AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, DİSK'e bağlı Sosyal-İş Sendikası, ''2000'li Yıllarda Türkiye'de Emekçilerin Panoraması'' isimli bir
rapor hazırladı.
Raporda, Türkiye'de 1980'den bu yana süre giden
sendikasızlaştırma sürecinin, 2000'li yıllarda da devam ettiği belirtildi.
Özelleştirme, taşeronlaştırma, esnek istihdam, dar,
yasakçı ve adeta sendikalaşmayı zorlaştıran yasal mevzuatın sendikal örgütlenmeyi zayıflattığı ifade edilen raporda, bu politikaların yanı sıra, özellikle özel sektörde işverenlerin hukuka aykırı uygulamalarla
işçilerin sendikalaşmasını engellemesi ve hükümetlerin bu konuda
tedbir almamasının, Türkiye'de sendikal örgütlenmenin her geçen yıl erimesine yol açtığı kaydedildi.
Raporda, toplu iş sözleşmesi kapsamındaki
ücretli sayısının, toplam sendikalaşabilir ücretli nüfusa oranı üzerinden sendikalaşma oranı hesaplandığında, sendikal örgütlülüğün nasıl zayıflatıldığı daha açık görüldüğü vurgulandı.
2000 yılı itibariyle toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısının 1 milyon 42 bin 473 iken toplam ücretli sayısının 10 milyon 488 bin, sendikalaşma oranı ise yüzde 9.9 olduğuna dikkat çekilen raporda,
sendikalı işçi sayılarının en son açıklandığı 2009'a gelindiğinde toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısının 748 bin 398'e düşerken, toplam ücretli sayısının 12 milyon 770 bine çıktığı, bunun neticesinde sendikalaşma oranının yüzde 5.9'a gerilediğine işaret edildi.
Raporda, 1988 yılında toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısının 1 milyon 591 bin 600, sendikalaşma oranının ise yüzde 22 olduğu dikkate alındığında, sendikalaşmanın nasıl adım adım geriletildiği daha net görüldüğü belirtildi.
Toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısının çoğunluğunu hala kamu işçilerinin oluşturduğu ifade edilen raporda, özel sektörde sendikalaşma oranının, genel sendikalaşma oranından daha da düşük olduğu vurgulanarak, ''2000 yılında özel sektördeki toplam ücretli sayısı 7 milyon 379 bin iken, toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısı 398 bin 480, özel sektörde sendikalaşma oranı ise yüzde 5.4'tü. 2009 yılına gelindiğinde özel sektörde ücretli sayısı 9 milyon 811 bin 149'a yükselirken, toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısı 335 bin 843'e, sendikalaşma oranı ise yüzde 3.4'e düştü'' denildi.
-''BEN DE HARRANLIYIM''-
Kemal Sunal,
Şener Şen, Adile Naşit,
Erdal Özyağcılar, Müjde Ar, İlyas Salman gibi Türk sinemasının önemli isimlerin rol aldığı Kibar Feyzo filminde, bir inşaatta çalışan işçilere ücretlerinin verildiği sahne, Türkiye'de çalışanların yaşadığı sorunların beyazperdeye yansımasının önemli örneklerinden birini oluşturuyor.
Filmde, diğer işçilere neden kendisinden daha çok ücret verildiğini soran Kibar Feyzo, ''Onlar sendikalı'' cevabını alıyor. Sendikanın ne olduğunu bilmeyen Feyzo, ''Ben de
Harranlıyım'' diyerek hakkını istiyor. Ancak Feyzo'nun bu cevabı durumunu değiştirmiyor.
Filmdeki bu sahneyle Şanlıurfa'nın bir ilçesi olan ''Harran'' ya da ''Harranlı olmak'' zamanla sendikasız işçilerini ifade eden bir deyim haline geldi.