AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, bir mudinin dairenin kararını temyiz başvurusu, İdari Dava Daireleri tarafından karara bağlandı.
Kurul,
Danıştay 13. Dairesinin, 4389 sayılı Bankalar Kanunu,
mevduatların ödenmesini düzenleyen 5021 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Bankalar Kanunu Hükümlerine İstinaden
Bankacılık İşlemleri Yapma Ve Mevduat Kabul Etme İzni Kaldırılan
Türkiye İmar Bankası Türk
Anonim Şirketi Hakkında Tesis
Edilecek Bazı İşlemler Hakkında Kanun ve bu kapsamda alınan
Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmadığından istemin reddine ilişkin gerekçesinin yerinde olduğu sonucuna vardı.
-KARŞI OY-
Karara katılmayan 7 kurul üyesinin karşı oy gerekçesinde ise Bakanlar Kurulu'nun, 5021 sayılı yasaya dayanarak,
İmar Bankasındaki tasarruf mevduatı
hesaplarından 10 milyar liraya kadar olanların defaten, diğerlerinin taksitle ve
enflasyon farkı olarak tanımlanan
faiziyle ödenmesi yönünde karar aldığı anımsatıldı.
5021 sayılı yasayla,
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (
TMSF), İmar Bankasındaki tasarruf mevduatı hesaplarını ödemesinin yasal yükümlülük olduğunun tekrarlandığı ve fon yönetimine faiz işletmek şartıyla taksitli ödeme olanağı sağladığı anlatılan karşı oy gerekçesinde, mevduat sahiplerine faizle değil enflasyon farkının eklenmesiyle ödeme yapıldığı belirtildi.
Karşı oy gerekçesinde, bu durumun reel faizle ödeme değil, hukuki dayanaktan yoksun bir ödeme şekli olduğu ifade edildi. Ayrıca, 5021 sayılı yasanın yürürlük tarihinin 16
Aralık 2003 tarihi olduğuna işaret edilerek, faiz uygulamasında başlangıç tarihinin, mevduat sahiplerine
Ziraat Bankasında hesap açılan 2004 yılı Ocak ayının esas alınmasının da hukuka aykırı olduğu belirtildi.
-''TMSF TEMERRÜDE DÜŞTÜ''-
TMSF'nin tasarruf mevduatını ödeme yükümlülüğünün, bankaya el konulduğu 3 Temmuz tarihinde doğduğuna dikkat çekilen gerekçede, fon yönetiminin defaten ödemeyi 60 günlük yasal yükümlülük süresi içinde yerine getirmediği ve temerrüde düştüğü kaydedildi.
Karşı oy gerekçesinde 5021 sayılı yasanın fon yönetimine ödeme kolaylığı sağlamakla birlikte ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığına yer verilerek, yasanın yürürlüğünden önceki dönemle ilgili
düzenleme yapılmamasının da idarenin hukuki sorumluluğuna girdiği ifade edildi. Gerekçede, ''İmar Bankasındaki tasarruf mevduatı hesaplarının makul süre içinde ödenmesine olanak sağlamayan,
ödeme usul ve esaslarını belirlemeyen, temerrüte düşen
davalı idarelerin üstlendikleri
hizmeti kusurlu işlettiklerinin kabulü gerekmektedir.
Başbakanlık ve fon yönetiminin, hizmet kusuru nedeniyle hukuki sorumlulukları bulunmaktadır''denildi.
Hesap sahiplerine ödenecek mevduat faizinin, mevduat toplamları en yüksek 5 bankanın faizlerinin ortalamalarının hesaplanmasıyla belirlenmesi gerektiği ifade edilen gerekçede, Başbakanlık ve TMSF'nin hukuki sorumluluklarını bu şekilde yerine getirebilecekleri belirtildi.