkları devam ettiği sürece, ülkeler vergileri yüksek tutacak ve bu nedenle özel tasarruflar düşecek. Özel tasarruflar, kamu harcamalarını finansmanda kullanılacak. Özel tasarrufların büyümeye olan katkısı azalacak. Bu şekilde dünyada büyüme oranları düşebilir. Büyüme oranlarının düşmesi ise dünya ticaretini daraltıcı etki yapacaktır. Ülkeler bazında duruma baktığımızda AB ülkelerine yapılan ihracatın yavaşlamaya başladığını görüyoruz. Bütçe açıklarını azaltmak için Avrupa'da uygulamaya konulan programlar ve Avro'nun değerindeki düşüş Avrupa pazarlarında bizi etkilemeye başladı.
Yılın ilk 5 ayında en fazla ihracat yaptığımız 4 ülkeden Almanya'ya ihracatımız yüzde 18, İtalya'ya yüzde 33, Fransa'ya yüzde 19,
İngiltere'ye yüzde 30 artmıştı. Haziran ayında Almanya'ya ihracat artış hızımız yüzde 8'de, İngiltere'ye ihracat artış hızımız yüzde 12'de kaldı. Fransa'ya ihracatımız ise Haziran ayında yüzde 9, İtalya'ya ihracatımız yüzde 3 geriledi. Bu artışlar değer bazında, çünkü kayıtları dolar bazında tutuluyor.
Yıl başında 100 Avroluk ihracat 141 dolar olarak kayda girerken, şimdi 100 Avro'luk ihracat 122 Avro olarak kayda giriyor. yüzde 13,5'lik bir parite kaybı var.
Bunun yanı sıra Haziran ayında Yunanistan'a ihracatımız aylık bazda yüzde 36, Danimarka'ya yüzde 0,5, Slovenya'ya yüzde 12, Malta'ya yüzde 90, Macaristan'a yüzde 6, Norveç'e yüzde 7 azaldı. Haziran ayında İsrail'e ihracatımızın yüzde 20 artması da ilginç bir veriydi. Yılın ilk 6 ayında İsrail'e ihracatımız yüzde 42 arttı.''
-İSRAİL'E İHRACAT ARTTI-
''Yılın ilk 6 aylık rakamlarına göre en fazla ihracat yaptığımız pazarlar Almanya, İtalya, Fransa, İngiltere, Irak, Rusya, İspanya, ABD,
Mısır ve İran oldu'' diyen Büyükekşi, şöyle devam etti:
''Yılın ilk 6 ayında Rusya'ya ihracatımız yüzde 37, İspanya'ya ihracatımız yüzde 47, ABD'ye ihracatımız yüzde 22, İran'a ihracatımız yüzde 53,
Suudi Arabistan'a ihracatımız yüzde 45, Çin'e ihracatımız yüzde 102, İsrail;e ihracatımız yüzde 42,
Suriye;ye ihracatımız yüzde 40, Türkmenistan'a ihracatımız yüzde 43, Tunus'a ihracatımız yüzde 63, Ürdün'e ihracatımız yüzde 54, Brezilya'ya ihracatımız yüzde 110 ve Singapur'a ihracatımız yüzde 249 arttı. İhracatımız Haziran ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,2 artışla 9 milyar 173 milyon olarak gerçekleşti. Paritedeki tüm olumsuz gerçekleşmelere karşın Haziran ayı ihracatı
Mayıs ayı ihracatının üstünde gerçekleşti. 2010 yılının ilk altı ayındaki ihracatımız yüzde 21,6 artışla 53 milyar 345 milyon dolar olurken, son 12 aydaki ihracatımız ise 106 milyar 544 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.
Haziran ayında en fazla ihracat yapan sektörümüz, 1 milyar 369 milyon dolar ile
Otomotiv sektörümüz olurken, Hazır Giyim ve Konfeksiyon sektörümüz ise 1 milyar 174 milyon dolar,
Demir Çelik 1 milyar 65 milyon dolar ihracat ile Otomotiv sektörümüzü takip etti.
Tarım sektörünün haziran ayı ihracatındaki payı 1 milyar 75 milyon dolarla yüzde 11.7, sanayi sektörünün payı 7 milyar 754 milyon dolarla yüzde 84.5, madencilik sektörünün payı ise 345 milyon dolar ile yüzde 3,8 oldu. Haziran ayında en fazla ihracat artışı yüzde 54,2 ile madencilik, yüzde 25,5 ile demir ve demir dışı
metaller ve yüzde 23 ile gemi ve yat sektörlerimizde yaşandı.''
Gazetecilerin, ''enerji
fiyatlarıyla'' ilgili bir soru üzerine Büyükekşi, ihracatçının en önemli konusunun kurla ilgili olduğunu, konuşmasında da bunun için en çok kur konusuna vurgu yaptığını belirterek, ''Tabii ki enerji
maliyeti bizim için büyük önem taşıyor. Uluslararası piyasalarda
rekabet edebilmemiz için rakiplerimizle aynı şartlarda mücadele etmemiz gerekiyor.
Enerji konusu gerçekten Türkiye'nin gerek elektrikte, gerek
doğal gazda en önemli maliyet girdilerinden birisidir'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Hükümetimiz kanunda değişiklik yaparak
Merkez Bankası'nın ihracatçının, üreticinin işini kolaylaştıracak görevler yükleyemez mi?'' sorusu üzerine ise Büyükekşi, şöyle konuştu:
''
Merkez Bankasının 2003 yılından beri, özellikle kriz öncesine kadar uyguladığı politikayla kriz başlangıcından bugüne kadar uyguladığı politika arasında fark var. Merkez Bankamız, krizle birlikte en hızlı
faiz düşüren Merkez Bankası oldu. Bu konuda önemli bir adım attı. Orada 'ben sadece fiyat istikrarına bakarım' demedi. Ne yaptı? İstihdama da büyümeye de katkı sağlamak için çaba gösterdi. Sadece fiyat istikrarı ve enflasyonu düşürmek, Türkiye'ye bir şey kazandırmaz. Türkiye'de istihdamı artırmak, büyümesini yönlendirmek bir bütünün parçalarıdır. Biz bu konuyu zaman zaman gerekli platformlarda gündeme getirdik. Önemli olan, Türkiye'nin gerek sanayicisi, gerek üreticisinin, ihracatçısının büyümeye olumlu katkı yapması, ihracatta da zarar etmeden yeni yatırımlar yapabilmesidir.''
''İhracatçılar yalnızca kur politikası üzerinden ihracat yapıyor. Son krizde doların yükselmesine rağmen ihracatın artmadığını, ihracat artışını yalnızca kur politikasına bağlamanın yanlış olacağı'' görüşlerinin hatırlatılması üzerine ise Büyükekşi, şöyle devam etti:
''Olaya nereden baktığınız önemli. 2008 yılında dünya ticareti 16 trilyon dolardı, geçen yıl bu rakam 12,3 trilyon dolara düştü. Bu, '3,7 trilyon dolar dünya ticaretinde zarar var' demektir. Böyle bir durumda 'kur yükseldi, ihracat yükselmedi' demek objektif bir değerlendirme olmaz. Eğer 16 trilyon dolar aynı kalsa ya da 17 trilyon dolara çıksaydı bakın bakalım ihracat artar mı, düşer miydi? Tüm ülkelerin ihracatı düştü. Ülkelerin ihracatı yaklaşık yüzde 30 civarında düştü. Türkiye'de de bu düşüş yüzde 22,5 oldu.''
Konuşmaların ardından, Kocaeli'de en fazla ihracat yapan firmaların temsilcilerine plaket verildi.