İç tasarrufların artırılacağı 2009
bütçesinde
kredi kaynaklarının iyice azalması halinde bile sürdürülebilir bir gelir ve harcama sistemi oluşturulması
hedefleniyor.
Gelir-gider dengesine önem verilecek bütçede bugüne kadar hazırlananlardan farklı olarak harcamalarda gelir performansı şartı getiriliyor. Buna göre, gelirlerin hedeflenen rakamlara ulaşması halinde, daha önce planlanan bazı harcamalar yapılabilecek. Harcamaların yapılmasının ana kriteri gelir performansı olacak. Bu nedenle gelir artırıcı bir yapılanma gerçekleştirilecek. Gelir performansının yeterli olmaması halinde ise bazı harcamalar yapılamayacak. 2009 bütçesinde, yüzde 3 oranında bir
faiz dışı fazla ile 15 milyar YTL düzeyinde de bir açık tahmin ediliyor.
Küresel krizle mücadele ve "kurumsal mali sorumluluk'' üzerine şekillendirilecek bütçede,
Türkiye, bir ilki de gerçekleştirerek, dünyanın en gelişmiş bütçe ve mali
disiplin sistemini oluşturacak. Gelecek yılki ve ondan sonraki bütçeler, Türkiye'nin, enflasyonu tek haneye indirmesine, yüksek sürdürülebilir
ekonomik büyüme sağlamasına imkan tanıyan bütçeler olacak. Türkiye'nin, 2009 bütçesi ve takip eden bütçeleri, rekabetçi bir ekonomi oluşturmasına ve
Avrupa Birliği'nin tüm finansal ve mali
kurallarına uymasına imkan tanıyacak.
2009 yılından itibaren bütçelerde Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF)
teknik destek alınacak. IMF mali işler bölümü uzmanlarından oluşan bir IMF
heyeti, Türkiye'de, önümüzdeki günlerde bir çalıştay gerçekleştirecek. Söz konusu çalıştayda, başarılı olmuş bütçe ve mali disiplin uygulamaları tek tek incelenerek, "en iyi kural ve bütçe uygulaması'' seçilecek. Seçilecek bu örnek, Türkiye'nin, ekonomik, sosyal, kültürel ihtiyaçları ile
genç nüfusunu ve dinamik ekonomisini birleştiren bir
model haline getirilecek. Eğitim ve araştırma-geliştirme harcama ve yatırım harcamalarına öncelik verecek olan bu bütçe
politikasında, Türkiye'yi, dünyanın önde gelen ülkeleri arasına yerleştirmek ana amaç olacak. Uluslararası Para Fonu'nun, Türkiye'nin hazırlayacağı, mali disiplin içeren "en iyi mali kural ve bütçe modelini'', diğer gelişmekte olan ülkelere örnek göstermesi bekleniyor.
Türkiye'nin, 2009 ve diğer bütçeleri bütçe kredibilitesini artırıcı ve piyasalarda güven oluşturucu temel düzenlemeler içerecek. Harcamalarda, taahhütlere uygun bir politika yürütülürken, mali disiplin ana kural haline getirilecek. Türkiye'nin kendini mali disiplin kuralıyla bağlamasının, kredibiliteyi artıracağını belirten yetkililer, bunun yatırımcının güvenini de artıracağını vurguluyorlar. Bütçe, Orta Vadeli
Mali Uyum hedefleriyle uyumlu bir makro hedef politikası gerçekleştirecek. Yetkililer, harcamalarda "üst limitin'' bir kural olarak yerleştirilmesinin, sözlü taahhüt yerine "kurumsal bir garanti'' sağlayacağını vurguluyor. İlgililer, küresel dalgalanmaların olduğu böyle bir ekonomik ortamda, Türkiye'nin ya IMF çıpası ya da kendini bağlayıcı yeni bir mali kural ile çıpa oluşturabileceğini belirtiyor.
Öte yandan,
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek başkanlığındaki heyet, IMF-
Dünya Bankası toplantıları çerçevesinde Washington'daki temaslarını sürdürürken,
JP Morgan başta olmak üzere uluslararası yatırımcı kuruluşların, Türkiye'nin, IMF ile yeni bir
anlaşma yapmasını istedikleri belirtiliyor.