Komşuyla ticaret artıyor

Bir süre önce Midilli-Ayvalık hattında hattında yaşanan tekne rekabeti, pek çok yerde benzer olayların yaşandığını ortaya koydu.

Komşuyla ticaret artıyor

Meis’ten Kaş’a, Rodos’tan Marmaris’e, İstanköy’den Bodrum’a artan ticaret bu tür rekabetleri de beraberinde getirdi. İlişkiler ekonomik temelli gelişirken, esnafın Yunanlı müşterisinin ölçülerini kaydedip, telefonla sipariş almasına kadar vardı. BİR süre önce, Yunanistan’ın Midilli Adası’ndan İzmir’in Ayvalık ilçesine sefer yapan iki tekne sahibi arasındaki rekabet, Ege’nin iki yakası arasındaki gelişen ekonomik ilişkileri ortaya çıkardı. İki halk arasındaki ticari ilişkiler günden güne gelişirken, bu komşu ticaretinden kárlı çıkanın Türk esnaf olduğu belirlendi. Bu fırsatı iyi değerlendiren esnaflar, Yunanlı müşterisine telefonla bile hizmet verebilecek kadar işi büyüttü. TİCARET KÖPRÜLERİ KURULDU: Yunanistan’ın Midilli Adası’ndan İzmir’in Ayvalık İlçesi’ne sefer yapan iki tekne sahibinin girdiği rekabet nedeniyle, normalde 30-40 Euro olması gereken gidiş-dönüş biletlerinin 6 Euro’ya kadar düşmesinin altındaki tek nedenin "iki denizcinin inatlaşması" olmadığı belirlendi. Yaptığımız araştırma iki yaka arasındaki ilişkilerin artık komşu alışverişinden çok daha üst noktalara ulaştığını gösterdi. İki yaka, sadece Midilli-Ayvalık hattında değil, başka birçok yerde ticaret köprüleri kurdu. BARIŞ MAĞDURU YUNAN ESNAF: Meis’ten Kaş’a, Rodos’tan Marmaris’e, İstanköy’den Bodrum’a, kaptanların minik rekabetini çoktan aşan milyonlarca Euro’luk alışverişin döndüğü, binlerce Yunanlı’yı, Türk esnafı etkileyen ekonomik ilişkiler oluştu. Ancak bu ilişkilerin gelişimi Yunan halkı ve Türk esnafa bayram yaşatırken, Yunanlı esnaf açısından pek de sevindirici olmadı. Türk esnafların bir bölümü, Yunanlılar’ın beden ölçülerini kaydedip, telefonla sipariş alacak kadar işi ilerletirken, Midilli Ticaret Odası Başkanı Yorgos Orfanos, Yunanlı esnafın durumunu şöyle özetledi: "Savaş gibi barışın da kayıpları vardır. Midilli esnafı, dostluk ve işbirliğinin mağdurlarıdır. Eğer et, sebze, meyve ticareti de serbest bırakılırsa, burada kasaba, manava uğrayan da kalmayacak. Sonunda burada açık dükkan kalmayacak. Gümrüklerde daha sıkı kontrol istiyoruz." EURO VE NAKLİYE DARBESİ: Adalardaki Yunanlılar için Türkiye’deki yerel pazarları çekici kılan iki önemli etken var: "Yunanistan’ın para birimi olarak Euro’ya geçmesinin ardından Yunan halkının alım gücünün azalması, Atina’dan Adalar’a gönderilen malların fiyatının nakliye nedeniyle yüksek olması." Ayvalık’a geçen yıl 52 bin Yunanlı ’müşteri’ geldi SAYI HER YIL ARTIYOR: Ege’de ticaretin en güçlü yaşandığı yer Ayvalık Limanı. Ayvalık’ta alışveriş yapan Yunanlılar, genellikle, orta yaş ve üzerinde, dar gelirli insanlar. Kayıtlara göre 2004’te 25 bin, 2005’te 52 bin kişi geçmiş Midilli’den Ayvalık’a. Bu sayı, her yıl artmaya da devam ediyor. İKİ TEKNE ÇALIŞIYOR: Adalılar, Ayvalık’a Jale ve Midilli-1 adlı iki tekne ile 1.5 saatlik yolculukla varıyor. İlkinin sahibi Türk, ikincisi Türk-Yunan ortaklığı. İki tekne arasındaki rekabetin tavan yaptığı, fiyatların taban olduğu günlerde Midilli’den Ayvalık’a her gün 1500 kişi geliyor. Şimdi bilet fiyatı, Midilli’den harekette 30, Ayvalık’tan harekette 50 Euro. ÇEYİZ EŞYALARI REVAÇTA: Ayvalık’a saat 10.30 sularında gelen Yunanlılar doğru pazar yerine gidiyor ve 18.00 olan dönüş saatine kadar dolaşıyor. Tercih edilen ürünler arasında ilk sırayı deri konfeksiyon, yatak, döşemelik ve perdelik kumaşın yanı sıra züccaciye ürünleri alıyor. Aradıkları tişörtü Midilli’den 3’te bir, hatta 4’te bir fiyatına buluyorlar. Çeyiz eşyası da revaçta. Masa örtüsü, yatak örtüsü Ayvalık’ta çok daha ucuz. Mobilya, lavabo, banyo, musluk, fayans, inşaat malzemesi hatta otomobil lastiği bile Yunanlıların tercihleri arasında. Öğrendiğimiz kadarıyla gün olmuş teknelere 300 bin Euro değerinde mobilya yüklenmiş. 190 EURO’YA KADAR GÜMRÜKSÜZ: Ayvalık pazarından tablo, soba, okul çantası, defter, kalem satın alan Yunanlılar gördük. Baklavacı veya lokumculara uğrayanların sayısı da çok. Bu arada, Ayvalık’tan Midilli’ye tüm yasal işlemler yerine getirilerek balık ticareti de yapılıyor. Normalde ancak 190 Euro’ya kadar alışveriş gümrüksüz geçiyor. Fazlasına yüzde 8-18 arasında değişen KDV alınıyor. Ama gümrük memurları da bıkmış olsalar gerek, 400-500 Euro’luk alışveriş yapanlara "geç" diyor. Konuştuğumuz Yunanlıların hemen tümü 300-500 Euro arası mal almıştı Ayvalık’tan. ÇOCUKLAR YUNANCA KONUŞUYOR: Ayvalık esnafının çoğu Yunanca öğrenmiş. Tartı aleti ile pazar yerinde dolaşan çocuklar bile Yunanca "Adınız ne", "Hoş geldiniz", "Tartayım mı" gibi laflar ediyor. Zekeriya Sofrası’ndan kap kap yemek götürüyorlar ÖNCELİKLİ KRİTER FİYAT: Ege’deki bir başka ticaret köprüsü Muğla’nın Datça ile Sömbeki (Simi) Adası arasında. Yunanlıların Datça randevusu, ilçe semt pazarının kurulduğu cumartesi günü. Sömbeki’den Datça’ya, ’Poseidon’ ile ’Triton’ adlı teknelerle ve ’Eagli’ adlı hızlı deniz otobüsüyle geliyor. Ağırlıklı olarak, pazardan giyim eşyası satın alıyorlar. Merkezdeki dükkanında su sporları ürünleri satan Mert Uygun, özellikle hafta sonları, ağırlıklı olarak Yunanlı gençlere satış yaptıklarını söylüyor. Uygun, "Öncelikli kriterleri fiyat. Fazla uğraştırmıyor, hızlı alışveriş yapıyorlar" diyor. Zekeriya Sofrası adlı ilçenin en bilinen lokantasının sahibi Zekeriya Anaer ise, ilçede en fazla Yunanlı müşterinin kendilerine geldiğini söylüyor. Anaer, "Cumartesileri en az 20-30 masa doluyor. Ev yemeği seviyorlar. İlginçtir, bazıları adalara kap kap yemek götürüyor. Aynı kalitedeki yemeği orada iki misli fiyata yediklerini söylediler" diyor. SOSYAL AÇIDAN YAKINLIK: Datça Belediye Başkanı Erol Karakullukçu, Yunanlılar’ın ziyaretlerinin memnuniyet verici olduğunu belirterek, "Rakam veremem ama bazen günde üç tekne geliyor. Bu tür ilişkiler, bizi sosyal açıdan da yakınlaştırıyor" diyor. Onlar da pazarlığı öğrendi AYVALIK’taki Türk esnaf, durumdan çok memnun. Konfeksiyonculuk yapan Cengiz Özütürk, "Haftada ortalama 80-90 Yunanlı müşteriye mal satarım. Bazı dostlarımız bize telefonla da sipariş verir. Birçoğunun beden ölçüsü bizde kayıtlıdır zaten. İstediği giysiyi model ve renk olarak tarif eder, biz de gemi acentası ile göndeririz" diyerek gelişen işlerini anlattı. Mefruşatçı Hüsamettin Fazla ise, ticaretin sosyal ilişkileri de etkilediğini şöyle aktardı: "Eskiden alıp giderlerdi ama şimdi onlar da pazarlık yapması öğrendi. Türk müşteriden hiçbir farkları kalmadı. Alışverişe gelen Yunanlılar, kendileri hakkındaki düşüncelerimizi değiştirdi. Biz onları kendimize yakın görmüyorduk ki!" Gelinliklerini bile Ayvalık’tan alıyorlar 100 bin nüfuslu ve 8 binden fazla dükkanın bulunduğu Midilli çarşısındayız. Perşembe günleri ada esnafının kara günü. Çünkü herkes Ayvalık’ta semt pazarında. Bazı dükkanlarda, çalışanlara izin veriliyor bu yüzden perşembeleri. Hazır giyimci Asimina Voria, "Satışlarımız yarı yarıya azaldı" derken, banyo-mutfak malzemesi satıcısı Eleni Zitianeli, "Fiyatlarda rekabet edebilmemiz söz konusu değil. Kalitede ısrar etmek zorundayım" diyerek sıkıntısını anlattı. Kırtasiye-oyuncak dükkanı sahibi Evangelos Molivyatis, "Ben de gidip zeytinyağını karşıdan alsam ne olacak? Dayanışma içinde olmamız gerek" derken, mobilyacı Maria Vervenioti Ayvalık’ın Midilli’yi nasıl vurduğunu şöyle aktardı: "Her yaz, evlenmek isteyen en az dört çifte mobilya satardım. Bu yaz sadece bir çift benden mobilya aldı. Gelinliklerini bile artık karşıdan alıyorlar." HÜRRİYET
<< Önceki Haber Komşuyla ticaret artıyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER